Zina-taciz… Ne ararsan var…

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ydü. Böyle günlerde kadınlarla ilgili haberler servis edilir ve kadınların ne kadar şiddete maruz kaldıkları, ne kadar tacize uğradıklarının haberi yapılır. Bu konuyla ilgili en çok köşe yazısı yazanlardan herhalde biri de benim. Kadın doğası gereği erkekten fiziksel açıdan daha zayıftır. Zaman zaman kadın cinayetleri yaşanır ve birkaç gün konu edildikten sonra unutulur gider. Fakat kadın cinayetleri istatistiklerine baktığımızda karşımıza gerçekten ürküten bir tablo çıkar. Kadın güzelliğinin de kurbanı olur çoğu zaman. Şu sıralar kadına taciz haberlerini de sık okuyoruz. Gerçek yalan artık polis soruşturması sonraya çıkacak konulardır bazıları. Hani bazı olaylarda kadın erkeğe bir çamur atar ve o çamur erkeğin üzerine yapışır kalır. Soruşturma sonrasında erkek berat etse dahi herkes yapıldığı iddia edilen tacizle hatırlar o erkeği. Kadının ifadesinin esas alındığı bir sistemimiz var ne yazık ki. Kadın bu adam beni taciz etti dedi mi alın başınıza belayı. Bazı kadınlarda istediği olmadı mı böyle bir çirkef atabilir. Yıllar önce canlı yayında başıma gelen bir olaydan bahsedeyim size. Psikiyatrist Mehmet Çakıcı bir kız çocuğuna yapılan istismardan dolayı bende konuk. O yıllarda telefon alıyorduk. Kadının biri telefona bağlandı ve isim vererek filanca adam ki çok ünlü bir iş adamıydı söz konusu olan beni zorla yatağa bağladı ve oğluyla birlikte bana tecavüz ettiler diye beyanda bulundu. Telefonlar kilitlendi, kınama haberleri peşi sıra geldi. Olay olmuştu. İlk kez bir canlı yayında bir kadın tecavüze uğradığını açıkladı. Sonra olay polise intikal etti ve gerçek ortaya çıktı. Meğerse kadın kendisine tecavüz ettiği iddia edilen adamın sevgilisiymiş, istediğini koparamadığı ve adamın ayrılmasından sonra kadın böyle bir intikam almak istemişti. Dava kadının aleyhine döndü ve adam aklandı.

Bakın kaç sene önce yaşanmış bir olay benim aklımda kaldı. Yani demem o ki zaman zaman kadınlarda yalan beyanda bulunabiliyor. Başınıza böyle bir olay geldiyse ayvayı yediğiniz gündür. Aklanana kadar bu suçla itham edilirsiniz. Bir de gerçekten tacize maruz kalan kadınlar var ki onlara diyecek bir şeyim yok. Ne yazık ki birçok kadın da erkekler tarafından gerçekten tacize maruz kalıyor. Birçoğu rezil olmamak için olayı yargıya taşımıyor, polise taşımıyor ve gizli kalıyor bazı şeyler.

Yalan söyleyen kadın olduğu gibi gerçekleri söyleyen ve polise şikayetçi olan kadınlarda var. Son birkaç haftadır eşi tarafından basılan üst düzey bürokrat mı istersiniz, gerçekten tacize uğramamış olduğu iddia edilen olaylar mı istersiniz gerçekten tacize uğramış ve mağdur olmuş kadın mı istersiniz. Hepsi karışık medyanın gündemini işgal ediyor.

Toplumun dingili koptu desek yeridir. Zaman zaman basında çıkıyor okuyor ama unutuyoruz; genç kızlarda taciz ediliyorlar. Bunların haberini okuyoruz ama her ne halse normal bir habermiş gibi hemen unutuveriyoruz.

Kadın doğası gereği zayıftır ve ne yazık ki zaman zaman tacize uğrayabiliyor. Tacize uğrayan genç bir kız ya da yetişkin bir kadın korkmadan polise başvurmalı ve kendisini korumaya almalıdır. Demem o ki bu taciz vakalarında ciddi artış var. Kafadan hasta olan çokça adam var bu ülke de anladık. Devletin her zaman kadını koruyan kollayan bir tavrı olmalıdır. Böyle durumlarda devletin koruması ve kol kanat germesi son derece önemlidir. Polis de soruşturmasını doğru yapmalı ve doğru neticelendirmelidir. Tacize kim maruz kalırsa kalsın korkmadan polise başvurmalı ve uğradığı tacizi sonlandırmalıdır. Toplum baskısı rezil olma korkusu vakaların gün yüzüne çıkmasını engelliyor.

Devletin kadınlara ve çocuklara daha fazla sahip çıkması gerekir. Kadınlar ve çocuklar taciz ve şiddetle tek başına savaşamazlar.

******************

Günün Sözü

Belki sıkıca sarılabileceğimiz bir sevgilimiz olmadı, belki yalnızız; ama bilinsin ki adam gibi sevdiğimizdendir yalnızlığımız!

Aziz Nesin