Ekonomist Saydam: "Orta sınıf eridi, fakirleşti... Halk tasarruf yapamıyor"

Kıbrıs Postası - Rüstem Tüccar

Gerek KKTC gerekse dünya ekonomisinde son yıllarda yaşanan sıkıntılar, vatandaşların tasarruf yapmasına engel oluyor.

'Ülkede birbiri ardına gerçekleşen zamlar ve hayat pahalılığına devletin kötü ekonomi politikalarının da eklenmesiyle ülke ekonomisinin çıkmaza girdiğini' belirten Ekonomist Mehmet Saydam, standart bir ailenin sadece temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta güçlük çektiğini ifade etti.

Son yıllarda tüm dünyada hakim olan ekonomik sıkıntılar, KKTC ekonomisinde de etkisini hissettiriyor. Birbiri ardına yapılan zamlarla hayat pahalılığının arttığı KKTC'de ekonomi anlamında sınıf farkının her gün biraz daha belirginleştiğini kaydeden Ekonomist Mehmet Saydam, tasarruf yapmanın çoğu vatandaş için artık hayal olduğunu vurguladı.

Saydam, "Mevcut durumda ülkemize baktığımız zaman, toplumun bir kısmı ucu ucuna geçiniyor, bir kısmı en fazla yüzde on tasarruf yapabiliyor bir kısmı da kazancının tamamını biriktirebiliyor. Özellikle son on yılda, global olarak ekonomide yaşanan sıkıntılar, dövizin yükselişi ve kötü yönetimler maalesef bu sonuçları doğurmuştur" diyerek, ülkede sınıf farkının arttığını dile getirdi.

"TOPLUMUN BÜYÜK KESİMİNİ OLUŞTURAN ORTA SINIF RESMEN ERİMİŞTİR, FAKİRLEŞMİŞTİR"

Yaşanan sıkıntıların ülkedeki sınıf farklarını yarattığı aktaran Saydam, "Bilhassa toplumun büyük bir kesimini oluşturan orta kesim resmen erimiştir, fakirleşmiştir. Maaşların aşağıya çekilmesi, 'göç yasası' dediğimiz yasanın yürürlüğe girmesi bu duruma gelinmesinin en büyük etkenleridir" diyerek, bunun sonucunda 4 kişilik bir ailenin mevcut maaşlarla geçinmesinin imkansız olduğunu vurguladı.

"HEM BİREYLER HEM DE DEVLET, KAZANDIĞI PARAYI DOĞRU YÖNETEMEDİ"

Saydam, sözlerine şöyle devam etti:

"Özellikle 2004 yılından sonra hem emlak sektöründe hem de arazi satışlarında büyük bir patlama olmuş ve birçok kesim zenginleşmiştir ancak maalesef hem bireyler hem de devlet bunu doğru yönetememiştir ve bu zenginliği koruyamamıştır."

"EĞİTİM VE SAĞLIK SEKTÖRÜNDEKİ YETERSİZLİKLER HALKIN TASARRUF YAPMASINA ENGEL OLUYOR"

Tasarruf yapmak için önceliklerin iyi belirlenmesi gerektiğini söyleyen Saydam, "Önce temel ihtiyaçlar belirlenmeli ve gelir-gider dengesi kurulmalıdır. Tabii şu anki durum da sistem buna pek izin vermiyor. Özellikle temel ihtiyaçlarımız eğitim ve sağlık sektöründe yaşanan sıkıntılar, toplumu özel sektöre itiyor. Örneğin devlet okullarındaki eğitim kalitesinin düşmesiyle aileler özel okullara yöneliyor ya da devlet hastanesindeki yetersiz hizmetten şikayet eden kişiler özel hastaneye gitmek zorunda kalıyor. Bu da tabii temel gereksinim sağlık ve eğitimin masraflarını artırıyor. Devlet tarafından bu hizmetlerin kalitesinin artırılması gerekir. En azından bu hizmetlerin masrafları ortadan kalkarsa, belki o zaman tasarruftan söz edebiliriz" dedi.