Prof. Dr. Çağla Gür: Mutluluk bir hedef değil, yaşam biçimidir
UKÜ Akademisyeni Prof. Dr. Çağla Gür, 20 Mart Mutluluk Günü dolayısıyla yayımladığı mesajda, “Mutluluk bir hedef değil, yaşam biçimidir” ifadelerine yer verdi.
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Eğitim Fakültesi Akademisyeni Prof. Dr. Çağla Gür, 20 Mart Mutluluk Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Gür açıklamasında, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun, 12 Temmuz 2012 tarih ve 66/281 sayılı kararında, mutluluğun ve iyi oluşun dünyadaki tüm insanların yaşamlarındaki evrensel hedefler olarak uygunluğunu kabul ederek 20 Mart’ı Uluslararası Mutluluk Günü ilan ettiğini belirtti.
Pozitif düşünme becerilerinin, duyguları yönetmenin, etkin sosyal ilişkiler ve sağlık konusunda bilinçli olmanın mutluluğu destekleyen unsurlar olduğuna dikkat çeken Gür, “Mutluluk bir hedef değil, yaşam biçimidir. Pozitif düşünüme biçimi mutlulukla yakından ilişkilidir” dedi.
Prof. Dr. Çağla Gür’ün açıklamasının tam metni şu şekilde:
“Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 12 Temmuz 2012 tarih ve 66/281 sayılı kararında, mutluluğun ve iyi oluşun dünyadaki tüm insanların yaşamlarındaki evrensel hedefler olarak uygunluğunu kabul ederek 20 Mart’ı Uluslararası Mutluluk Günü ilan etmiştir. Burada, çeşitli eğitim, etkinlik ve organizasyonlar yoluyla halkın konuya ilişkin bilinçlendirilmesi önemli görülmektedir. 20 Mart Mutluluk Günü KKTC Milli Eğitim Bakanlığımızın akademik takviminde de tarih olarak yer almaktadır.
Pozitif düşünme becerileri, duyguları yönetme, etkin sosyal ilişkiler ve sağlık konusunda bilinçli olma mutluluğu destekleyen unsurlardır. Yapılan çalışmalar, bireyin yaşamı nasıl değerlendirdiğinin, tepkileri; duyguları ve ileriye yönelik alacağı kararlar üzerinde etkili olduğuna işaret etmektedir.
Bununla birlikte, sürekli yeni bir şeylere sahip olmak ve sürekli talep etmeyi mutluluk olarak anlamlandırmak ve sürekli mutluluğun peşinde koşmak yaygın bir şekilde mutlulukla karıştırılmaktadır. Oysa, bu hedonizm yani hazcılık dediğimiz, insanın sürekli haz almaya yönelik yaşamı planlaması kapsamında hedefler belirlemesine işaret etmektedir. Mutluluk bir hedef değil, yaşam biçimidir. Pozitif düşünüme biçimi mutlulukla yakından ilişkilidir.
Pozitif düşünme sıklıkla Polyannacılık oynamakla ya da aynanın karşısında olumlamalar yapmakla karıştırılmaktadır. Pozitif düşünme, olayları reddetmek ya da yok saymak değil, olaylara yapıcı şekilde çözümler üretmek, kendi yapabileceklerinin farkında olmak, çaresizliğe değil, ortaya çıkabilecek nitelikli – hayat kalitesini arttırabilecek çözümlere odaklanmaktır. Elindekilerin farkında olup bunları en iyi şekilde değerlendirmektir.
Olaylar karşısında soracağımız sorular, çözüm bulmaya mı yönelik? Yoksa bizi karamsarlığa mı itiyor? İşte burada pozitif düşünme becerileri devreye girmektedir. Mutluluk, hem bireyin, hem toplumun üretkenliğini arttırmaktadır, hem de ruh sağlığını olumlu etkilemektedir. Bu bağlamda, küçük yaşlardan başlayarak toplumda bu konuda bilinçlendirme çalışmaları, eğitimler düzenlemek önemlidir.”
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.