Birinci Etap Tuncer Bağışkan Kişisel Arşiv Fonu ile Tuncer Bağışkan Çalışma Ofisi Süreğen Sergisi’nin açılışı yapıldı
Milli Arşiv ve Araştırma Dairesi Müdürlüğü tarafından, Tuncer Bağışkan ailesinin bağışıyla oluşturulan “Birinci Etap Tuncer Bağışkan Kişisel Arşiv Fonu” ile “Tuncer Bağışkan Çalışma Ofisi Süreğen Sergisi”nin açılışı yapıldı. Arşiv, Kıbrıs’ın tarihsel ve kültürel belleğine ışık tutan belgeleriyle araştırmacıların ve kamuoyunun erişimine sunuldu.
Milli Arşiv ve Araştırma Dairesi Müdürlüğü tarafından, Tuncer Bağışkan ailesinin bağışıyla oluşturulan "Birinci Etap Tuncer Bağışkan Kişisel Arşiv Fonu" ile "Tuncer Bağışkan Çalışma Ofisi Süreğen Sergisi"nin açılışı yapıldı.
Daireden yapılan açıklamada, Kıbrıs’ın tarihsel, kültürel ve entelektüel belleğine çok yönlü katkılar sunan Tuncer Bağışkan’a ait kişisel arşivin, arşivcilik biliminin evrensel ilke ve standartları doğrultusunda koruma altına alınarak, araştırmacıların, akademisyenlerin ve kamuoyunun hizmetine sunulduğu belirtildi.
Tuncer Bağışkan Arşiv Fonu'nun, belgelerin içeriklerinden bağımsız olarak değil; üretildikleri bağlam, işlev ve ilişkiler ağı içerisinde değerlendirildiği ve bu yaklaşım çerçevesinde işlendiği ifade edildi.
Arşivin, bu yönüyle hem bilimsel araştırmalar için güvenilir birincil kaynak niteliği taşıdığı, hem de kültürel mirasın kurumsal hafıza içerisinde korunmasına katkı sağladığı kaydedildi.
Açılış töreninde, Bilgi ve Belge Yönetimi Uzmanı Serkan İpekçi, Prof. Dr. Mesut Yalvaç, Tuncer Bağışkan ailesi adına Özlem Arhun ve Selma Bolayır ile Milli Arşiv ve Araştırma Dairesi Müdürü Dr. Ejdan Sadrazam konuşma yaptı.
EJDAN SADRAZAM
Milli Arşiv ve Araştırma Dairesi Müdürü Dr. Ejdan Sadrazam konuşmasında, arşiv fonu üzerinde yürütülen teknik süreci aktardı.
21 Kasım 2024 tarihinde başlatılan çalışmalar kapsamında Tuncer Bağışkan’a ait arşiv malzemesinin, Arşivin Bütünlüğünü Koruma ve Kaynağa Saygı İlkesi, Doğal Düzenin Korunması ve Fonun Bölünmezliği esas alınarak, işleme tabi tutulduğunu ifade eden Sadrazam, bu çerçevede belgelerin, üretildikleri kişi ve faaliyet bağlamından koparılmadan değerlendirildiğini, farklı kaynaklara ait belgelerle birleştirilmediğini ve özgün dosyalama yapısının mümkün olduğunca korunduğunu belirtti.
Belgelerin öncelikle fiziksel tasniften geçirildiğini, mühürlendiğini, gömleklendiğini ve arşiv kutuları içerisine alındığını kaydeden Sadrazam, ardından dijitalleştirme süreci başlatılarak, belge görüntüleri tarandığını, kalite kontrol işlemleri gerçekleştirildiğini ve uzun süreli dijital koruma hedefi doğrultusunda arşivlendiğini dile getirdi. Sadrazam, dijitalleştirme çalışmalarının, erişimi kolaylaştırmanın yanı sıra arşivin sürekliliğini ve gelecek kuşaklara güvenli aktarımını sağlamayı amaçladığını belirtti.
Birinci etapta hizmete açılan Tuncer Bağışkan Arşiv Fonu'nun, 80 arşiv kutusu içerisinde yer alan 238 gömlek ve toplam 38 bin 390 dijital görüntüden oluştuğunu söyleyen Sadrazam, fon içeriğinde arkeoloji, tarih, sosyoloji, mitoloji, halkbilim, vakıflar, SİT alanları ve saha araştırmaları gibi çok sayıda disipline ait belge yer aldığını, bu çalışmaların tamamının doğrudan ya da dolaylı olarak Kıbrıs’ı merkezine aldığını kaydetti.
Arşiv çalışmasının ikinci aşamasını, Tuncer Bağışkan’ın kişisel kitap koleksiyonunun oluşturduğunu belirten Sadrazam, Türkçe, İngilizce, Almanca ve Yunanca dillerindeki eserlerden oluşan bu koleksiyon kapsamında toplam 2 bin 315 kitabın bibliyografik künye bilgileriyle kayıt altına alındığını ifade etti.
Sadrazam, üçüncü aşamada ise Tuncer Bağışkan’a ait, müze değeri taşıyan kişisel eşyaların belgeleme ve envanterleme işlemlerinden geçirildiğini, bir bölümünün sergilenmek üzere ayrıldığını dile getirdi.
Ejdan Sadrazam, henüz işleme alınmamış olan 45 arşiv kutusundaki materyalin tasnif, dijitalleştirme ve tanımlama çalışmalarının 2026 yılı Haziran ayına kadar tamamlanması ve Arşiv Fonu’nun ikinci etap açılışının gerçekleştirilmesinin hedeflendiğini kaydetti.
Tuncer Bağışkan Çalışma Ofisi Süreğen Sergisi aracılığıyla ise, Tuncer Bağışkan’ı yalnızca geçmişte kalmış bir isim olarak değil üretim süreci devam eden, düşünsel mirasıyla yaşayan bir entelektüel figür olarak kamusal hafıza içerisinde konumlandırmanın amaçlandığını belirten Sadrazam, bu kültürel birikiminin kuruma kazandırılmasını mümkün kılan Tuncer Bağışkan ailesine gösterdikleri güven ve sorumluluk bilinci için teşekkür etti ve bunun tüm toplumuna örnek olmasını diledi. Sadrazam, çalışmalarda emeği geçen personele de şükranlarını sundu.
Sadrazam, Tuncer Bağışkan Arşiv Fonu’nun, bilimsel araştırmalar için güvenilir birincil kaynak, genç araştırmacılar için örnek bir çalışma alanı, toplum için sürdürülebilir bir kültürel bellek olmasını temenni etti.
SERKAN İPEKÇİ
Bilgi ve Belge Yönetimi Uzmanı Serkan İpekçi de, Tuncer Bağışkan’ın belge üretimi, saklama alışkanlıkları ve arşiv bilincine sahip yaklaşımının, kişisel arşivlerin kurumsal arşivlere devri açısından örnek teşkil ettiğini kaydetti.
İpekçi, kişisel arşivlerin ancak profesyonel arşivcilik ilkeleriyle işlendiğinde gerçek bilimsel değerine kavuşabileceğini ifade etti.
MESUT YALVAÇ
Prof. Dr. Mesut Yalvaç da, Tuncer Bağışkan Arşivi’nin, Milli Arşiv ve Araştırma Dairesi bünyesine kazandırılmasının, Kıbrıs araştırmaları açısından önemli bir boşluğu doldurduğunu belirtti.
ÖZLEM ARHUN
Tuncer Bağışkan ailesi adına konuşan Özlem Arhun da, babasının yaşamı boyunca büyük bir titizlikle oluşturduğu arşivinin bilimsel ölçütlerle korunarak, kamusal erişime açılmasının aile için gurur kaynağı olduğunu dile getirdi.
SELMA BOLAYIR
Selma Bolayır da, Tuncer Bağışkan’ın çalışmalarının yanı sıra, Kıbrıs’ta barış kültürünü, toplumsal diyalogu ve birlikte yaşam anlayışını savunan duruşunun bu arşiv aracılığıyla da görünür kılındığını kaydetti.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.