Eroğlu şova hazırlanıyor!

Yayın Tarihi: 27/11/14 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Bugünkü takvim yapraklarına bakarsak Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun adaylık konusunda sadece 4 günü var...

Çünük ağzından öyle çıkmıştı ve Kasım ayı içinde kararını verip bunu kamuoyuyla paylaşacağını ifade etmişti...

Derviş beyin adaylık konusunda bu gün bir açıklama yapmasını beklemiyoruz.

Ama yarın, Cumartesi ya da Pazar günü son kararını verip beklenen açıklamaya yapacak.

Ve ne hikmetse Cumhurbaşkanlığı seçimleri için Mustafa Akıncı ve Sibel Siber'in adaylıklarından daha çok Derviş Eroğlu'nun aday olup olmayacağı merak konusu oluyor...

Son bir hafta içinde kamuoyunda 'aday olmayacak' söylentileri yayılsa da şuun rahatlıkla söyleyebiliriz ki Derviş Eroğlu aday olduğunu bu üç gün içinde açıklayacak ve merakıl bekleyiş de son bulacak...


...

Geçen hafta bir vesile ile ayak üstü konuştuğumuz Sayın Eroğlu'na sormuştum;

"Adaylığınızı ne zaman açıklayacaksınız" diye...

O da bana şu soruyu yöneltti:

"Olayım mı olmayayım mı"

Yaklaşık bir ay önce bir yazımda da kullandığım başlığı bu kez kendi yüzüne karşı söyledim:

"Bence tadında bırakın..."

"Niye" diye sorduğunda da cevabım şu oldu:

"Sizi seviyoruz, saygı duyuyoruz, bunun için" dedim...

Kızmadı, gücenmedi hatta gülümseyerek 'kısmet bakalım' dedi...

...

Doğru söyledi...

Kısmetten öte hiç bir şey bu dünyada.

Sağda tek adam ve alternatifsiz olduğu için de elbette aday olacak!

Ama adım gibi emin olduğum bir tespitim var bu konuda:

Kendinden daha çok çevresi istedi diye adaylığını açıklayacak ve sonra da seçim günün bekleyecek!

Sağda ikinci bir alternatif isim olsaydı ben şahsen Sayın Eroğlu'nun aday olmayacağını çok rahat bir şekilde söyleyebilirdim.

Peki ben niçin 'işi tadında bıkarsın 'dedim?

Çünkü yüzündeki yıların ona verdiği yorgunluğu gördüm...

Gerektiği zaman siyasetçilerin sandıkla değil kendi iradeleriyle siyaseti bırakması gerektiğine inandım.

...

Sayın Akıncı ve Sayın Siber'in aksine derviş beyin adaylık açıklaması bir şova dönüştürülmeye çalışılıyor...

Çünkü son bir aydır konuşulan tek konu neredeyse Derviş beyin adaylığı ve adaylık açıklaması olduğundan bundan rant elde etmeye çalışıyorlar sanırım!

Binlerce kişi konvoy halinde Saray'a ya da Derviş beyin evine akın edecek ve 'aday ol' çağrısı yapacak...

O da orada basın açıklaması yapıp adaylığını ilan edecek!

Peki böyle bir şova gerek var mı?

Bana göre yok ama demek ki iletişim uzmanları böyle bir şovu gerekli görmüşler, yapsınlar bakalım!

Şu gerçektir ki, Eroğlu'nun adaylığını bir iki gün içinde açıklamasından sonra Cumhurbaşkanlığı seçimlerine de resmen start verilmiş olacak.

Ve yine bize göre seçim kıran kırana geçecek belki de yeni Cumhurbaşkanı burun farkıyla belirlenecek KKTC'de de yeni bir tarih sayfasına geçilecektir.

Burada üç adayın da kendilerine göre avantaj ve dezavantajları vardır.

Örneğin CTP adayı Sibel Siber, parti içindeki bıyıklı-bıyıksız kavgalarından zarar göreceğe benzerken sağdan alacağı oylarla buna kapayacak, her ne kadar bağımsız olsa da TDP kökenli olan Mustafa Akıncı, LTB seçimlerindeki Harmancı rüzgarından yararlanarak parti oyunun çok üzerinde oy alacak, Derviş Eroğlu ise yılların verdiği tecrübe ve 20 yıl gibi çok uzun bir süre Başbakanlık yapmış olmanın meyvelerini toplayarak yarışta söz sahibi olacaktır.

Seçimler konusunda iç ve dış dinamiklerin etkisini bir başka yazımızda kaleme alacağız.

Töre 500 bin, diğerleri 400'er bin TL ödeyecek!

DP-UG partiden istifa eden milletvekilleri için hukuki süreci resmen başlattı.

Partinin Avukatı Tevfik Mut yapılan sözleşmelere rağmen partiden istifa eden vekiller için ayrı ayrı dosya tanzim etmeye başladı ve vekillere önümüzdeki günlerde tebligatlar ulaştırılacak.

Eğer DP-UG mahkeme sonucunda haklı bulunursa birinci yılda partiden ayrılan ve UBP'ye geçen Zorlu Töre 500 TL ödeyecek.

Ahmet Kaşif, Hamit Bakırcı ve Ergün Serdaroğlu seçim sonrası ikinci senede partiden ayrıldıkları için 400'en bin TL ödeyecek.

Noter tasdikli bu sözleşmeler konusunda mahkeme nasıl bir karar verecek bilinmez ama sanırız olay sadece KKTC'de değil dünyada bir ilk olacak…

Ha keşke

Yeni evli çift sabah uyanırlar, yatakta muhabbet başlar, Kadın sorar kocasına;
-Ya senin ayakların neden bu kadar büyük?.
-Çocukluğumda çok yalın ayak gezdim de ondan.
Peki ya, kafan neden bu kadar iri?
-Çocukluğumda hiç şapka giymezdim de, ondan.
Kadın bir süre düşündükten sonra:
-Vah Vah! , ne olurdu çocukluğunda birazda külotsuz gezseydin!.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları