Birleşme yanlılarının nüfus çelişkisi

Yayın Tarihi: 27/08/23 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

KKTC‘de federasyonu dayatan kesimin nüfusumuzun artmasını istememesi, çelişkili olması yanında, haklı kuşkulara sebep oluyor.

Çünkü, federal anlaşma yapılması halinde, Avrupa Birliği üyesi olacağız ve hiçbir kısıtlama olmadan isteyen tüm üye ülke vatandaşları Türk kesimine yerleşme hakkına sahip olacak. Üstelik, Rum ve Yunanistanlılar da. Bu gerçeği federasyoncular biliyor.

Hatırlanacağı gibi C.Montagna müzakerelerinde, bizi temsil eden federasyoncu heyet, nüfusumuzun ¼ olarak sabitlenmesinin kabul etmişti.

1963’den beri güneye giden tüm Yunan asıllı kişilere vatandaşlık verilmektedir. Halen çok sayıda Yunanlı güneye yerleşmiştir.

Ancak, federasyoncular güneydeki nüfusun artması ve aramızdaki açığın büyümesinden şikayetçi olmadılar.

Oysa, Kıbrıs’ın İngilizlerin eline geçmesinden sonra Türk halkı olarak başımıza gelen tüm sıkıntıların, nüfus bakımından Rumlardan daha az olmamızdan kaynaklanmıştır.

Nüfus’un büyük önemi ve belirleyici etkisi nedeniyle Kıbrıs’ı ele geçiren İngiliz’ler, planlı ve sistemli uygulamalarla 1771 istatistiklerine göre Rumların iki misli olan Türklerin çeşitli baskılarla göç etmesini sağlamıştı.

Ayrıca birinci ve ikinci dünya savaşında, Egedeki adalardan on binlerce Yunanlı adamıza getirilip, yerleştirmişti.

Rumların nüfus üstünlüğü nedeniyle, 1956-58 ve 1963-74 Rum saldırıları nedeniyle birçok köylerimizi terk etmek zorunda kaldık.

1963’te Rum, nüfus üstünlüğünün gücünden yararlanarak, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni sahiplendi.

1963-74 döneminde Rum saldırılarına karşı koymakta oldukça zorlandık ve can mal kayıplarına uğratıldık; canımızı korumak için adanın %3’lük bölümünde Rum ablukası altında yaşadık, dünyadan tecrit edildik.

Rum- Yunan tarafı, nüfus üstünlüklerini ileri sürerek geçmişten günümüze adanın kendilerine ait olduğunu ileri sürüyor. Halen Rumlar, Kıbrıslı dedikleri zaman, sadece kendilerini kastediyor ve Türklerin varlığını inkar ediyor.

İşte bu gerçekler nedeniyle, yaşanan dönemde kuzeydeki Türk nüfusunun bir miktar artması, Rum ve destekçileri ile KKTC’deki kuyrukçularını endişelendiriyor.

Çünkü kuzeydeki Türk nüfusunun artması durumunda, Rumların en güçlü kozları ellerinden alınacak ve adanın tümüne hakim olmak çabaları zorlaştıracak .

1974’den sonra Güney Kıbrıs’a, çok göçmen yerleştirilmesine karşın, Rumlar sadece bizim aramıza katılan soydaşlarımızı sorun yapıyor. Çözüm durumunda ayrılmalarını istiyor.

İşin ilginç yanı içimizdeki bazı kişiler de, sonucun ne olacağını düşünmeden, 1974’den sonra aramıza katılan vatandaşlarımızın geri gönderilmesini destekliyor.

1974’den sonra ülkemize yerleşen ve KKTC vatandaşlığına alınanlar bizim için sorun değil, aksine siyasi bakımdan elimizi güçlendiren çok değerli ve önemli bir avantajdır.

Ayrıca 1974’den sonra ülkemize gelenlerin ayrılması durumunda, tüm ekonomik sektörlerde talebin azalacağı, üretim hacminin küçüleceği, bir çok alanlarda iş gücü temininde sıkıntı çekileceği ve ekonomimizin çökeceği de göz ardı edilmemeli.

Daha da önemlisi kuzeyden gelen soydaşlarımızın ayrılacağı yerlere Rumların yerleştirilmesi isteneceğinden, can ve mal güvenliğimiz de ortadan kalkacak.

Artan güneydeki Rum nüfusuna karşı, KKTC’ nüfusunun artmasını engellemek, 1950’li yıllardan günümüze Rum’un bize karşı kullandığı nüfus üstünlüğü kozunun güçlenmesine hizmet edecektir. Aradaki farkın artması durumunda ise, bize azınlık hakkı dayatılacak.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Mete Baris28/08/23 14:55
Hic olumlu bir konuda yazi yazmayi dusunmen sayin yazar? Hep bir dis mihraklar, Rum destekcileri, vs.