Yaşamayı da hatırlayabilmek!

MERT MAPOLAR’IN KÖŞE YAZISINI SESLİ DİNLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

KKTC’de okulların açılmasına sayılı günler kalmışken, aileler masraflarını nasıl karşılayacağını kara kara düşünüyor... Eğitim sistemindeki sıkıntılar büyüyerek artıyor, banka faizleri uçuyor, ülkedeki ceza davaları çoğalıyor... Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu görev zararları yüz milyonlarca Türk Lirasını aşarak, zamların da ardı arkası kesilmiyor. Kıbrıs Türk kültürü toplum mühendisliği ile yeniden inşa edilmeye devam ediyor. Sınır kapılarındaki yetersizlikler sürüyor. İçte ve dışta siyasi sorunlar artıyor ve Kıbrıs sorunu tamamen çıkmazda bırakılıyor. Herkes birbirini suçluyor, arkadaşlıklar ve dostluklar çıkar ilişkilerine dönüşüyor... Anlayacağınız, KKTC’de gündem sürekli sorunlar, pahalılık ve siyaset olmaya hep devam ediyor...

Bir ülke düşünün ki sürekli bu kısır döngü içerisinde, konuşulanlar ve yaşanılanlar yıllarca hep aynı şeyler, aynı siyasi çıkmazlar olsun...

Yani anlayacağınız unutulan ve unutturulan yaşamlar KKTC'de artıyor ve hep artmaya devam ediyor...

Bir ülke düşünün ki sürekli bu kadar fazla siyaset konuşulsun, siyasetle iç içe olunsun, bu kadar fazla olumsuz konu gündem olsun ve yıllarca aynı konular gündem olmaya hep devam etsin...

Ülkenin çıkmazlığında, yaşamayı da hatırlayabilmek ve fark etmek önemlidir...

Hayattan zevk alanlarla, hayattan zevk almayanlar arasındaki farkı anlayabilmek, fark etmek ve fark etmelerini sağlamak da önemli bir mesajdır...

Dünya medya ekranlarına baktığınızda, insanlığın yaşamdan daha fazla zevk almanın arayışı içerisinde olduklarının yansımalarını ve gündemlerini gözlemlerken, KKTC'deki medya ekranlara baktığımızda insanların yaşamdan zevk almanın arayışını bir kenara, Kıbrıs Türk insanının gündemi; ekonomideki, eğitimdeki, sağlıktaki, Kıbrıs sorunundaki sorunlardır çıkmazlardır... Sonuca ulaşmayan, nesillerce devam eden kısır döngüler yaşanmaktadır...

Dünya, yaşamdan daha fazla zevk almanın yollarını ararken, Kıbrıs Türk insanı KKTC'de yıllardır, geçinmenin yollarını arıyor...

Karşımızda bir tarafta, her yönden ama her yönden yaşamayı unutan, unutturulan büyük bir kesim var ve tek gündemleri; geçim! Diğer tarafta, çıkar gruplarıyla beslenen, beslenmeye devam eden özel bir kesim var ve tek gündemleri; rahat yaşam ve para!

Ülkede sürekli siyaset konuşuluyor ve konuşmaya hep devam ediliyor...

Dünyada siyaseti, en fazla konuşan ülkelerden biriyiz...

KKTC, dünyada siyaseti en fazla konuşan ülkelerden biridir!

Dünyada insanlar hayattan daha fazla zevk almanın arayışındayken, Kıbrıs Türk insanının, KKTC'deki gündemi çok daha farklı olmaya hep devam ediyor...

Bazen durabilmeyi, siyaseti bir kenara bırakarak, yaşamayı hatırlayabilmek ve hatırlatmak da önemlidir...

Yıllarca bu ülkede siyaset konuşuldu, yazıldı ve çizildi... Nesiller geldi ve geçti... Siyasetin kısır döngülerde yaşamlar tükendi ve tükenmeye hep devam etti...

Dünya değişti, insanlar hayattan daha fazla zevk almayı sürdürdü, Kıbrıs Türk insanının bunu yaşamaya, hiç zamanı olmadı...

Şimdi, hayatlara biraz mola verip, siyaseti unutup da yaşamayı hatırlama ve fark etme zamanındayız... 

KKTC medyasının tek gündemi siyaset! Her şey dönüp dolaşıp siyasete geliyor... Her yerde siyaset var... Siyasetle uyanılıyor, siyasetle uyumaya devam ediliyor, sürekli siyasetin döngüsü içerisinde yaşıyor ve yaşatılıyor Kıbrıs Türk insanı...

Günümüzün hızla değişen dünyasında, KKTC'deki gündemlerin hep aynı kalması düşündürücü ve bir o kadar da üzücüdür... Dönüp dolaşıp hep aynı noktaya geliyoruz...

KKTC'de her yönden siyasetle beslenen inanılmaz sistemsel bir canavar yaratıldı... Canavar büyütüldü ve devasal boyutlara getirildi...

Artık, vatandaş olarak siyaset konuşmayı bir kenara bırakarak yaşamayı da hatırlamalı, hatırlatmalı ve bu yönde de farkındalıklar geliştirilmelidir. Kıbrıs Türk insanı olarak hayatın kendisiyle de daha derinden bağlar kurmaya başlanmalıdır...

Siyasetin ve güncel kısır tartışmaların dışında da, bir anlamda yaşamın kendisiyle daha derinden bağ kurmaya Kıbrıs Türk insanı olarak çalışılmalı... Biraz olsun, dünyanın gündeminde olmayan fakat KKTC'nin gündeminde olmaya hep yıllarca devam eden meselelerden uzaklaşıp, yaşama odaklanmanın önemi ele alınarak, anlamlı bir yaşam sürdürmenin yolları üzerinde de durulabilmeli...

Siyaset, siyaseti çekmeye hep devam edecek... Yaşamlar da diğer yaşamları etkileyecektir...

Yaşamayı da hatırlayabilmek ve hatırlatabilmek önemlidir!

Bunun için Kıbrıs Türk insanının şimdi, daha fazla farkına varması, farkına vardırması gerekenler var... 

Siyasetin Egemenliği ve Bireyin Kendini Unutması Tehlikesinin Farkında Olmak: Siyaset, toplumsal düzenin oluşturulması ve yönetilmesi için önemli bir araçtır. Ancak siyasi tartışmalar ve olaylar, bireyleri sık sık gergin ve endişeli bir hale getirdiği de asla unutulmamalıdır... Bu durumda insanlar, sürekli olarak siyasi gelişmeleri takip ederek kendi yaşamlarını ikinci plana atabiliyorlar... Bu noktada siyaseti bir kenara bırakarak, yaşamayı da hatırlamanın önemi günümüzde şimdi daha fazla artıyor... Kıbrıs Türk insanının kendi iç dünyasına ve yaşamına odaklanması, siyasetin getirdiği stresten uzaklaşması anlamına da gelmektedir.

Anlamlı Bir Yaşamın Peşinde Olmak: Anlamlı bir yaşam sürdürmek, bireyin kendi değerlerini ve tutkularını tanımlamasını gerektirir. Siyaset ve toplumsal meselelerin ötesinde, insanın duygusal, düşüncesel ve davranışsal doyuma ulaşması için kişisel hedeflerini belirlemesi ve bu hedeflere odaklanması da önemlidir. Örneğin, aile ilişkilerini güçlendirmek, yaratıcı yönleri geliştirmek, yeni hobiler edinmek gibi amaçlar, kişinin anlamlı bir yaşam bulmasına yardımcı olacaktır. Bu unsurlar giderek ülkemizde daha hızlı yok olmaya devam ediyor.

Teknolojinin Rolü ve Dijital Detoks Yapmak: Teknolojinin gelişimi ile birlikte haberlere ve siyasi tartışmalara erişim daha kolay hale geldi. Ancak bu sürekli bilgi bombardımanı, bireylerin kendilerini unutmalarına neden oldu. Zaman zaman dijital detoks yapmak, düzenli olarak sosyal medya ve haber akışından uzaklaşmak, kişilerin içsel huzurlarını bulmasına da yardımcı olacaktır. Bu arada, doğayla vakit geçirmek, kitap okumak gibi etkinlikler de bireylerin kendi yaşamlarını hatırlamasına ve değerlerini yeniden keşfetmesine destek olacaktır.

Empati ve Toplumsal Farkındalık Yaratmak: Yaşamayı da hatırlayabilmek, sadece siyaseti değil, aynı zamanda insanların birbirleriyle bağ kurmasını da vurgular. Empati ve toplumsal farkındalık, bireyleri sadece kendi yaşamlarına değil, çevrelerindeki insanların yaşamlarına da odaklanmaya yönlendirir. Başkalarının deneyimlerini anlamak ve yardımcı olmak, anlam dolu bir yaşamın, olmazsa olmazları arasında yer alır.

Anlayacağınız Kıbrıs Türk toplumu için siyaset ve toplumsal meseleler elbette önemlidir, ancak bireylerin kendi yaşamlarını ve yaratacakları olumlu anılarını unutmamaları da bir o kadar önemlidir. "Siyaseti bir kenara bırakarak, yaşamayı da hatırlayabilmek!" ifadesi, aslında anlamlı bir yaşamın peşinde koşarken siyasi gündemin baskısından uzaklaşmayı da ifade eder... Kendimize ve çevremize odaklanarak, anlam dolu bir yaşamın izini sürebilmeliyiz... Unutulmaması gereken noktalardan biri de, dengeli bir şekilde hem siyasi meselelerle ilgilenmek hem de kendi yaşamımızı hatırlamak için çaba göstermeliyiz...

Ülkedeki siyasetin gerginliği ve bölünmesi, yaşamın güzelliklerini görmemize engel olmaya devam ediyor... Bazen farkında bazen de farkında olmadan, kendimizi siyasetin içerisine çekiyoruz veya çekiliyoruz...

Kişisel ilişkilerimiz, sağlığımız, hobilerimiz, doğa ve kendini geliştirme gibi yaşamın değerleri, bizi daha mutlu ve dengeli bir yaşam sürmeye teşvik etmelidir... KKTC'de siyaset gündemini biraz olsun, bir kenara bırakarak, Kıbrıs Türk insanının değerlerini hatırlamak ve hatırlatmak bize, daha tatmin edici ve anlamlı bir yaşamın kapılarını açacaktır... Unutmayalım, yaşam bir deneyimdir ve bu deneyimi en iyi şekilde yaşamak, aslında siyasetin ötesinde olmaktadır...

Bir ülke düşünün ki, o ülkede yaşayan insanlar sürekli siyaset gündemi içerisinde, aşırı yüklenmeye mağruz bırakılsın... Ekonomik sorunlar, eğitim ve sağlık sorunları yıllarca kısır döngü olarak devam etti... Yaşamayı unutan, unutturulan toplumlar yaratıldı ve yaratılmaya hep devam etti...

Dünyada siyaseti en fazla konuşan ve gündem yapan ülke olarak, şimdi bir mola verme zamanı... Yaşamayı hatırlama, hatırlatma zamanındayız...

KKTC'de sürekli siyaseti konuşmak, yaşamınızın önüne geçmemeli!

Sürekli ülkenin her yerinde, her zaman siyaset gündemi yaratılıyor... Siyaset sürekli besleniyor ve besletiliyor...

Kıbrıs Türk halkı olarak farkına varmamız gerekenler var;

Hayatın kıymetini siyaset dalgaları arasında kaybetmeden yaşamayı da öğrenmeliyiz...

Siyaset gökyüzünü kaplamış bulunsa da, unutmamalı ki yeryüzünde de yaşamlar vardır...

Yaşamın en güzel renklerinin siyasetin gri gölgesinin altında parladığını da hep hatırlamalısınız...

Siyasetin gürültüsü içinizde sessiz kalarak, yaşamın nağmelerini de bazen duyabilmelisiniz...

Unutmayınız! Siyaset sadece bir sahnedir, asıl hayat, perde arkasında gizli olduğunu, hep hatırlamalısınız...

Ülkedeki siyasetin fırtınaları, esmeye devam ettikçe, siz de yaşamın huzurunda demlenmeye hep devam etmelisiniz...

Siyasete odaklanırken, yaşamın güzelliklerini göz ardı etmemelisiniz...

Siyasetin karmaşasında kaybolmadan, yaşamın sade ve anlamlı anlarını da yaşamalısınız...

Unutmayın ki siyaset hayatın bir parçasıdır, ancak yaşamın bütününü asla oluşturamaz...

Siyaseti konuşmayı bir kenara bırakarak yaşamayı da hatırlamak, insanlığa duyulan sevginin bir ifadesidir...

Hayat sadece siyaset değil, aynı zamanda sevgi, umut ve güzel anıların da bir birikimidir...

Siyasetin karmaşası içinde, yaşamın güzelliklerini kaybetmemek önemlidir...

Yaşam, siyasetin ötesindedir ve bazen siyaseti bir kenara bırakarak, yaşamayı da hatırlamak gerekir...

Siyaseti konuşmak, yaşamın bir parçasıdır ancak yaşam sadece siyasetten ibaret değildir...

Siyaseti konuşmayı bir kenara bırakarak, yaşamın tadını çıkarmak için de adımlar atmak gerekir...

Yaşam, siyaset sahnesinin sadece bir parçasıdır ve bazen perdeyi kapatıp sadece yaşamın tadını da çıkarmak gerekebilir...

Siyaseti unutup yaşamı hatırladığınızda, gerçek insanlığınızı da bulmaya başlarsınız...

Siyasetin karanlığına rağmen yaşamın ışığını da, Kıbrıs Türk Toplumu olarak koruyabilmeyi bilmeliyiz...

Kıbrıs Türk toplumu, siyasetin içinde kaybolmamalıdır...

Yaşamayı da hatırlayabilmeli ve hatırlatabilmelidir...

Buna toplumun şimdi daha fazla ihtiyacı vardır...