Seçim ve modası geçen önlemler...

KKTC'de bir seçimi tamamladıktan sonra öteki seçime giriyoruz.1975 Anayasa'sına dayalı olarak yapılan Seçim ve Halkoylaması yasası belirli kalıplar oluşturmuştu. Bu 1985 Anayasası ile de pekişti."Seçim ve Halkoylaması Yasası" büyük boyutlu bir Yasa olduğundan gelen-geçen Hükümetler buna el atmadılar.Seçim yasakları artık çekilmez oldu.İçiçe giren seçimler dolayısıyla devlet yönetimi felç olmaktadır.Atama,terfi,boşluk doldurma,ihale yapılamıyor. Konu sadece adaylık ve seçilme sistemi değildir.Bilgisayarlı yaşam ile artık bu Yasanın ömrünü doldurdu.Buna bir de geçmişte yaşanan olayları eklersek,artık bazı önlemlere gerek olmadığı görülür.Yurt dışında yaşayan ama KKTC kimliği taşıyanların seçimelere katılımlarının gerekliliği de düşünülünce bu Yasanın yenilenmesi gerektiğini teslim etmek durumundayız.

Bana göre İçişleri Bakanı Meclis dışında saptayacağı bir "Özel Komitede" yeni bir Seçim ve Halkoylaması Yasa Tasarısı hazırlatmalı ve Siyasal Partilerin,Sivil Kitle Örgütlerinin görüş ve önerilerine sunmalıdır.Onca Üniversitemiz vardır;bunlar da kendi içlerinde çalışma yaparak Bakanlığa,Başbakanlığa ve Meclis Başkanlığına "Yasa Önerisi" sunabilirler.Türkiye'de A.Ü.Siyasal Bilgiler Fakültesi gerektiğinde TBMM'ye kapsamlı Anayasa Önerisi bile yapmıştı.KKTC'deki Üniversiteler bilgi ve denetim olanaklarının genişlediğine bakarak niye yapmasınlar?

Yaşayarak gördüğümüz hatalar ve eksiklikler,hatta fazlalıklar nelerdir?

1.Devlete atama,terfi ve nakillerle,zorunlu ihalelerin yapılması artık engellenmemelidir.Zaman o kadar ucuz değildir. Ard arda gelen seçimle 60+60 gün ve araya giren 8 günlük nefes alma payı ile kayıp 120+8 =128 gün olacaktır.Yani KKTC'de mali-ekonomik hayat Haziran sonuna kadar durmuştur.Bunun amacı iktidarın istismarını önlemek olarak kabul edilir.Yani 1976'larda bu bir gereksinimdi.Şimdi öyle mi?Başka önlemler alınamaz mı?

2.Haberleşme hız kazandı.Televizyon,Bilgisayar,Cep telefonu ve bunların ortasında Internet ağı artık dikkate alınmalıdır.Propaganda,halka ulaşım,farklı boyutlara taşınmalıdır.Yasa buna olanak vermelidir.

3.Süreler kısılmalı,değişen propaganda yol ve yöntemi Yasaya yansıtılmalıdır.Seçimin daha kısa sürede yapılabilmesi sağlanmalıdır.

4.Başka ülkelerde Seçim kararı alınmasından başlanarak,seçim takvimi kısaltılmakta;oy verme yöntemi geliştirilmekte,sonuca kısa yoldan gidişin önü açılmaktadır.Hatta Yurt dışında yaşayıp da,KKTC Kimliğine veya Pasaportuna sahip olanların her yıl bulundukları ülkelerdeki KKTC Temsilciliklerinde "Ben bu adresteyim" işlemi yapmaları ve harç ödemeleri ,onları Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimlerinde bu kişiler "Seçmen" ehliyeti kazandırmalıdır. KKTC Temsilciliği olmayan yerlerde Türkiye Temsilciliklerinde aynı işlemi yapabilmeleri için "Protokol" imzalanabilir.Oy verme günü ya Posta ile veya bizzat KKTC Temsilciliğine gidilerek oy kullanılabilir.Bunu uygulayan ülkelerden yol ve yöntem aktarması yapılabilir.Yeter ki KKTC Yasasında gereken düzenleme yapılmış olsun.

5.Seçim sonucunun alınmasından sonra da zaman harcanmaktadır.Elbette itiraz süreleri dikkate alınacaktır.Ancak seçim sonucuna ulaşım yöntemi kısaltılmalı,itirazlar da buna uygun sürelere indirilmelidir.Kesin sonuca daha erken ulaşılmalıdır.

6.İngiltere'de hem erken seçim yapılmakta,hem de sonuç erken alınmaktadır.O gün oy veren halk,geceleyin sonucu öğrenir,Gece yarısından sonra Kraliçe kazanan Partinin Başkanına Hükümeti kurma görevi verir. Ertesi sabah halk Başbakanlığa getirilen kişi tarafından açıklanan Hükümeti öğrenir.

Bizde Türkiye'nin 1960 ve hatta 1985 Anayasasından aktarma maddelerle bu işler ağır aksak ve rehavet içinde yapılır.Nerede ise ülke 45 gün daha Hükümetsiz kalır.Sonuçların kesinleşmesinden sonra konan kurallar tam bir skandaldır.Her adımın arkasında 10 günlük süre koymak hangi akla hızmettir?!

Tüm ilgili yasal dayanakların değişmesi gerekmektedir.Yaşadık ,denedik ve gördük.Artık yeter...