EKONOMİ & FİNANS
okuma süresi: 5 dak.

Ekonomist Engin Kara: Cumhurbaşkanların sağlanan ofis hakkı, 15 yılda 4 milyon sterline mal olacak

Ekonomist Engin Kara: Cumhurbaşkanların sağlanan ofis hakkı, 15 yılda 4 milyon sterline mal olacak

Ekonomist Engin Kara, emekli cumhurbaşkanlarına tanınan ofis hakkının 15 yılda devlete yaklaşık 4 milyon sterline mal olacağını belirterek, bu kaynağın sağlık alanında kullanılabileceğine dikkat çekti.

Yayın Tarihi: 28/12/25 13:01
okuma süresi: 5 dak.
Ekonomist Engin Kara: Cumhurbaşkanların sağlanan ofis hakkı, 15 yılda 4 milyon sterline mal olacak

Ekonomist Engin Kara, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla emekli cumhurbaşkanlarına tanınan ofis hakkını mali boyutuyla ele aldı. Kara, devletin kendi verileri ve güncel döviz kuru üzerinden yaptığı hesaplamalarla, bu uygulamanın kamu bütçesine ciddi bir yük getirdiğini vurguladı.

Paylaşımında, bugün ofis hakkı bulunan dört emekli cumhurbaşkanı olduğunu hatırlatan Kara, her biri için aylık 600 sterlin kira öngörüldüğünü, asıl yükün ise personel giderlerinden kaynaklandığını belirtti. Her ofis için ikişer personel varsayımıyla yapılan hesaplamada, aylık toplam maliyetin yaklaşık 6 bin sterline ulaştığını kaydetti.

Bu düzenin 15 yıl sürmesi halinde, tek bir emekli cumhurbaşkanının ofisinin devlete 1 milyon sterlinin üzerinde bir maliyet yaratacağını ifade eden Kara, dört emekli cumhurbaşkanı için toplam tutarın yaklaşık 4 milyon sterlin, bugünkü kurla ise 230 milyon TL civarında olduğunu dile getirdi.

Engin Kara, paylaşımında, bu kaynağın Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Çocuk Servisi gibi hayati alanlara aktarılması halinde, sağlık altyapısının güçlendirilebileceğine dikkat çekerek, bunun bir tasarruf değil, öncelik ve vicdan meselesi olduğunu vurguladı.

Ekonomist Engin Kara’nın açıklamasının tam metni ise şöyle:

“4 Milyon Sterlinlik Soru: Ofis mi, Çocuk Hastanesi mi?

Geçen hafta kamuoyunun gündeminde, emekli Cumhurbaşkanlarına tanınan ofis hakları vardı. Konu konuşuldu, tartışıldı… Sonra her zamanki gibi derin bir sessizlik çöktü.

Oysa matematik sessiz kalmaz.

Yalan söylemez.

Gelin bu hesabı, devletin kendi rakamları ve bugünkü döviz kuru üzerinden bir kez daha, açık ve net biçimde yapalım.

Bugün ofis hakkı tanınan 4 emekli Cumhurbaşkanı bulunuyor.

Her biri için öngörülen aylık ofis kirası 600 Sterlin.

Asıl büyük yük ise personel gideri. Her ofis için 2 çalışan varsayalım. Üstelik bunu devletin en düşük maliyetli istihdam modellerinden biri olan “Geçici Memur” statüsü üzerinden hesaplayalım.

Bu durumda iki personelin devlete aylık toplam maliyeti yaklaşık 310.000 TL’yi buluyor. Bugünkü kurla (1 Sterlin = 57,88 TL) bu rakam yaklaşık 5.350 Sterlin demektir.

Kira ile birlikte, tek bir ofisin devlete aylık faturası yaklaşık 6.000 Sterlin oluyor.

Şimdi durup bir düşünelim.

Bu düzenin 15 yıl sürdüğünü varsayalım. Sadece tek bir emekli Cumhurbaşkanının ofisi, 15 yılda devlete 1 milyon Sterlin’in üzerinde bir maliyet yaratıyor.

Peki ya 4 emekli Cumhurbaşkanı için?

Toplam maliyet yaklaşık 4 milyon Sterlin.

Bugünkü karşılığıyla yaklaşık 230 milyon TL.

Bu rakam, Kuzey Kıbrıs bütçesi için küçümsenecek bir tutar değildir.

Bu, “sembolik” değil; son derece somut, gerçek ve hissedilir bir kamu kaynağıdır.

Tam bu noktada, Cenk Mutluyakalı’nın köşesinde dile getirdiği son derece yerinde bir öneriyi hatırlamak gerekiyor:

“Artık bir Külliye’miz var.”

Neden emekli Cumhurbaşkanlarımıza bu Külliye içinde birer çalışma ofisi tahsis etmiyoruz?

Neden kira ödeyelim?

Neden yeni personel yükü yaratalım?

Neden halkın cebinden 4 milyon Sterlin daha çıkmasına göz yumalım?

Ve asıl soru tam da burada başlıyor.

Aynı kaynak,

Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ndeki Çocuk Servisi’ne aktarılsa…

Eksik cihazlar alınsa…

Unutmayalım:

Geçen yıl bu hastanede çocuklar hayatını kaybetti.

İhmaller, eksikler, yetersizlikler konuşuldu…

Sonra yine sessizlik oldu.

Oysa burada sözünü ettiğimiz rakam, bir istatistik değildir.

Bu para; daha fazla cihaz, daha iyi koşullar, daha güçlü bir sağlık altyapısı demek.

Belki de bir çocuğun daha hayata tutunabilmesi demektir.

Bu bir tasarruf hesabı değildir.

Bu bir öncelik meselesidir.

Bu bir vicdan muhasebesidir.

Tercih çok açık:

Ya 4 tane ofis, ya da çocuklarının hayatına dokunan bir yatırım.

Bu yasa değişebilir.

Bu öncelikler yeniden belirlenebilir.

Yeter ki birileri sesini çıkarsın.

Tercih kimin?

Tercih, sayın Cumhurbaşkanlarının.

Ve belki de hepimizin.”

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.