BİRAZ AYDINLIK

Mert MAPOLAR, C.Ht.
mertmapolar@gmail.com
Mert MAPOLAR, C.Ht.

Nüfus sayımı yapmaktan niye korkuyorsunuz?

Yayın Tarihi: 10/05/24 07:00
okuma süresi: 13 dak.

MERT MAPOLAR’IN KÖŞE YAZISINI SESLİ DİNLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Bir ülkenin gerçek nüfusunun bilinmediği ve uzun süredir genel nüfus sayımının yapılmamış olması, demografik gerçekliğin, bir sis perdesiyle örtülmesine ve ülkenin kalkınma çabalarının, kör noktalarla dolu bir haritada, ilerlemesine neden olmaktadır...

Bahsettiğimiz ülke; KKTC!

KKTC İstatistik Kurumu verilerine göre, ülkede yapılan en son resmi genel nüfus sayımı; 4 Aralık 2011 tarihlidir. 2021 yılının sonunda da projeksiyon yöntemleriyle bir takım çalışmalar yapılmış... 2011 yılı sayımında toplam nüfus; 286.257, 2021 yılı projeksiyon nüfusa göre de toplam nüfus; 390.745 olarak hesaplanıp, resmen ilan edilmiş...

Anlayacağınız içinde bulunduğumuz yıl; 2024 ve genel nüfus sayımı 13 yıla yakın bir zamandır, ülkede yapılmadı.

Yani, KKTC'nin gerçek güncel nüfusu bilinmiyor!

KKTC nüfusu için, kimi ülke yöneticisi "500 bin" dedi, kimi ülke yöneticisi "kalabalık" dedi, kimi ülke yöneticisi "sokaklara bakın" dedi, kimi yönetici "1 milyon" dedi ve en son da "407 bin" diyen oldu... Bazı uzmanlar da "2 milyondan" bahsetti... Bazıları da, günlük artık çöp miktarından yola çıkarak, KKTC'de yaşayan insan sayısının, "825 bin" kişi olduğundan bahsetti...

Sanırım, dünyada gerçek nüfusunu bilmeyen, nüfus sayımı konusunda da bir çaba göstermeyen, ender rahat ülkelerden biriyiz...

KKTC'nin, yeterince etkin ve sürdürülebilir, "nüfus sisteminin" olmadığı, en açık şekilde ortadadır...

Bilinmeli ve farkına varılmalıdır ki, bir ülkenin gerçek nüfus sistemi, o ülkenin nüfusunu etkin bir şekilde kaydetme, takip etme, analiz etme ve yönetme imkanını verir. Böylesine bir sistem, genellikle ulusal nüfus kayıt sistemi aracılığıyla, en etkin şekilde yürütülür. Temel bileşenleri arasında, doğum ve ölüm kayıtları, nüfus sayımları, göç istatistikleri ve demografik veriler bulunur...

Dünyada, bir ülkenin olmazsa olmazı olarak görülen nüfus sistemi, o ülkenin sosyo-ekonomik politikalarının oluşturulmasında ve uygulanmasında, en kritik rolleri üstlenir. Bu veriler, sağlık hizmetleri, eğitim, emeklilik sistemi gibi kamu hizmetlerinin planlanması ve kaynakların dağıtımı için çok önemli, hayati bir kaynak olarak kullanılır. Nüfus sistemi, demografik değişimleri ve trendleri analiz ederek, gelecekteki ihtiyaçları tahmin etmeye yardımcı olur, ülkeye yol gösterir...

Peki bizde, bu yolu kim veya ne gösteriyor?

Geçenlerde basında çıkan, "Kasten yaralama" suçundan 2006 yılında Türkiye'de aranan ve hüküm giyen bir şahısın, 18 yıla yakın KKTC'de yaşaması ve bu kadar uzun sürenin ardından da KKTC'de tespit edilerek tutuklanması oldukça ilginçtir... Bir başka olayda da, bir marketin otoparkında, tabanca ve canlı mermilerle başka bir kişi veya kişiler yakalanmıştır... KKTC'de yaşayanların alışık olmadığı bu ve buna benzer durumlar, ülkenin geldiği veya getirildiği durumu en net şekilde göstermektedir... Durum, oldukça ciddidir ve üzerinde düşünülmesi gereken hayati derecede önemli bir konudur...

Suç olaylarının her geçen gün arttığı, güvenlik kaygılarının son sürat çoğaldığı KKTC'de, yeterince etkili "nüfus sisteminin" olmaması, ileride çok daha büyük toplumsal sorunların ortaya çıkabileceğini, bize en açık şekilde göstermektedir...

Peki neden, nüfus sayımı yapmaktan bu kadar fazla korkuyoruz?

Neden, gerçek ülke nüfus yapısının ortaya çıkmasından bu kadar çekiniyoruz?

Neden, ülkede etkin bir "nüfus sistemi" kurmak için yeterince çaba göstermiyoruz?

Neden, gizliyoruz veya gizleniyoruz?

"Nüfus sayımı yapıldı ancak sonuçları açıklamadım, çünkü nereden geldiği anlaşılacaktı..." diyen 1993 yılındaki ülke yöneticisi kimdi, hatırlıyor musunuz?

Peki ya, 2023 yılında: "Nüfusu biliyorum ama söyleyemem. Söylenemeyen bazı sayılar var..." diyen ülke yöneticisi kimdi...

"Gizli kalması gereken rakamlar..." ifadesi KKTC'de gerçekten ne anlama geliyor?

Tüm bu söylenilenler bir kenara, bilinen ve ortada duran bir gerçeklik vardır ki, resmi genel nüfus sayımı KKTC'de, 13 yıla yakındır yapılmadı...

Yani, KKTC'nin gerçek güncel nüfusunu henüz bilmiyoruz!

Ülkedeki, genel nüfus sayımının uzun süredir yapılmadığından toplum, denizde rotasız giden bir gemiye benziyor; belirsizlik içinde yol alınıyor, yön pusulası olmadan, bilinmeyen sulara doğru sürükleniyoruz...

Anlayacağınız, nereye sürüklendiğimizi veya sürükletildiğimizi kimse tam olarak bilmiyor...

Nüfus sayımının önemine ve uzun süre nüfus sayımının yapılmamasının dezavantajlarına, ülke yöneticileri ve siyasetçileri aldırış etmiyor... 

Oysa nüfus sayımı, bir ülkenin demografik yapısını belirlemek ve kayıtlı nüfus verilerini toplamak için yapılan, hayati derecede önemli bir süreçtir. Bu sürecin düzenli aralıklarla gerçekleştirilmesi, birçok açıdan önemlidir. KKTC'de genel nüfus sayımlarının uzun süre yapılmaması, çeşitli dezavantajlara yol açmaktadır...

Öncelikle, genel nüfus sayımı yapılmaması, ülkenin mevcut nüfus yapısını ve eğilimlerini doğru bir şekilde anlamamızı engelliyor. Nüfusun yaş, cinsiyet, etnik köken gibi önemli demografik özellikleri hakkında bilgi sahibi olmak, kamu politikalarının planlanması ve kaynakların dağıtımı açısından hayati öneme sahip olduğu, göz ardı ediliyor. Örneğin, yaşlanan bir nüfusla başa çıkmak için sağlık ve sosyal hizmet politikaları geliştirmek, ancak doğru yeni nüfus verileriyle mümkündür...

Ayrıca, nüfus sayımı olmaması, ekonomik planlama ve kalkınma stratejilerini olumsuz etkiliyor... Bir ülkenin işgücü potansiyelini, eğitim ihtiyaçlarını, işsizlik oranlarını ve gelir dağılımını belirlemek için, güvenilir güncel nüfus sayımı verilerine ihtiyaç vardır. Bu veriler olmadan, ekonomik büyüme için, etkili politikalar geliştirmek imkansızdır.

Eğitim, sağlık, altyapı gibi kamu hizmetlerinin planlanması ve dağıtımında da nüfus verileri hayati öneme sahiptir. Hangi bölgelerin hangi hizmetlere ne düzeyde ihtiyaç duyduğunu belirlemek için, nüfusun dağılımı ve bileşimi hakkında güvenilir gerçek, en yeni bilgilere ihtiyaç vardır. Nüfus sayımı olmadan, bu hizmetlerin etkin bir şekilde sunulması ve kaynakların doğru kullanılması, mümkün olmayacaktır.

Bunların yanı sıra, nüfus sayımı olmaması, demografik eğilimlerin izlenmesini ve değişikliklerin zamanında tespit edilmesini engeller. Örneğin, göç hareketleri, doğum oranlarındaki değişimler veya yaşlanan bir nüfus gibi önemli demografik değişiklikler, nüfus sayımları sayesinde tespit edilir ve değerlendirilir. Bu bilgiler, gelecekteki iç ve dış politika kararlarını şekillendirmek için hayati öneme sahiptir.

Şimdi, daha iyi anlaşılmalıdır ki, nüfus sayımlarının düzenli aralıklarla yapılması, ülkenin sosyo-ekonomik kalkınması için hayati öneme sahip olduğudur... Ülke için olmazsa olmazıdır... Güvenilir güncel nüfus verileri, kamu politikalarının planlanması, kaynakların dağıtımı ve demografik eğilimlerin izlenmesi açısından oldukça kritik öneme sahiptir. Bu nedenle, nüfus sayımlarının ihmal edilmemesi ve düzenli olarak yapılması artık kaçınılmazdır... Acilen, genel nüfus sayımına gidilmelidir ve bunun için çok güçlü bir halk iradesi ortaya konularak, gündem oluşturulmalıdır...

Hatırlanmalı ve hatırlatılmalıdır ki, ülkede genel nüfus sayımının uzun süredir yapılmaması, denizde rotasız giden gemiye benziyor... Yol da bilinmiyor, gidilecek yer de bilinmiyor...

Nüfus sayımı, toplumun sağlığı için bir aynadır; ne kadar sağlıklı olduğumuzu ve hangi alanlarda iyileştirmeler yapmamız gerektiğini bize gösterir...

Nüfus sayımı, toplumun temel ihtiyaçlarını belirlemek ve kaynakları adaletli bir şekilde dağıtmak için önemli bir araçtır...

Nüfus sayımı, geleceği planlamak için bir harita gibidir; nereden geldiğimizi, nerede olduğumuzu ve nereye gideceğimizi bize gösterir...

Nüfus sayımı, adaletin temel taşlarından biridir; herkesin eşit haklara sahip olduğundan emin olmak için, olmazsa olmazdır...

Nüfus sayımı, toplumun çeşitliliğini ve ihtiyaçlarını anlamak için bir pencere açar; herkesin sesini duyurmak ve haklarını korumak için, hayati öneme sahiptir...

Şimdi, daha iyi anlamalı ve anlatmalıyız ki, nüfus sayımı, toplumun sağlık haritasını çıkarır...

Nüfus sayımı, geleceğe sağlam bir adım atmamızı sağlar...

Nüfus sayımı, toplumun ihtiyaçlarını belirlemenin öncelikli, ilk adımıdır...

Nüfus sayımı, herkesin sesini duyurmasını sağlar...

Nüfus sayımı, adaletin ve eşitliğin temel taşıdır...

Nüfus sayımı, kaynakların adil dağılımını sağlar...

Nüfus sayımı, toplumun her bir bireyinin, önemli olduğunu gösterir...

Nüfus sayımı, planlama ve yönetim için en kritik araçtır...

Nüfus sayımı, insanların yaşam kalitesini artırmak için, en önemli fırsattır...

Nüfus sayımı, toplumun geleceğini şekillendiren, en önemli pusuladır...

Gerçek nüfusu bilmemek, adeta karanlık bir odada yolunu kaybetmiş bir gezgin gibidir; ne istikameti belirlenebilir, ne de hedefe varılabilir. Ne yazık ki, çok uzun süredir ülkemizde gerçekleştirilmeyen genel nüfus sayımları, bu bilinmezliği derinleştirerek, ülkenin geleceğini belirsizliğe sürüklemektedir...

Bir ülkenin gerçek nüfusunu, belirsizliğe terk etmek, genel nüfus sayımının çok uzun süre yapılmamış olmasının, en acı yansımasıdır.

Ey ülke yöneticileri: Nüfus sayımı yapmaktan, niye korkuyorsunuz?

Gerçek rakamları halka söylemekten, neden çekiniyorsunuz?

Peki ya siz, muhalefette olanlar:

Geleceğe sağlam adımlarla ilerlemek için, bugünün gerçeklerini bilmek zorundayız. Nüfus sayımı, geleceğimizi şekillendirmede kritik bir rol oynar. Bu yüzden, muhalefetin, uzun süredir yapılmayan genel nüfus sayımı için ülke yöneticilerine, daha fazla baskı oluşturması artık kaçınılmazdır. Bilgi, güçtür; dolayısıyla eksik kalmış bir nüfus sayımı, eksik kalmış bir geleceği temsil eder ve bu konuda sizlerin de sorumluluğu büyüktür.

Herkesin, gerçekten nerede olduğunu ve neye ihtiyacı olduğunu bilmesi, toplumun sağlıklı bir şekilde yönetilmesinin temelidir. Genel nüfus sayımı, bu bilgiyi elde etmek için, kritik bir adımdır. Muhalefet, uzun süredir yapılmayan bu sayımın önemini, daha fazla vurgulayarak, ülke yöneticilerine gereken gücü oluşturmalıdır. Çünkü gerçeklerle yüzleşmek, sorunların çözümüne giden yolda ilk adımdır...

Ey sevgili, Kıbrıs Türk halkı:

Her vatandaşın sesi, sayılmalı ve duyulmalıdır. Uzun süredir yapılmayan genel nüfus sayımı, ülkeyi yönetenlerin halka karşı sorumluluğunu hatırlatır. Her bir bireyin varlığı önemlidir ve bu sayım, herkesin haklarını ve ihtiyaçlarını doğru bir şekilde anlamak için kritik bir araçtır. Halk olarak, eksiksiz bir sayım için, sesimizi yükseltmeli, ülke yöneticilerine ve muhalefete farkındalık oluşturmalıyız. Çünkü gerçek bilgiye dayalı politikalar, adil ve etkili bir yönetimin temelidir.

Her vatandaşın sesi, karanlık köşelerde kalmış gerçekleri aydınlatmak için bir fenerdir. Uzun süredir yapılmayan genel nüfus sayımı, bizim kim olduğumuzu ve neye ihtiyacımız olduğunu netleştirmek için, hayati öneme sahiptir. Ülke yöneticilerine ve muhalefete sesimizi duyurmak, toplumun hak ettiği saygıyı ve hizmeti almasını sağlayacaktır. Çünkü her birimizin varlığı, hesaba katılması gereken bir değerdir...

Anlayacağınız, her bireyin hak ettiği değeri görebilmesi ve ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için, ülkenin gerçek nüfusunu belirsizliğe terk etmek yerine, genel nüfus sayımlarının düzenli olarak yapılması, gelinen noktada hayati öneme sahiptir. Unutmayalım ki, her bir rakamın ardında bir yaşam ve bir hikaye yatar...

Gerçek nüfusun sadece tahminlerle belirlendiği bir ortamda, insanların varlıkları ve ihtiyaçları da yok sayılır... Her bireyin önemli olduğu ve sayılması gerektiği bir dünyada, bu ihmal edilmişliğe son vermek ve herkesi görünür kılmak için, acilen adımlar atılmalıdır...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.