Divan'ın kararı: Başbakan İrsen Küçük!

Kıbrıs Postası - Lefkoşa

09:35 - Lefkoşa Atatürk Spor Salonu'nda bugün saat 10:30'da başlaması planlanan UBP Kurultayı'nda, yaşanan gelişmeler, kürsüden yapılan konuşmalar, kulislerde konuşulanlar, çok özel röportajlar, sonuçlar, dakika dakika Kıbrıs Postası farkıyla sizlerle buluşacak...

Başbakan İrsen Küçük ile UBP Gazimağusa Milletvekili Ahmet Kaşif'in yarışacağı Ulusal Birlik Partisi 19. Olağan Kurultayı'nda olay yerinden fotoğraflar, en yeni bilgilerle kongreden çeşitli röportajlar ve olay yeri izlenimleri sizlerle sıcağı sıcağına paylaşılacak...

***

09:38 - Ulusal Birlik Partisi'nin Lefkoşa Atatürk Spor Salonu'nda gerçekleşen UBP 19. Olağan Kurultayı başlamak üzere. Şu sıralarda salonda son hazırlıklar tamamlanmak üzere...

***

10:05 - Ulusal Birlik Partisi'nin 19. Olağan Kurultayı'na şu sıralarda UBP Genel Başkan adayı Ahmet Kaşif geldi. Bunun yanısıra UBP Milletvekili Hasan Taçoy, İçişleri ve Yerel Yönetimler Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, Ulaştırma Bakanı Hamza Ersan Saner, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Şerife Ünverdi, Sağlık Bakanı Ertuğrul Hasipoğlu, Lefkoşa Türk Belediyesi Cemal Bulutoğluları, Tarım Bakanı Ali Çetin Amcaoğlu Atatürk Spor Salonu'na geldiler.

***

10:15 - Ahmet Kaşif, arabasından ineceği sırada delegeler tarafından durduruldu ve sevgi gösterisi ile karşılaştı. Kaşif'e 'durma ilerle, gençlik seninle' sloganları atılıyor.

***

10:20 - UBP Gazimağusa İlçe Başkanı Afet Özcafer de Atatürk Spor Salonu'na geldi.

***

10:58 - Kaşif, kendi gençlik ekibine, 'aramızda UBP'li olmayıp sorun çıkarmaya çalışan kişiler var. Siz sorun çıkarmayın' şeklinde uyarı yaptı.

***

11:08 - UBP'nin Lefkoşa Atatürk Spor Salonu'nda gerçekleştirdiği 19. Olağan Kurultayı'na İlkay Kamil, Eğitim Bakanı Mutlu Atasayan, Turizm ve Çevre Bakanı Ünal Üstel, Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar, UBP Güzelyurt İlçe Başkanı Ahmet Çaluda geldiler.

***

11:10 - Bayrak Radyo Televizyon Kurumu eski Müdürü Özer Kanlı da Atatürk Spor Salonu'na geldi.

***

11:36 - Kongre başlamak üzere. Şu sıralarda UBP Gazimağusa Milletvekili Dr. Ahmet Kaşif, salona girdi!

***

11:37 - Ahmet Kaşif'in salona girdiği şu sıralarda 'Başbakan Kaşif' sloganları ile Kaşif'e destek belirtiliyor.

***

11:40 - Atatürk Spor Salonu'nda 'Başbakan Kaşif' sesleri devam ederken, şu sıralarda Başbakan İrsen Küçük'ün Atatürk Spor Salonu'na geldiği bildirildi.

***

11:42 - Başbakan İrsen Küçük'e karşı çok büyük bir ilgi gösteriliyor. Maliye Bakanı Ersin Tatar ve diğer bakanlar, İrsen Küçük'ün yanında salona girmek için hazırlanıyorlar.

***

11:44 - Başbakan İrsen Küçük, çok büyük bir kalabalık ile salona giriş yaptı!

***

11:47 - Şu sıralarda Atatürk Spor Salonu'nda 'Başbakan Küçük' sloganları atılıyor!

***

11:57 - Şu sıralarda salonda 'Küçük nerede, biz oradayız' sloganları atılıyor.

***

12:13 - Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve Eşi Meral Eroğlu şu sıralarda UBP 19. Olağan Kurultayı'nın yapılacağı Lefkoşa Atatürk Spor Salonu'na geldiler.

***

12:14 - Eroğlu'na destekte bulunan UBP'liler, 'UBP seninle gurur duyuyor' şeklinde slogan atıyorlar.

***

12:26 - Ulusal Birlik Partisi'nin 19. Olağan Kurultayı şu anda başladı. Kurultay'da şu anda Bülent Kaya açılış konuşmasını yapıyor.

***

12:29 - Açılış konuşmasında şunlar söylendi:

"Bir devlet kurduk hiç yoktan, bir bayrak çizdik kefenden alkandan. Parti koyduk toplandık güneşin altında ulusca. Birlik için beraberllik için birlşetirmek için herkesi işte bu büyük UBP'dir.

UBP'nin büyüklüğü her kurultay sırasında ortaya çıkar. Bu kurultayımız bizim ne kadar übyük bir aile olduğumuzu bir kez daha ispatladı. Bu büyüklükten korkan herkes, partinin yara alması için çok çalıştılar, çok taşladılar ama bir sonuca ulaşamayacaklar.

Benim aslan yürekli gençlerim, kaldırın bayrakları, UBP diye bağırın. İlk başta okuduğum sözleri tekrarlıyorum. UBP yine bir tarih yazıyor. UBP kendine yakışanı yapıuyor. Ne mutlu KKTC'ye ne mutlu UBP'liyim diyene. Ne mutlu büyük UBP'ye" dendi.

***

12.32 - Şu sıralarda salonda Mustafa Kemal Atatürk, Dr. Fazıl Küçük, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş ve Aziz şehitleriçin saygı duruşunda duruluyor.

***

12:34 - Saygı duruşunun ardından salonda İstiklal Marşı okundu.

***

12:41 - UBP'nin 19. Olağan Kurultayı Genel Sekreteri Fuat Namsoy konuşma yapmak için kürsüye çıktı.

Namsoy; "Salonumuzda yeterli çoğunluğun sağlandığı tespit edildi. Bu nedenle UBP'nin 19. Olağan Kurultayı'nın hayırlara vesile olması dileği ile Kurultayı açıyorum.

Gündem'in ikinci maddesi olarak Divan'ın oluşturulması konusunda, her iki adayın konsensus neticesinde ortak olarak karar verdiği ve bu doğrultuda, Hüseyin Özgürgün Divan Başkanı, Teoman Kuran, Hasan Taçoy, Zorlu Töre ve İlker Edip ise üye olarak seçildi.

***

12:46 - Divan Başkanı Özgürgün, konuşmasında UBP'nin delegeleri ve konukları selamladı.

Özgürgün, "3 aydan beridir önce köy, ilçe kongresi ve şimdi de kurultayı ile bugün yeni bir aşaması ile birlikte kurultayı ile demokrasiye olan katkısını, KKTC'nin kuruluşunda hem iktidarda hem muhalefette bugün taçlandırıyor."

***

12:47 - Başbakan İrsen Küçük, şu sıralarda konuşma yapmak üzere kürsüye çıktı!

***

12:49 - Küçük: "Kurultayımızın, özelde partimize, genelde ülkemize hayırlar getirmesini dilerim. Devletine bayrağına, anavatanına, öüzgrlüğüne sevdalı fedakar UBP'liler kurultayımızın, 4 gün sonra kutlayacağımız, kurban bayramı sevinci içerisinde geçmesini dilerim. Herkesin her iki bayramı da kutlu olsun UBP'liler. Anavatanımız TC'nin yaklaşmakta olan 89. kuruluş yıldönümünü de bu vesile ile kutlamak isterim. 38 yıldır bıkmadan çalıştınız, UBP'nin bayrağını hep yukarıya taşıdınız. Sizlerle ne kadar övünsek azdır. sevdamız bitmeyecek, hizmet ateşimiz sizlerle birlikte sürecektir" dedi.

12:51 - Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve yanındaki ekip, şu sıralarda Atatürk Spor Salonu'na geldi.

***

KÜÇÜK: "NE MUTLU BİZE Kİ; TÜRKİYE BİZİMLE BİRLİKTEDİR"

12:52 - Küçük, "Anavatan Türkiye'nin izinden, yolundan, rehberliğinden asla ayrılmayacağız. Ne mutlu bize ki hükümetler arası dayanışmayı, kardeşlik duyguları ile iki müttefik duyguları ile güvenle doruklarda yaşatıyortuz. Ne mutlu bize. Dünya ekonomik krizle boğuşurken, her alanda yıldızı parlayan büyük Türkiye bizimle birliktedir." dedi.

***

12:55 - Küçük, "KKTC olarak günlük bir takım sıkıntılar yaşayabiliriz. Günlük sorunlarımız olabilir. Biz bunun farkındayız. Tümünü kökten çözmenin yollarını bulmaya muktedirizi. Bizim hedefimiz çağdaş bir KKTC yaratmak, dünyalı bir devlet yapısına ulaşmak, günübirlik tedbirler yerine KKTC'nin başta ekonomisi olmak üzere, tüm idari yapısını AB normlarına uygun bir yapıya kavuşturmaktır. Büyük düşünmeli ve çok çalışmalıyız. Başaracağınızdan hiç kuşkum yoktur" dedi.

***

KÜÇÜK: "KÜÇÜK HESAPLARLA UĞRAŞMAMALIYIZ"

12:56 - Küçük, "Küçük hesaplarla, ayak oyunları ile birbirimize üstünlük sağlama yerine, anayasal sınırlarımız içeriisinde yürüyelim sevgili kardeşlerim! Bunları yaparsak kazanan ülkemiz olacaktır. KKTC daha mutlu yarınlara taşımak adına yaptığımız çalışmaların semeresini birer birer görmekteyiz. Özgüvenimizi yeniden kazandırmaktadır. İnancımızı güçlendirmektedir. İnanmak ve çalışmak başarının anahtarıdır." dedi.

***

KÜÇÜK: "KENDİ KENDİNE YETEN KKTC ARANAN ÇÖZÜMÜN ANAHTARIDIR"

13:00 - Küçük, "Kendi kendine yeten bir KKTC, adamızda yıllardır aranan nihai çözümün de anahtarı olacaktır. Ülkemiz dünyanın haksız, insafsız ambargoların yükünü çekmekte, en tabii insan haklarından bile mahrum bırakılmaktadır. Medeni geçinen dünya devletleri, bu ısrarlarını sürdürmekte ısrar ederken, bizler akılcı politikalarla bunun çözümünü bulmak için çalışmalıyız. Bu bekleyişin bizleri sürdürülemez noktalara taşıdığı aşikardır. O nedenle planlı çalışamlara devam ediyoruyz. Birrliğimizi koruyalım, istikrarımızı sürdürelim. UBP, gençlerimiz ile hanımlarımız ile sizlerle gurur duyuyor. Önemli bir istikrar yakaladık ülkemizde, bu istikrarın sürmesini KKTC yürüsün diyoruz. İstikrar ile birlikte yürüsün. Yolumuz açık olsun kardeşlerim" dedi.

***

13:03 - MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş konuşmasıın yapmak için sahneye davet edildi!

***

13:09 - Türkeş şunları söyledi:

"UBP'nin 19. Kurultayı'nda burada sizlerle birlikte olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Başta genel başkan Devlet Bahçeli ve bütün MHP camiası olarak UBP'nin bu kurultayının Kıbrıs'a, Kıbrıs halkına hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Bu vesile ile bu uzun Kıbrıs mücadelesinde aramızdan ayrılan ve Kıbrıs davasına hizmet etmiş olan büyüklerimize Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Raif Denktaş'a ve şehitlerimize allahtan rahmet diliyorum.

TÜRKEŞ: "KIBRISLI TÜRKLER DEMOKRASİ MAĞDURUDUR"

Gazilerimize de can sağlığı ve iyi günler temenni ediyorum. Burada onlarca yıldır, çok kötü günler yaşadınız. Uluslararası arenada, hak deyip hukuk deyip aldatılmanın ne olduğun hep beraber yaşadık. 21. yüzyılın ilk 12 yılını geride bıraktık. Doğu akdenizde son enerji yataklarının kavgasında demokrasi hiçe sayılıyor. Bunun mağdurudur KKTC vatandaşları. Bütün bunlar arağmen yılmayıp, azimle bu mücadeleyi yaptıınız.

Bu sebeple TC'de size saygı duyulduğu, AB'de, dünyanın tüm uluslararsı kuruluşlarına rağmen bu haklı duruşunuzu saygı ile karşıladığımızı belitmek isterim. Bugün UBP'nin 19. Kurultayı. Dostluk içinde geçeceği belli olan bir yarış var. burada sizlerle beraber tenefüs etmekten memnuniyet duyuyorum. Ben TBMM'de görev yapan Kıbrıs kökenli iki parlamenterden birisiyim. Diğeri de gene bizim aileden kardeşim ama başka partiden.

Bugün buradaki KKTC'li hemşehrilerimize ve bölgeye yarının çalıştırıllması için iyi bir zemin hazırlanması için çalışmanızı arzuluyor hepinizi sevgi ile selamlıyorum" dedi.

***

13:10 - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu konuşmasını yapmak üzere kürsüye davet edildi.

***

13:17 - Soylu, "UBP'nin 19. Kurultayı'Nın KKTC'ye, Kıbrıs Türk halkına, UBP'ye hayırlı olmasını diliyor, öncelikle şahsım ve 10 yıldır TC'de demokrasinin derinlşetirilmesi, ülkemizin zenginleşmesi, TC'nin etkinliğinin tüm dünyada arması, hakkaniyeti sağlamak için büyük mücadeleyi ortaya koyan Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki AK Parti adına hepinizi selamlıyorum.

Aslında birbirimizin sevgisini tarif etmek için çok düşünmedim değil. Ama dün akşam yıllardan beri Türkiye'nin büyük davasına kendini adamış Beşir Atalay'ın sözlerinde bu sözleri tamamladım. KKTC'nin ortaya koyduğu, insanının güzelliklerini, gözlerindeki sevgi ve parıltı ile o kadar güzel anlatıyordu ki, sizlerle şunu paylaşmak istiyorum.

Tam 10 ay önce Uluslararası konferansta, bugün hepimizin dünyada büyük beğeni ile izlediğimiz, bu dönemdeki en önemli silahımız, insanı kendi odağına alan, toplumların barışını ve refahını kendi kucağına alan çok farklı bir yüzyıl olarak ele almaktayız. Ne iki kutuplu bir dünyadayız ne tek kutuplu bir dünyadaız. Bugün Amerika, Çin, Brezilya, Türkiye'nin de ve neredeyse etkin olduğu bir şekildeyiz. Onu şekillendirmeye çalıştığı bir asır içindeyiz. KKTC olarak da Türkiye olarak da buna ayak uydurmalıyız. Bundan 50 yıl önce ABD'de siyahi olduğu için otobüslere alınmayan, ayın sokakları paylaşamayan Obama bugün dünyanın en büyük siyasi aktörlerinden birisi oldu.

SOYLU: "TC'NİN GARANTÖRLÜĞÜNDEN VAZGEÇMEYEN KKTC EN BÜYÜK HAYALİMİZ"

Herkesin birlik içinde, beraberlik içinde olduğu bir dünya olarak algılamak zorundayız. Bu dünya elimize yepyeni bir fırsat koyuyor. 400 yıldır dünyanın merkezi Avrupa'dır. Ama ilk kez dünyanın merkezi Avrupa'dan Asya'ya kaymaktadır. Burada en önemli faktör olan TC ve KKTC, ortadoğudan Avrupa'ya kadar her yeri kucaklayabileceğimiz çok önemli bir sürecin içinde bulunuyoruz. Bir taraftan 1848'deki demokrasi dalgası, etrafımızda hep bizi güçlendiren ve bu coğrafyanın yarına ait değerlerini öne sürecektir. Bunu iyi yönetme çalışan bir TC var. Sadece kendini zenginleştiren değil, kişi başına gelir seviyesini 3 bin'den 10 bin dolarlara çıkan Türkiye. Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur mantığı ile değil, dünyanın her tarafında insanların çektiği acıları kendi acısı gibi nitelendiren bir Türkiye var. O Türkiye'de Başakan Erdoğan'ın sözleri ile ithaf etmek istiyorum. 'Ben biliyorum, KKTC'nin tamamı bizim dostumuzdur. Gönülleri rahat etsin. Onlar bilsinler ki 75 milyon Türkiye insanı da onların dostlarıdır. Gönülleri rahat olsun'.

***

13:26 - Soylu, "1959 ve 60 sürecinde ne yapılmışsa, bugün rahmetle andığımız Erbakan ve Ecevit, 1974 barış Harekatı ile birlikte, bu ülkede insanların zulümlerle inletilnesine isyan etmiş ve barış harekatı yapmışlardır. Biz buna mahkum değiliz. Elbette ki birleşik Kıbrıs ama eşit temsilli, Türkiye'nin garantörülğünden vazgeçmeyen KKTC en büyük hayalimizdir. 1983'te KKTC kurulurken, uzattığımız dostluk ve barış elimiz halen uzanmıştır.

Biz bu çizgiden bugün de vazgeçmeyeceğiz. Bu müzakerelere teslim olan anlayışı, kabul etmiyoruz! Bir taraftan TC, sizin dostunuzdur. TC kardeşlik hukuku içinde sizinle birliktedir. Ayakları üzerinde duran Ekonomisi gelişen, Asrın Su Projesi ile tarımı güçlü bir KKTC istiyoruz. Bizim arzumuz da isteğimiz de budur. Bugün burada bir demokrasi şöleni yaşanmaktadır. Demokrasinin en büyük zenginliklerinden birisi budur. Daha fazla güçlülüğü ortaya koymaktadır."

***

13:29 - Soylu, "İrsen Küçük ile Kaşif arasındaki bu güzel yarışmada demokrasi kazanacaktır ve KKTC kazanacaktır. Kongre'nin halkımıza hayırlısı olmasını diliyor, hayatını kaybeden Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Raif Denktaş ve tüm mücahitlere allahtan rahmet diliyorum" diyerek sözlerine son verdi.

***

13:32 - Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, konuşmasını yapmak üzere kürsüye davet edildi.

***

13:39 - EROĞLU: "BEN UBP'NİN MAZİSİNDE DE VARDIM; ŞİMDİ DE VARIM"

"Anatavandaki kardeşlerimize yürekten teşekkür eder, saygılarımı sunuyorum. Bu salonda heyecanlanmamak mümkün değil. Milletimize hizmet etmek bahtiyarlığına ulşatık. Birlikte doğduk, birlikte yürüdük ve hiç ayrılmadık. Eski ama eskimeyen dostlarız. Sevgi saygı ile partili arkadaşlarda kardeşlik oldu.

Mayamız da sağlamdır. Cefa da vefa da vardır. Hamurumuz sağlamdır çünkü birlikte yoğrulduk. Kah birlikte ağladık, kah güldük ama UBP'yi hep büyük tuttuk. Küçülmesine izin vermedik, küçük düşürdük. Her zaman affedici olduk. Hoş görülü olduk iyi niyetli düşündük, kapımızı ve gönlümüzü hep açık tuttuk. Kendimize güvendiğimiz için inandık. Bazen istemediğimiz olaylar yaşadık. İnsana olan saygıyı kalbimizden ve beynimizde taşııdk. UBP'yi ve devleti TC'nin de desteği ile iyi bir yerlere taşıdık. Miroğlu ile UBP için çok çalıştık. UBP'ye büyük hizmetleri vardı.

Ömrü yetmiş olsaydı Genel Başkan olarak da hizmet etme şansı olacaktı. Ama salonda çağrı yapılırken, UBP mazisini unutmaz diye sözler söylendiğini hatırlarım. Ben UBP'nin mazisinde de vardım şimdi de varım! Geçen Kurultay'da benim fotoğrafım vardı ama şimdi yok. Üzüldüm diye söylemiyorum ama bir vefa örneği beklerdim! Fotoğraf benim mekanımı veya beni yüksetlmez. Ben biliyorum ki sizin gönlünüzdeyim.

EROĞLU: "UBP'Lİ OLMAKTAN HER ZAMAN GURUR DUYDUM"

Bunu da biliyorum zaten! Benim en büyük zenginliğim budur. Ben UBP'li olmaktan hep gurur duydum. UBP'yi daha yücelere taşımak için sizlerle birlikte koştuk" dedi.

***

13:46 - Eroğlu, "UBP'nin bugünkü durumuna gelmesinde, UBP'nin tek başına iktidara gelmesinde sizlerin yanında hep oldum. Destek aldım güç aldım, ve Cumhurbaşkanlığı'na çıtkığımda gönlüm rahat bir şeklde tek başına iktidar bir partiyi size emanet ettim. Size tarihi bir görev düşüyor. Bu parti için dönüm noktası niteliğinde bir gün yaşanıyor. Bu kurultayı sizlerle birlikte izliyoruz. Bugün partinize sahip çıkma günüdür. Size güvendim, inandım. Size inanmaya da devam ediyorum. Yaşananlar karşsında seyirci kalmamamı bana her zaman tekrarladınız. Günşe'in amblemi altında sizin desteğinizle, bizim politikamızı benimseyen ve insanların da desteği ile sandıktan Cumhurbaşkanı çıktım ama UBP amblemi altında o yarışı kazandım! Elbette benimde gönlümde UBP'nin benim gönlümde olduğu Cumhurbaşkanı olsam da inkar edecek değilim.

Çünkü UBP'ye 36 sene verdik. Muhalefeti de İktidarı da beraber yaşadık. Cumhurbaşkanı olmak benim bir partiye sempati duymama engel değildir. Artık zaman değişiyor. Bir an önce Soylu'nun da hitap ettiği gibi dünya değişiyor. Bazı ülkeler Başkanlğı tartışırken, bazı ülkeler genel oylama ile Cumhurbaşkanı ile seçilirse, üyeleri tarafından sevilmesi ve seçilmesi suç olmaktan çıkmaktadır. Ben UBP üyesi olarak Cumhurbaşkanı seçilmeden önce 16 kurultaya katıldım.

EROĞLU: "KAZANAN DA KAYBEDEN DE BİRBİRİNİ KUCAKLAMALI"

İlk kurultay Mısırlızade Sineması'nda yapılmıştır. Kurultayların parti içi demokrasinin sergilenmesi için yapıldığını her zaman savundum. Hepiniz bu kurultaydan oylarınızı kullanarak çıkacaksınız. Seçilecek arkadaşlar da unutmamalıdır ki, bugün herşey bitecek yarın yeni bir gün olacak, 2013 de yeni bir yıl ve zor bir yıl da olacak. Kazanan da kaybeden de birbirini kucaklamasını bilmezse, bu kurultayın hiçbir anlamı olmayacak!" dedi.

***

13:54 - Eroğlu, "Kendi menfaatleri için kullanmak değil, parti için delege için o görevleri yapmasıdır politika! Politika hizmet için bir araçtır. Sevgili kardeşlerim, 1985'ten sonra ilk kez bir UBP'li cumhurbaşkanı oldu. Anayasamız cumhurbaşkanı seçilen partisinden kopar demez. Cumhurbaşkanı'nın görevini yaparken, partilerden direktif alamayacağını, bağımsız olduğunu düzenler. 36 yıllık siyasi hayatımda iki şeye önem verdim.

Bir halkın sesine bir UBP'nin nabzına. Bugün de aynı anlayış ile hareket etmekteyim. Özellikle UBP'lierden bana gelenler oluyor. Onların gerçek düşüncelerini de biliyorum. Kimse parmağının arkasına saklanmasın, kimse dün ne savunduğunu unutmasın. Benim söylediklerim ve söylemek istediklerim gayet basit. Parti'yi şunun adamı, bunun adamı diye bölmek yanlıştır! Devlet ve parti işleri birbirine karıştırılmamalıdır. Parti tabanı nasıl bir havadadır diye kulak vermeli ama Başbakanlık bir parti merkezine dönüştürülmemelidir.

Benim başkanlığımdaki hükümetin 2009'da TC ile imzaladığı bir protyokol vardır. KKTC2nin kenddine özgü koşulları dikkate alınarak hazırlanmalı ve ileriye götürülmelidir. Tabii ki hükümetin bazı sorumluluk üstlenmesi, ilgili partilerin görüşleri mutlaka alınmalıdır. Bu ülkenin programa ihtiyacı vardır. Daima yarınları düşünerek karar vermek lazım. Siyasetçi, bir sonrai seçimin devlet adamı, bir sonraki nesli düşünür. Siyaset halka hizmet aracıdır.

EROĞLU: "BİR KİŞİYİ ANCAK BİR KERE ALDATABİLİRSİNİZ"

Bir siyasi parti eğer halktan koparsa, belli zümrelerin çıkarları için hareket ederse olmaz. Bir kişiyi ancak bir kere aldatabilirsiniz! Cumhurbaşkanlığ'na seçilirken size verdiğim sözleri harfiyen yerine getirme çabası içindeyim. Demokrasinin gelişmesi için medya ile işbirliğine önem veriyoruz" dedi.

***

14:03 - "Ben sizin ne istediğinizi biliyor ona göre hareket ediyorum. Ben sizler adına KKTC halkı adına, Cumhurbaşkanlığı yaptığımın bilincindeyim. Sizden aldığım güçle müzakere masasına oturuyorum. Elbette masada TC'nin desteğini yanımda hissediyorum. Kıbrıs Türk halkının menfaatine olacak bir anlaşma arayışı içindeyiz. Bir devletimiz vardır. KKTC devletinin varlığı benim masada en büyük gücümdür.

EROĞLU: "BU DEVLETE; UBP'YE SAHİP ÇIKINIZ"

Bu devlete, UBP'ye sahip çıkınız. UBP'nin birlik ve beraberliğini bozmaya çalışanlara karşı bir cephe kurunuz. Bu kurultaydan kim Genel Başkan çıkarsa çıksın, çok önemli ve zor bir görev olacaktır. Kurultay süreci çok uzun sürmüştür. Bir çok partili 5 – 6 aydır süren süreçten yoruldu. 6 – 7 ay devam eden bir kurultay ilktir, umarım son olur. Coşku ile bayram havaıs içinde seçilenleri kutlar erktesi gün birlik içinde yolumuza devam ederiz.

Yarın yeni bir gün, 2003 yılı yeni ve zor bir yıl olacak. Aday olan herkese başarılar dilerim, kurultayın ülkemiz için KKTC için, UBP için hayırlı olmasını dilerim. Umarım kurultay süresince yaşananlar bir daha yaşanmaz. Baskı altında kalarak değil, özgür iradeniz ile oyunuzu veriniz"

***

14:17 - Başbakan İrsen Küçük, konuşmasını yapmak üzere kürsüye davet edildi.

"Bugüne kadar hep beraber olduk, bundan sonra da hep sizinle olacağız. Sağolun kardeşlerim.

Aydınlık günlerin, daha refah yarınların teminatı, sevgili UBP'liler. Kardeşlik Kurultayımıza hoş geldiniz! 19. Olağan Kurultayımızın en güzel en kalbi duygularla kutlanacak, bayram sevinci içinde geçmesini ve kararlarınızın partimize ve ülkemize hayırlı olmasını dilerim! UBP sizlerle gurur duyuyor!

KÜÇÜK: "BU KADAR DÜZENLİ BİR ORDUYA KOMUTANLIK ETMEK BENİM İÇİN ŞEREFTİR"

Bu kadar düzenli bir orduya komutanlık etmek benim için şereftir! Partimizin bundan sonraki zaferlerinin ülkemiizin, parlak geleceğimiz habercisi olacaktır. Birkez daha KKTC halkına bir kez daha hizmet etmek isterim kardeşlerim. Sevgili UBP'liler, iki yıl önce size bu salonda seslenirken güçlü KKTC için kararlılığımızdan dönmeyeceğiz demiştim. Genel seçimlerin yapılacağı 2014'e kadar gerekli reformları yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmaması gerekir. Ben siz de bu coşkuyu gördükçe, bu kurultay süresince, yaşadığımız heyecanı birlikte döktükçe, 2014'lerin zaferini şimdiden ilan ediyoruz sevgili UBP'liler... Ben partilime, partime, teşkilatlarıma yani sizlere güveniyorum. İki yıldır bu yolda emin adımlarla yürüyoruz. Bu doğru yolda şahsıma, çalışma arkadaşlarıma, duyduğunuz güvene, verdiğiniz desteğe birkez daha teşekkür ederim.

Güçlü, UBP'liler; hedefimiz sürdürülebilir bir ekonomik yapının gereklerini yerine getirmek, edilgen değil, güçlü bir ekonomiye dönüştürmektir. Bu da kurumsallaşmış, genç ve dinamik bir yönetim anlayışı ile ülkeyi idare edebilecek büyük UBP'yi yaratarak gerçekleştireceğiz.

24 yıl genel Başkanlık diye övünmeyeceğim! Sayın Eroğlu az önce bu övgüsünü tekrarladı! Ama bilmiyor ki bir partinin başında 20 yıllar kalınması halinde o parti kurumsallşamaktan çıkmaktadır. Yerine gelen kadroların önü tıkanmaktadır. Gençlere imkan tanımamaktır.

Bizim görevimiz partimizi güçlendirmek, şeffaflaştırmak, kurumsallaştırmak ondan sonra da genç kadrolara devretmektir. Bu hedeften bizi hiçbir güç alıkoyamayacaktır. Bu hedefe değerli arkadaşlarım hep beraber ulaşacağız. Çeşitli mazaretlerle bugüne kadar ülkemizi, çaresizliğe, mahkum eden zihniyetin değişmesidir. Tabanımız benden ısrarla bunu istemektedir.

UBP tabanı bu değişimi belerken, KKTC halkı sağlam bir ekonomiyi istemektedir. Bu isteklerinde de haklıdırlar. Bizim de görevimiz, ekonomisini, güçlü bir UBP'yi Kıbrıs Türk halkına sunmamızdır.

Artık günü kurtarma adına geleceği feda etmeyi, basit hesapların ülkemizi rehin almasını önlemek zorundayız. Bugün dünyanın gelişmiş ülkelerinde ne varsa, KKTC'de de aynısını kurmamız gerekmektedir. Bu amaçla, tüm kaynaklarımızı harekete geçirmek, elimizi taşın altına koymak zorundayız.

KÜÇÜK: "ANAVATANIMIZ BAŞARDIYSA BİZ NİYE BAŞARMAYALIM?"

Anavatanımız başardıysa, aynısını biz niye başarmayalım? Üstelik önümüzde anavatanımızın tecrübelerinden yararlanmak, verdiği ve vereceği desteği arkamıza alma şansımız varken niye yapmayalım? Buna anavatanımız yürekten inanmaktadır kardeşlerim.

Anavatanımız, kendisinin gerçekleştirdiği gelişmeyi, ilerlemeyi bizim de gerçekleştirmemiz için her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu söylüyor ve bu desteği en güçlü şekilde bizlere vermektedir. Bizden önceki hükümetler uyguladıukları ekonomik programların hazırlık aşamasında katkıda bulunmuşlardır. Bugün hazırladığımız ve ülkemize ekonomil kazanımlar sağlayacak programı tamamen yerli bir programdır.

Bizim bakanlarımızın, teknisyenlerimiz alın teri olduğu bir programdır. Anavatan yetkilileri bu programa öneriler getirmişseler de bu program KKTC'nin damgasının taşıyan bir programdır. Artık ekonomik programın hazırlanmasındaki katkı oranları tersine çevrilmiştir.. Bazı çevreler, kafalarını kuma gömerek hükümetimizin ekonomik alandaki başarılarını görmezden gelmeye, gerçekleri çarpıtarak halkımızı tahrik etmeye çalışmaktadır. Rakamlar ortadadır. Boş laflarla güneşin üzeri balçıkla örtülkmesi mümkün değildir. Elde ettiğimiz ekonomik sonuçlar özetlemek istorum. Son yıllarda ekonomileri iyi giden ülkelerin sayısı azdır.

KÜÇÜK: "EKONOMİSİ EN AZ ZARAR GÖREN ÜLKELERDEN BİRİ KKTC"

Ekonomisi en az zarar gören ülkelerden biri KKTC'dir. Ekonomik programı uygulamaya başladığımız dönemden itibaren, pek çok ülkede daralma yaşanmış, oysa biz KKTC olarak 2010'dan 2012'ye kadar yüzde 10'luk bir büyüme oranına ulaştık. 2009 yılında 1.6 milyon TL'den 2000'den türklirasının üzerine çıkmıştır. Anavatan yetkilileri bu başarılarımız için bizi başarılı bulmaktadırlar. UBP'nin kurultayını bahane ederek, anavatan yetkilileri sanki sadece bugün dün konuşmuşlarmış gibi, bunu kurultay malzemesi yapmak ya da bunu böyle göstermek ya da bunu kurultaya bir baskı olarak nitelendirmek acizliktir zayıflıktır, ayıptır!

Aynı zamanda AB standartarının KKTC'nin bütün vatandaşlarına yansıtma ve yaşatma doğrultusunda, AB standartlarında gerekli yasal düzenlemelerin içinde çabasını sürdürmektedir. Güçlü KKTC ailemizin nihai hedefi, AB standartlarında bir yaşan kalitesi, bir hukuk sistemi, yaşayan bir KKTC halkıdır. Beklentimiz budur!

Ülkemizin bu standartlara çıkaracağız ki, bir ülkenin başbakanının imzası çalınıp da Başbakan tarafından yazılmayan bir evrağı altına sahteleme atılmasın kardeşlerim. İşte bizim amacımız bu standartlara ülkemizi ulaşıtrmaktır"

***

14:32: Küçük; "Bu evrak gündeme düşünce, anında savcılık emniyet güçlerini devreye koydu ve 24 saat gibi bir sürede, faillerin en azından bir kısmına ulaşabildi. Ulaştığı failler ise Amme Hizmetleri gibi saygın kuruluşun üyesi sınavlar müdürü çıktı! Amme Hizmetleri üyesi sayın Eroğlu'nun müsteşarlığını yapmış bir kişinin çıkması bu ülkenin garipliğini birkez daha ortaya koymaktadır. Bu gibi olayların üzerine şeffaflık ile yürüyeceksiniz. Halk demokraticekleşecek. Partimiz güçlenecek, bu çalışmaları hep sizlerle birlikte yürüteceğiz kardeşlerim.

Bu kurultayda, sizlere bir söz daha veriyorum. Söz, bundan böyle bu ülkede hiçbirşey saklı kalmayacaktır. Üstü örtülmeyecektir. Herşeyin hesabı verilecek. Hiçbir makam, hiçbir merci şeffaflıktan muhaf tutulmayacaktır kardeşlerim! Şeffaflık ile ilgili yasalar meclisin önüne gelecek. Tüm milletvekili arkadaşların bu yasalara katkı koymaktan geri duymayacağına inanıyorum! Şeffaflık hepimize gereklidir. Bir devletin saygınlığına en fazla özen gösterilmesi gereken kurum Cumhurbaşkanlığı kurumudur! Bu makamın getirdiği tarafsızlık, tartışmalı hale gelirse, Cumhurbaşkanlığı kurumu itibar kaybına uğrarsa olmaz. Cumhurbaşkanı'nın tarafsızlığın tartışmalı hale gelmesi, müzakerelerde BM nezdindeki mücadelelerde ulusun çıkarlarını masada savunurken, haklı tezlerimizin arkasında durmamızı zor kılar.

KÜÇÜK: "EROĞLU BU KURULTAYIN 3. BAŞKAN ADAYI GİBİ KONUŞTU"

Eroğlu sanki bu kurultayın 3. Başkan adayı gibi konuştu! Kurultay süresince, düne kadar partimizin tüzüğü çerçevesinde yapılan etkinlikler sırasında yaptığım konuşmalarda başkanlığa aday arkadaşım hakkında en küçük itham da bulunmadım.

Hep söyledim yine söylüyorum. Benim için esas olan partim ve onunu birlik - bütünlüğüdür. Çünkü büyük UBP'dir! Güçlü KKTC içinde geçerlidir kardeşlerim."

***

KÜÇÜK: "RAKİPLERİMİZ MERAK ETMESİNLER; UBP KAZANACAK"

14:44 - Küçük; "Dostlarımız, rakiplerimiz merak etmesinler! Günün sonunda UBP, halkımız, ülkemiz kazanacak. Çünkü UBP sevgi saygıdır ve birliktir kardeşlerim! Bu kurultay sürecinde haketmediğim söylemleri, davranışları hep hoşgörü ile karşıladım! Kimi incittiysem özür dilerim. Bu konuşmada karşımdaki adaya seslenmeyi hiç düşünmemiştim. Ancak 16 Ekim günü yaptığı ve ertesi gün tekrarladığı konuşmayı Başbakan olarak hayretle izledim. Bu söylemleri, tüm UBP tarafından tepki ile karşılandı kardeşlerim. KKTC için hep güzel şeyler düşleyen, projeye dönüştüren ve hayata çeviren TC yetkililerine niye UBP adayları arasında ayrım yapıyorsunuz açıklamasından şahsım adına utanç duydum. Şiddetle kınıyorum kardeşlerim! Bizler için her türlü eleştiriyi yapalım. Ama bir haksızlık bir nankörlük yapmayalım. Bu nankörülük anavatana karşı yapıldı. Bir kez daha kınıyorum!

TC'yi temsil eden Lefkoşa Büyükelçiliği'ni kurultaya müdahale etmekle suçlayan zihniyeti kabul etmek mümkün değildir! Anavatan TC'nin yaptığı ziyaretinde bize verdiği destekten rahatsızlık duyan varmış! İki yıldır KKTC ziyaretlerinde hükümetin icraatlarına ilişkin düşünceleri belirtmekte ve bize moral vermektedir. Bakanlık görevinde bulunmuştur.

Bugünden çok daha refah, daha mutlu, yarınlarına umutla bakılan bir KKTC sunmak için çok çalışacağız.

Bugünün önemini, benimseyerek sandıklarda oylarımızı kullanalım. Bu kararın, kahramanları olarak sizleri yürekten kutluyor ve selamlıyorum. Sevginin saygının, muhabbetin, mübarek bayramımızı 4 gün sonra idrak ediyoruz. Bayramlarımıza has duygularla tüm halkımın anavatandaki kardeşlerim, tüm müslüman alemini sevgi ile kucaklıyorum.

Allah vatanımızı, ülkemizi korusun kardeşlerim! Minarelerimizden ezan sesi eksilmesin, hepinizi Allah'a emanet ediyorum"

***

14:58 - Başbakan İrsen Küçük'ün konuşmasının ardından UBP Milletvekili ve Başkan adayı Ahmet Kaşif'in konuşmasına geçildi.

Kaşif; "Biraz sonra başayacak olan oylamada, delegelerin hür iradesi ile vuracağı mühürle Başkan olacağız!

Başkent Lefkoşa'dan doğunun kalbinin attığı yer olan Gazimağusa'dan her geçen gün gelişmesini, refahının artmasını istediğimiz İskele ve Karpaz'dan KKTC'nin incisi Girne'de Anavatan Türkiye'den gelecek olan su ile atılım dönemine sokacağımız Lefke'den akın akın gelen yüreği sevgi ile dolu, yüreği insanlık dolu, bu ülkenin başı dik onurlu insanları hoşgeldiniz!" dedi.

***

KAŞİF: "BİZLER YALANDAN KREDİ VAADİ VERMİYORUZ"

15:05 - Kaşif; "Bizler seçim kazanmak için sayın Başbakan'ın son günlerde yaptığı gibi elimizde istihdam kağıtları ile ilçe ilçe gezip sizi kandırmıyorum. Yalandan kredi vaadi vermiyorum. Borçlarınızı sileceğim de demiyorum. Ama size adalet ve Anavatanımız ile daha sağlıklı ilişkilerin sözünü veriyorum! Sizlere ekonomik programı adam gibi uygulayacak, kısa sürede ekonomiyi rayına oturtma ve istihdam sorununu planlı bir şekilde, insanlarımıza aş vermek için yola çıktık. Az sonra kullanacağınız oylarınız ile bunu taçlandıracaksınız.

KAŞİF: "BENİM ONURUM, SİZİN ONURUNUZDUR"

Bu taç bana değil, sizlere yaraşır! Geçen kurultaylarda da adaylar olmuştu. Bu salonda yine buluşmalar oldu. 3 adaylı kurultaylar yaptık ve ne güzel kardeşlik, dostluk kimseye söz söylemeden, kimseyi kurultaya davetiye çıkarmadan yaptık. Ve ben şimdi bu yola çıkarken başka kimseye değil, halkıma, delegeme güvenerek yola çıktım! UBP hepinizle gurur duyuyor! Hak için, hukuk için adalet için sizlerden oy istiyorum! Başka Bir şey için değil! Sadece ülkemizde hakkı olana hakkını vermek için, hukuğu daha düzenli çalıştırmak için ve adalet düzenimizi daha düzenli hale sokmak için sizlerden oy istiyorum! Yine onurumla devam ediyorum. Benim onurum, sizin onurunuzdur! Sizin onurunuz da UBP'nin onurudur! Tarihimzde birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz dönemden geçiyoruz.

Bugün UBP'ye sahip çıktığınız gösterme günüdür, kolay gelsin! Arkada az sonra oy verme kabinlerine gireceksiniz. Bazı kişiler fotoğraf çekeceksiniz, bana göstereceksiniz demişlerdir! Denilmiştir! Ama Divan'a rica ettim, bu olaylara hiçbir zaman müsaade etmesin. Ona karşılık biz, ben ve Taçoy, partimizin birlikteliği, bütünselliği için yapılan herşeye göz yumduk. İşte insan aşkı, parti aşkı, memleket aşkıdır bu! Biz bu yola ülke gençliği için çıktık."

***

KAŞİF: "ANAVATANIMIZ HİÇBİR ZAMAN KKTC'NİN YANINDAN AYRILMADI"

15:14 - Kaşif: "Sizi işinizden edecek, aşınızdan edecek veya Pazartesi işe başlama sözü verecek kimsede yok. Vicdanınız var, Allah var! Oyunuzu kullanırken vicdanınıza, kendinize, ülkenize, partinize kulak vererek, oyunuzu en doğru şekilde kullanınız. Kimsenin baskısı, tehditi, vız gelir tırıs gider! Yüzyüze bakacağız. Birbirimizi göreceğiz. Ama partimizin başarısı için de genel seçimlerde birlikte çalışacağız! Bunu maalesef unutanlar var! Bizi kırıp geçirmeye çalışıyorlar. Bu süreçte sanki başka bir partidenmişiz gibi muamele yaptılar! O da yetmedi; sanki başka milletenmişiz gibi muamele yaptılar. Anavatanımız hiçbir zaman KKTC'nin yanından ayrılmadı, ayrılmayacaktır! Ama sizler davetiye çıkarıp, bu değerli insanlarımızı çağırtırsanız ve söylemler söyletirseniz, acizlik bu değil mi işte? Bunları hiç söylemek, tartışmak, konu dahi etmek istemezdim. Bugünlere kadar geldik. Anavatan Türkiye ile ne tür ilişkiler içinde olduğumuzu Başbakan söyledi.

Recep Akdağ ile ne güzel ilişkiler içinde olduğumu inkar edemem. Anavatan'a şükranlarımı sunuyorum! Onlara hiçbir zaman kurultayımız var gelin bana destek olun, demedim, demem de... Bunları söylemek zorundayım. Bunları sizlerle paylaşmak zorundayım. Bu gibi hadiseler büyürse, zararı nereden kesersek o kadar kardır! Yara büyür gider...

Sizler ileriyi gören insanlarsınız. Sizler KKTC insanı ve UBP'nin saygıdeğer delegeleri kimin ne yaptığını, ne şekilde konuştuğunu çok iyi bilmektedir.

KAŞİF: "ANAVATANDAN GELEN HERŞEY KKTC HALKINA GELİYOR"

Anavatanımız, tüm KKTC'nin anavatanıdır. Anavatanımızdan gelen herşey, kişilere özgü gelmiyor. Anavatandan gelen herşey KKTC halkına geliyor" dedi.

***

15:20 - Kaşif: "Anavatan ile ilgili protokoller bizdne önceki hükümetlerde de vardı. Şimdi de olacak bundan sonra da olacak. Siz giderseniz bunlar olmayacak diye düşnmeyin. Sakın ola maraz etmeyin! Aksine sevinin. Çünkü KKTC halkı daha çok rahat ve mutluluğa kavuşacaktır! Elbette ki bizim de arzumuz istikrar olması. Pek çok şeyin bu ülkede hangisi gerçek? Çarşıya esnafla konuşuyor muyuz? Bu ekonomik istikrar mı? Yoksa mutfağın çöküşü mü?

Günlük yaşantısı, mutsuz umutsuz bir şekilde devam ediyor. Umutsuzluğu mutluluğa çevirmek istiyoruz! Hep yüzde 10 büyümeden bahsediyoruz. Benim halkımın refah payı nerede? Size sormazlar mı bu büyüme nerede?

KAŞİF: "İSTİKRAR BUYSA; BÖYLE İSTİKRAR YOK OLSUN!"

Lefkoşa Belediyesi'nde bir kriz yaşamıştık. Bazı tedbirler alarak kriz aşıldı. Fakat geçen süreçten sonra, maalesef, mübarek Kurban Bayramı'na giderken, Lefkoşa yine çöp yığınları içinde kalmaya başladı. Küçücük çocuklarımız, insanlarımız, acaba uçuşan sineklerden etkilenmiyor mu? İstikrar bu mu acaba? İstikrarsa bu, böyle istikrar yok olsun!

Bir bakan arkadaş şu anda Hac'ca gitti. Allah kabul etsin! 8 ay önce Başbakan Kaşif sloganını Geçitkale Köy Meydanı'nda 8 ay önce Günay Spor'un şampiyonluk gecesinde, ve o akşam orada Hüseyin Kıral'a Sunat o arkadaşın söylemi ile gönüllerin Başbakan'ı çağrısı yaptı! Şu an yine teşekkür ediyorum! Ne mutlu bana! Söylediği sözleri inkar edenlere hiçbirşey yok. Biz söylediklerimizin, imzamızın arkasındayız. Sözüm neyse, özüm de odur!"

***

15:27 - Kaşif; Bizim vatanseverliğimizi de sınamaya kalkanlara cevabımız olsun. Bizim vatranseverliğimizi kimseye sınatmayız! Biz devletimizi sevdiğimiz için buradayız! Biz UBP'yi sevdiğimiz için buradayız! Bu akşam, başkanlığımı ilan edeceğinize inanıyorum! Bizlere taşralılık bastılar! Neyse bu; anlamadım! Kendileri Paris'ten mi geldi? Karma bir köyde dünyaya geldim. Sonra da kendi gücümüzle buraya kadar geldik! Köylüydük! Gurur duyuyoruz!

KAŞİF: "DOĞRULARI SÖYLEMEK ACİZLİKSE; BUNU SÖYLEMEYE HAZIRIZ"

UBP tabanının yüzde 90'ı köylü! Gurur duyuyoruz! Halkın şikayetlerine kulak verip, partimizin iyiliği için size uyarılarda bulunan, ısrarla içimizde duran sayın Cumhurbaşkanı'na hakaret ederek bu parti büyütülmez! Herkes şahittir! Geçen kurultaydan 3'lü adaydık! Ama bu iki aday hiçbir zaman serzenişleri hiçbir yerde tartışmadık! Peki ne oldu bugün? Doğruları görmek, söylemek acizlikse, biz bunu söylemeye razıyız!"

***

15:31 - Küçük, "Bu partinin geleceği için, daha güzel, mutlu günlere, daha da sevecen, daha da saygılı olarak büyümesi için uğraş veren Miroğlu'nu şükranla anıyorum! Neden bizi desteklemeye çalışan Bakan arkadaşlarımızı görevden alıyor ya da almakla tehdit ediyorsunuz? Bu nasıl bir demokrasidir? Bu nasıl şeffaflıktır? Böyle demokrasi olmaz! Hele burada az önce kullandılar, keşke böyle seçim olmasa, doğru işler yapsaydınız, doğru kararlar alsaydınız böyle seçim olur muydu? Ama aynı şekilde devam ediyorsunuz! O yüzden bu seçim olacak!"

***

KAŞİF: "İNSANLARIN SİZE OY VERMESİNİ SAĞLAYACAK HİÇBİR BAŞARINIZ YOK!"

15:35 - Kaşif: "Hükümet, olanaklarını her türlü olanağı elinde tutan sizler değil misiniz? İnkar mı edeceksiniz? Her bölgede her akşam bol bol yemekler, sokaktaki insanlarımız da bizi çekip sordular, bayram geliyor, bu fakir fukaraya para gönderseniz daha iyi olmaz mı diye! Ama yok! Neden? İnsanların size oy vermesini sağlayacak hiçbir başarınız yok! Tek şey var elinizde o da hükümet gücü, baskı ve şantaj! Başarılı iseniz niye biz aday olalım? Ya da arkadaşların büyük kısmı bize destek versin? Başarılı değilsin!"

***

15:45: Kaşif; "Ben bu yola çıktığım andan itibaren bu seçimi kazandığımı ilan etmiştim. Küçücük çocuk, torunlaırmızı kucağımıza alıp yukarı atıp kapıyoruz. Neden? Çünkü dedesine, babasına güveniyor! Ben bu yola çıktığım gün demiştim bu yarışı kazandım. Çünkü delegeme, sizlere güveniyorum! Sizler onurunuzu ayaklar altına alacak insanlar değilsiniz. Hepiniz vicdan sahibisiniz. Allaha hepimiz inanıyoruz.

Pusulayı alıp sandığa girdiğinizde, Allah, siz ve vicdanınız vardır ! Sizler partisini ve ülkesini seven insanlarsınız. Bu seçim bitmiştir! Eğer bu seçimi, adil, demokratik bir parti yaışrı haline bıraksalar daha neler olurdu görürdünüz. Daha neler neler yapcaaklar! Az sonra kulaklarınıza bişreyler fısıldayabilirler, 'geçici işçisin, haaa' diyebilirler. Partilimizin hiçbirisinin işiyle, aşıyla uğraşmayız, yem etmeyiz, ettirmeyiz! Bizler, sizlerle gurur duyuyoruz! İki yıl önce de adaydım. Neden adaydım? Bugünlere geleceğimizi bildiğim için adaydım.

KAŞİF: "EKONOMİK PROGRAMIN NE OLDUĞUNU ARANIZDA OKUYAN VAR MI?"

O gün, verdiğiniz karara saygılı olacağız. Bugünlere gelişimizde hep birlikte yaşadık ve gördük, sıkıntıları hep birlikte çekiyorsunuz. Ev kadınından, okula giden çocuğa, üniversiteye harcını dondurup da gidemeyen kardeşlerimize kadar hep gördük ve yaşadık. Bunların olmaması için geçen defa adaydım! Bugün yine adayım! Yaşadıklarınızı bir kez daha yaşatmamak için adayım! Bugün o kadar eminim ki, doğru seçimi yapacaksınız, partimizin önünü açacaksınız! Değerleri kardeşlerim, ekonomik programı sayın başkan hassasiyetle uygulayacak da biz uygulamayacak mıyız? Bunları algılamakta güçlük çekiyorum. Bir kez daha söylemek istiyorum! Bu ekonomik programı okudunuz mu? Bitmiş şeklini gördünüz mü?

Kararlar ürettik mi? Ve dönüp diyorsunuz ki şeffaf olacağız! Elbette ekonomik programlar hayata geçecek, ülke yaşamının daha iyiye gitmesi için Anavatan Türkiye ile yapıldı, yapılacaktır. Söylemlerde vurgulanmadı! Asrın projesinden bahsedilmedi! Suyu biz getirdik, elektriği de getireceğiz! Anatavana tekrardan şükranlarımızı sunuyoruz ama bu proje bugün olmadı! Onlarca yıldır üzerinde çalışılan bir projedir. Ve teşekkür ediyoruz Erdoğan ve hükümetine uygulamaya koydukları için... Küçük, bu seçimlerden mağlup çıkarsa bunların hepsi duracakmış gibi konuşuyor! Ben de diyorum ki, hangimiz olursak olalım, iktidarda UBP olacak ve projeler eskisinden daha canlı ve seri bir şekilde gelecek.

Ülkedeki ekonomik canlanmayı nasıl yapacağız? Bunun projelerini de hep çalıştık ve hayata geçireceğiz. Derhal ekonomik kurul oluşturulacak. Her kesimin geniş düşüncesini alacağız. Çalıştayları yaptıktan sonra çalışmaları da yapacağız. Onların görüş ve düşüncelerini de alacağız. Ülke insanını sosyo – ekonomik yaşantısını normal şekle dönüşütreceğiz.

***

15:51 - "Geçen 2 yılı iyice değerlendirmeniz gerekir! Bu geçen 2 yılda, çarşı, pazar, esnaf, süt üreten, el işi yapan mal getiren, mal satan, araba ihraç eden veya satan, diğer işleri yapan arkadaşlarımız, bu iki yıl içinde ülke iyiye mi gitti, yoksa aşağıya mı gidiyor? Elbette hepmiz de dünyada ekonomik kriz varken, ülkemizde de durağan döneme elbette k girilecek. Ancak bu dönem, yaşam seviyemiz aşağıya gitmeye başlamışsa, düzen bozuluyor demektir! Sağolsun Anavatan her adımda yanımızda! Onurumla, gururumla, hiçbir zaman söz söyletmedim, söylettirmedim. Alnım açık, başım dik yürüyorum! UBP'nin ülkenin onuru ve gururu olmuştur!

KAŞİF: "2014 İKTİDARI İÇİN GELİYORUZ"

Ben onurunuzu, gururunuzu çiğnetmeyeceğinize, devletinize yürekten sahip çıkacağınıza inanıyorum! İktidar olarak, başınız dik dolaşmak için sizlerden oy istiyorum! Korku ortaımını sevgi, saygı ortamına dönüştürmek için oy istiyorum! Bizler sizleri bölmek için değil, sevgi saygı ile bütünleşmek için geliyoruz.

Partimiz halkımız, ülkemiz için geliyoruz. Bıkmadan, usanmadan, durmadan, yorulmadan çalışmak için geliyoruz. Sadece bugün için değil, yarınlar için geliyoruz! 2014 iktidarı için geliyoruz."

***

15:55 - "Her zaman, meslek hayatımda olsun, normal yaşamda olsun, siyasi yaşamda olsun, hep aramızda olsun, hep sizlerle birlikte oldum! Yine de aynı olacağım! Bir adam 6 sında neyse 60'ında da odur, ama 70'inde belli olmaz! Bizler bu yola çıkarken, Lefkoşalı olarak Gazimağusa olarak, Lefke'li, Girne'li olarak yola çıktı. KKTC olarak yola çıktık! Ben söz verdim mi yaparım!"

***

15:58 - Ulusal Birlik Partisi'nin 19. Olağan Kurultayı'na mesaj gönderen parti liderlerinin mesajları okundu!

***

16:07 - Ulusal Birlik Partisi'nin 2 yıllık mali raporu okundu.

***

16:10 - UBP Gazimağusa Milletvekili ve Başkan adayı Ahmet Kaşif'in konuşmasının ardından şu anda seçim için hazırlıklar başladı!

***

16:48 - Oy kullanma işleminin geç başlamasından dolayı delegeler arasında gerginlik yaşanıyor. Şu anda delegeler Lefkoşa Atatürk Spor Salonu'nda balon patlatarak oylamanın geç başlamasını protesto ediyorlar.

***

OY VERME İŞLEMİ BAŞLADI!

16:49 - Söz delegede! Ulusal Birlik Partisi'nin 19. Olağan Kurultayı için oy verme işlemdi başladı! Divan Başkanı Hüseyin Özgürgün, yaptığı açıklama ile oy verme işleminin saat 21:00'e kadar devam edeceğini açıkladı.