BİRAZ AYDINLIK

Mert MAPOLAR, C.Ht.
mertmapolar@gmail.com
Mert MAPOLAR, C.Ht.

KKTC'de siyasi belirsizliğin bireysel ve toplumsal etkileri büyüyor!

Yayın Tarihi: 26/04/24 07:00
okuma süresi: 13 dak.

MERT MAPOLAR’IN KÖŞE YAZISINI SESLİ DİNLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Ülkede uyuşturucu bağımlılıkları artıyor, yolsuzluklar çeşitleniyor, suçlar genişliyor, nüfus çoğalıyor, ekonomik sorunlar borç çıkmazına dönüşüyor...

Ülkedeki finansal ve siyasal krizler derinleşiyor...

KKTC'de bir tarafta tüm bu gerçeklikler yaşanırken, bir diğer tarafta da görünmez oyunlar ile siyasi perdelemelere, son sürat devam ediliyor...

Siyasi irade zayıflığı, siyasi perdelemelerle görünmez oyunlar haline dönüştürülüyor, ülke sorunları derinleştiriliyor...

Ülke sorunlarıyla yüzleşilmesi gerekirken, siyasi arenada sık sık oyunlar oynandığına, şimdi çok daha fazla tanık oluyoruz... Ülkede yaşanan siyasi oyunlar sadece güç mücadeleleriyle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda ülkenin sorunlarını örtmek için de kullanıldığını, üzülerek gözlemliyoruz...

"Siyasi perdeleme" adı verilen bu taktik, ülkemizde mevcut sorunların üstünü örtmek ve kamuoyunun dikkatini başka yöne çekmek amacıyla günümüzde KKTC'de, çok daha sık yapıldığına, daha fazla şahit oluyoruz...

KKTC içinde bulunduğu ekonomik, sosyal ve siyasi sorunlarla boğuşurken, ülke yöneticilerinin, bu sorunlara kafa yormak, çözmek yerine, onları perdelemek için çeşitli stratejiler geliştirmeye kafa yordukları, davranışlarıyla, söylemleriyle ve yaptıklarıyla, halka en iyi şekilde gösteriyorlar...

Tüm bunların en büyük sebebi, alışkanlık ve bağımlılık haline gelen ülke siyasetçisinin, kısa vadeli çıkarları, kamuoyu desteğini koruma çabaları ve ülke sorunlarını çözmek için, yeterli politik iradenin olmamasıdır...

Siyasi perdelemenin ülkemizdeki en yaygın örneklerinden biri, dikkati başka konulara çekmek için, yapay gündemlerin yaratılmasıdır...

Bir ülke, ciddi şekilde yolsuzluklarla, sahtekarlıklarla ve ekonomik sıkıntılarla boğuşurken, ülke siyasetçisi boş işlerle uğraşıyorsa, kısır döngü söylemlerle, gereksiz konuşma ve ifadelerle, göstermelik etkinliklerle, gündem değiştiriyorsa, kamuoyunun dikkatini asıl sorunlardan uzaklaştırmaya çalışıyordur... Alışkanlık ve bağımlılık haline gelen bu taktik artık tehlikeli hale gelmiştir... Siyasi perdelemenin, ülke sorunlarını çözmek yerine, halkın endişe ve korkularını daha da fazla manipüle etmekle sonuçlandıracağını, şimdi daha iyi anlamalı ve anlatmalıyız...

Ortaya çıkanlar sadece bunlarla kalmıyor, siyasi perdeleme, sadece dikkati başka konulara çekmekle sınırlı olmuyor... Aynı zamanda, bu tür siyaset yapıcılar, medya ve iletişim araçlarını da kullanarak gerçekleri manipüle etmeye ve kamuoyunu yanıltmaya devam ediyorlar... Özellikle sansür, propaganda ve bilgi kirliliği gibi yöntemlerle, ülke sorunlarını görmezden gelmeye veya onları sürekli hafifletmeye çalışan, farklı çıkarlarla beslenen siyasetçilerdir bunlar...

Günümüzün dünyasında siyasi perdelemenin, sadece kısa vadeli bir çözüm olduğunu ve uzun vadede sorunları daha da derinleştirdiğini, şimdi daha iyi bilmeliyiz... Sorunların üstünü örterek, gerçek çözümler yerine, yüzeydeki sorunları ele almak, toplumsal huzursuzluğu ve güvensizliği daha da artırıyor... Yapılan tüm ulusal anketler ve kamuoyu araştırmaları da bunları, en açık şekilde göstermektedir...

Hatırlanmalıdır ki, kamuoyunun güvenini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalan bu tür siyaset yapıcılar, uzun vadede demokratik kurumlara ve toplumsal adalet ilkesine de zarar veriyorlar...

Ülke siyasetinde evrimleşerek, ülke yöneticilerinin sorunları perdeleme yerine, açık ve şeffaf bir şekilde sorunları ele almaları, gerçek çözümler bulmaları, şimdi çok daha fazla hayati derecede önemlidir... Toplumun karşı karşıya olduğu sorunların farkında olmak ve bu sorunlarla yüzleşmek, çözümler üretmek, gerçek bir ülkesel ilerlemeye katkı sağlayacaktır... Bu konularda medyanın bağımsızlığı ve kamuoyunun bilinçlenmesi de, siyasi perdeleme taktiklerine karşı, etkili bir savunma mekanizması yaratacaktır...

Anlayacağınız siyasi perdeleme, KKTC'deki siyasi belirsizliği tetikliyor ve siyasi iradeyi her geçen gün daha fazla zayıflatıyor... Ülkenin karşı karşıya olduğu sorunların üstünü örtmek için, siyasetçinin eskiden kalma sıklıkla kullandığı bu taktik, artık günümüzde daha fazla zarar vermeye başlamıştır... Gelinen noktada bu taktiğin uzun vadede daha fazla ciddi toplumsal huzursuzluğa ve güvensizliğe yol açacağı, asla unutulmamalıdır... Ülke yöneticilerinin sorunları açıkça ele alması ve gerçek çözümler bulması, bunlara kafa yorması şimdi, çok daha fazla gereklidir ve toplumun ilerleyip, gelişmesi için hayati derecede önemlidir...

Bilinen bir gerçek ortada duruyor ki, KKTC'de siyasi belirsizliğin, bireysel ve toplumsal etkileri büyüyor...

Siyasi irade, her geçen gün daha fazla zayıflıyor...

Peki bu durum, sizce kimin umurunda?

KKTC, tarih boyunca siyasi belirsizliklerin gölgesinde olan bir ada ülkesi olmuştur hep... Bu belirsizlikler, bireyler ve toplumlar üzerinde duygusal, düşüncesel ve davranışsal olumsuz etkilere neden olmuştur... Fakat şimdi, bu etkiler günümüzde, çok daha fazla artmıştır ve tehlikeli hale dönüşmüştür...

Hatırlanmalı ve hatırlatılmalıdır ki, siyasi perdeleme ile ülkede derinleşen, büyüyen siyasi istikrarsızlık, bireysel ve toplumsal gerilimlere, çeşitlenen ve yaygınlaşan yolsuzluklara, olumsuz ekonomik dalgalanmalara neden oluyor... Bunlar, ülkede günümüzde devasa boyutlara gelmiştir, hatta kontrolden de çıkmıştır...

Farkına varılmalıdır ki, KKTC'deki siyasi belirsizliğin bireysel ve toplumsal boyuttaki olumsuz etkileri katlanarak büyümektedir...

Şimdi bu etkilere kısaca bir bakalım...

Öncelikle bunların ülkedeki, bireysel etki boyutuna bakalım...

Duygusal, Düşüncesel ve Davranışsal Stres: Siyasi çıkmazlar ve belirsizlikler, bireylerde çok yüksek oranlarda stres, endişe, kaygı ve korku yaratıyor. Gelecekleri konusunda belirsizlik yaşayan insanlar, iş kaygısı, güvenlik endişeleri ve gelecek planlaması zorlukları ile karşı karşıya kalıyor.

Ekonomik Belirsizlik: Siyasi istikrarsızlıklar genellikle ekonomik belirsizlikle birlikte daha etkili olumsuzluk yaratıyor... Bu da bireylerin gelir güvencesi, iş istikrarı ve ekonomik refahları üzerinde çok negatif bir etki oluşturuyor. İşsizlik oranlarının yükselmesi ve enflasyon gibi ekonomik sorunlar, bireylerin yaşam standartlarını, önemli ölçüde düşürüyor.

Göç ve Aile Bütünlüğü: Siyasi belirsizlik, bireylerin göç etme eğilimini artırıyor... İnsanlar daha istikrarlı bir yaşam arayışında, başka ülkelere veya bölgelere göç ediyor. Bu da aile bütünlüğünü bozuyor ve toplumda, kopukluk hissi yaratıyor.

Peki siyasi belirsizliğin, toplumsal boyuttaki etkileri ne olur, şimdi de bunlara kısaca bir bakalım...

Toplumsal Bölünme: Siyasi belirsizlik, genellikle toplumda bölünme ve ayrışmayı körüklüyor... Farklı siyasi görüşlere sahip gruplar arasında gerilimler artabiliyor ve toplumsal birlik zedelenebiliyor.

Eğitim ve Sağlık Hizmetlerinde Kısıtlamalar: Siyasi belirsizlik, kamu hizmetlerine olan erişimi de etkileyebiliyor. Eğitim ve sağlık hizmetlerinde kısıtlamalar yaşanabiliyor, bu da toplumun genel refahını olumsuz yönde etkiliyor.

Yatırım ve Ekonomik Kalkınma: Siyasi belirsizlik, yatırımcıların ülkeye olan güvenini azaltıyor ve ekonomik kalkınmayı engelliyor. Bu da iş imkanlarının azalmasına ve toplumun yaşam kalitesinin düşmesine neden oluyor.

Anlayacağınız KKTC'deki siyasi belirsizlik, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde ciddi sonuçlar doğurabiliyor... Bu belirsizliklerle başa çıkmak için şeffaflık, işbirliği ve adalet ilkelerine dayalı sağlam bir siyasi yapı ve yönetim, artık kaçınılmazdır. Toplumun genel refahını artırmak için, ekonomik ve sosyal alanlarda yapıcı politikaların uygulanması, hayati derecede şimdi çok daha fazla önemlidir. Ancak böylesine bir zihniyetle, siyasi belirsizliğin etkileri en aza indirilebilir ve Kıbrıs Türk toplumu, daha istikrarlı bir gelecek inşa edebilir...

Hatırlanması ve hatırlatılması gerekiyor ki günümüzde siyasi perdelenme ile artırılan siyasi belirsizlikler ve zayıflatılan siyasi irade, gerçek sorunların üstünü örtmek için kullanılan bir gölgelik gibidir; ne kadar kalın olursa olsun, aydınlanma ışığının altında er ya da geç açığa çıkar...

Bilinmelidir ki ülkedeki siyasi perdeleme, toplumun zihnini kısa vadeli çıkarlarla oyalarken, gerçek sorunlar sessizce büyüyor ve kökleşiyor...

Farkına varılmalıdır ki siyasi perdeleme, ülkedeki gerçek çözümlerden kaçmanın bir yolu olabilir, ancak bu kaçış, uzun vadede ülkenin geleceğine de zarar veriyor...

Siyasi perdeleme, toplumun gözlerini kör eder, kulaklarını sağır eder ve vicdanları uyuşturur...

Siyasi perdeleme, gerçeklerin gölgeleri arasında kaybolmasına neden olur, ancak gerçeklerin, asla sonsuza kadar saklanamayacağı da anlaşılmalıdır...

Siyasi perdeleme, toplumun dikkatini oyalarken, gerçekliği ve önemli fırsatları da gözden kaçırmaya neden oluyor...

Siyasi perdeleme, sorunları çözmek yerine onları sadece ertelemenin ve derinleştirmenin bir yolu olduğunu, şimdi daha iyi anlamalı ve anlatmalıyız...

Siyasi perdeleme, toplumun güvenini sarsıyor ve demokratik değerlere zarar veriyor... İlerlemeler, şeffaflık ve hesap verebilirlikle yükseltilmelidir...

Yaşanılan ülkesel sorunlar ortadadır...

Siyasi perdelemenin, zamanla betonlaştığını ve toplumun gerçeklerle yüzleşme kapasitesini de zayıflattığını, şimdi daha iyi görmeli ve göstermeliyiz...

Siyasi perdeleme, toplumun gözünde bir çatlak yaratıyor ve güveni yıkıyor, birlik ve beraberliği tehdit ediyor...

Siyasi perdeleme, gerçeklerin üzerine bir örtü çekerken, toplumun geleceğine karanlık bir gölge düşürüyor...

Siyasi perdeleme, manipülasyonun en karanlık halidir ve toplumu yönlendirerek, özgürlüğünü gasp ediyor...

Siyasi perdeleme, gerçek liderliğin yerini, sahte kahramanlar ve boş vaatlere verirken, toplumun umutlarını da, dağlarla örtüyor...

Siyasi perdeleme, toplumun zihnini bir labirente hapsederek, gerçek sorunların çözümünden uzaklaştırıyor...

Siyasi perdeleme, gerçeklerin suda kaybolmasına neden olurken, toplumun acı gerçeklerle yüzleşme cesaretini kırıyor...

Ülkesel olarak geldiğimiz veya getirildiğimiz durum tamamen budur...

Ülkede ortaya çıkan tüm araştırma raporlarının sonuçları, bunları anlatmaktadır...

Gerçeklerin görmezden gelinmesi, toplumun derinliklerindeki yaraları daha da büyütüyor...

Umudun yeşerdiği topraklarda bile, siyasi belirsizliğin gölgesi artan bir şekilde bireyleri ve toplumu hüzünlendirmeye devam ediyor... 

Bu belirsizlik sadece bireylerin değil, aynı zamanda toplumun da içsel huzurunu ve güvenini sarsarak, geleceğe dair umutları karartıyor...

Bu siyasi belirsizlik, hem bireyleri hem de toplumu yavaş yavaş yıpratırken, umutları ve geleceğe dair beklentileri de birer birer solduruyor... 

Bu belirsizlik sadece bireylerin değil, tüm toplumun üzerinde kara bulut gibi dolaşarak umutları karartıyor, geleceğe dair güven duygularını zedeliyor...

Umutsuzluk, güvensizlik ve gelecek endişesiyle sarılmış bir toplumun yüreğindeki yankılar, KKTC'deki siyasi belirsizliğin karanlık gölgesi altında giderek derinleşiyor...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.