1 Ağustos kutlandı

Kutlama etkinlikleri çerçevesinde Lefkoşa'da Atatürk Anıtı önünde düzenlenen törende GKK Komutanı Tümgeneral Abdullah Recep, Atatürk Anıtı Özel Defteri'ne şunları kaydetti:
"Aziz Atatürk ;
Kıbrıs'ın fethinin 438'inci, Türk Mukavemet Teşkilatı'nın (TMT) 51'inci ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bağımsızlık ve bütünlüğünün temeli olan Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'nın (GKK) 33'üncü kuruluş yıldönümünü kutlamak için manevi huzurunuzda bulunuyoruz;

Kıbrıs Türkü'nün Atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda kurduğu cumhuriyeti daima ileri götürmek ve bağımsız bir şekilde sonsuza kadar yaşatma kararlılığındayız.

Güvenlik kuvvetleri mensubu olarak bizler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni koruma, ve kollama vazifemizi her türlü şart altında yılmadan yapacak ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyet Bayrağı'nı dünya var oldukça , bu topraklar üstünde dalgalandıracağız. Size olan şükranlarımız ve ilkelerinize olan bağlılığımızı bir kez daha belirtiyor ve huzurunuzda saygı ile eğiliyoruz."

Atatürk Anıtı önünde yapılan tören sırasında günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan GKK mensubu Piyade Kurmay Binbaşı Mustafa Kutruza, Toplumsal Direniş Bayramı'nı büyük bir coşku ve heyecanla kutladıklarını söyleyerek, Kıbrıs'ın bundan 438 yıl önce, uzun ve yıpratıcı muharebeler sonucunda, binlerce şehit verilerek fethedildiğini ve Kıbrıs'ta Türk hakimiyetinin tescil ettirildiğini, böylece Kıbrıs'ta uzun yıllar barış ve huzurun hakim olduğunu ifade etti.

1878 yılında Osmanlı devleti ile İngiltere arasında yapılan anlaşmayla adanın, geçici olarak İngiltere'ye kiralandığını ve Lozan Barış Anlaşmasıyla Türkiye'den koparıldığını kaydeden Kutruza, II. Dünya Savaşı'ndan sonra İngiltere'nin Kıbrıs'a bağımsızlık tanımasının Türkler'le, Rumlar asındaki uyuşmazlıkları ve çatışmaları körüklediğini kaydetti.

O dönemde İngiltere'nin ve bölgede çıkarı bulunan diğer devletlerin izlediği politika ve Yunanistan'a gösterdikleri hoşgörünün, Rumlar'ın ENOSİS hayallerini güçlendirdiğini ve adada Rumlar'ın neden olduğu huzursuzluk, kaos ve şiddet olaylarının başladığını anlatan Kutruza, yapılan saldırılarda, ENOSİS'in önünde tek engel olan Kıbrıs Türk halkının hedef alındığını belirtti.

Rumlar'ın 1 Nisan 1955 tarihinde kurulan EOKA teftiş örgütü ile Kıbrıs Türkü'nü yok ederek adaya tek başına sahip olmak için çeşitli hile ve entrikaya başvurduğunu, Kıbrıslı Türkler'i yok etmek için asla unutulmayacak, insanlık dışı, vahşet ve barbarlık örnekleri sergilediğini ifade eden Kutruza, "Kıbrıs Türk'ü ata yadigarı bu toprakları, canı ve malı pahasına korumak için, Türk Mukavemet Teşkilatını kurmuş, özgürlük ve bağımsızlık yolunda ilk adımını atmıştır" dedi.

Var oluş mücadelesinde Mukavemet Teşkilatı saflarında tek bir yumruk olan Kıbrıs Türk'ünün bir adım bile gerilemeden, Anadolu'dan beklenen destek gelinceye kadar kanlarının son damlasına kadar haklı mücadelesini sürdürdüğünü dile getiren Kutruza, Türk Mukavemet Teşkilatı'nın Türk halkının kendi öz eseri olduğunu, Kıbrıs Türkü'nü esaretten kurtaran, ada üzerindeki haklarına sahip çıkarak, Kıbrıs Türkleri'nin var oluş ve hürriyet mücadelesinde bayrağı elden bırakmayanların efsaneleşmiş simgesi olduğunu vurguladı.

Türk Mukavemet Teşkilatı'nı oluşturan mücahitlerin yüce Türk milletinin mensubu olmanın onur ve gururuyla, her türlü zorluğa rağmen eşini, çocuğunu ve tüm sevdiklerini geride bırakarak vatanı canı ve kanı pahasına koruyarak şehit ve gazi olduğunu ifade eden Kutruza, "Şehitlerimizin ve gazi olarak aramızda bulunan mücahitlerimizin çektikleri acılar ve gösterdikleri fedakarlıkların değeri hiç bir şeyle ölçülemez" dedi.

Türk Mukavemet Teşkilatı'nın tarihi görevini başarıyla yerine getirdiğini ve 1 Ağustos 1976 yılında düzenli bir orduya dönüşerek, Kıbrıs Türkü'nün bağrından çıkan Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'nı oluşturduğunu anlatan Kutruza, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'nın, Türk Mukavemet Teşkilatı'ndan devraldığı bayrağı daima yükseklerde tutarak, kurulduğu günden bu güne, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ile birlikte adadaki Türk varlığını yok etmek isteyenler karşısında aşılmaz bir güç olarak durduğunu vurguladı.

Kutruza, Kıbrıs Türk halkının, Rumlar'ın 1974 yılına kadar devam eden silahlı saldırıları sonucunda yüzlerce köyü boşaltarak aç, susuz çadırlarda ve mağaralarda yaşadığını ancak onurlu mücadelesinde asla taviz vermeyerek bu günlere ulaştığını da söyleyen Kutruza, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"GKK, Atatürk İlke ve İnkılapları'na sıkı sıkıya bağlı, vatan ve millet sevgisiyle dolu, özgürlük ülküsünün şaşmaz ve kararlı savunucusudur.GKK mensupları üzerinde yaşadığı ata yadigarı bu güzel vatan toprağını sonsuza dek her türlü tehdide karşı savunma azim ve kararlılığı içerisindedir.
Her geçen gün daha da güçlenen, yeni silah, araç, teçhizatla modern bir hale gelen Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı, bugün Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı'nın desteğinde ve onunla işbirliği içerisinde, her zamankinden daha güçlü olarak kendisine verilebilecek her türlü görevi başarabilecek azim ve kararlılığındadır.

Bu mutlu günümüzde Kıbrıs'ta Türklüğe bir vatan yaratan Türk Mukavemet Teşkilatı'nın şehitlik ve gazilik mertebesine eren Mehmetçik, mücahit mücadelelerini minnetle anıyoruz."