Daha Ne Desin?

Yayın Tarihi: 22/01/09 00:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

"Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı unvanını gasp etmiş olan Rum lideri Hristofyas'ın "Makarios'un vasiyetlerine sahip çıkıyoruz; O'nun yolundayız" beyanatına KKTC'den kimsenin şaşmadığını ümit ederim. Makarios'un vasiyetini hatırlayalım:YAPTIKLARIMLA KIBRIS'I ENOSİSE EN YAKIN NOKTAYA GETİRDİM. BUNDAN ANCAK ENOSİS İÇİN GERİLEYEBİLİRSİNİZ. Ve yine unutmayalım: Kipriyanu benimle 11 yıl "iki kesimli, iki toplumlu federasyonu" görüşür gibi yaptıktan sonra "ben federasyona hiçbir zaman inanmadım; Makarios'un vasiyetini onurlandırdım" demişti. Yine hatırlayalım: Milli Konseyde oy birliği ile alınmış olan kararlar Rum liderlerini bağlar ve bu kararlar arasında Makarios'un vasiyeti baş köşededir.

Hristofyas, dünyayı kandırmak için Makarios'un vasiyetini açıklamaz; sadece "Makarios yaşayabilir, işlevsel, barışçıl bir çözüm istiyordu" demekle yetinir ve bunu elde etmek için de tek halk, tek egemenlik, tek devlet, tek uluslararası kimlik içeren yaşayabilir bir devlet öngördüğünü vurgular! Yine hatırlayalım: Makarios 1960 Ortaklık Devletinde Türklere verilmiş olan ve eşitliği içeren haklar nedeniyle Anayasanın işlevliği kalmadığını savunarak ortaklığı yerle bir etmişti. Hristofyas da şimdi, işlevliği olan bir devlet yaratmak istemektedir ve bu nedenle Kıbrıs'ta iki eşit halkın varlığını inkâr ederek TEK HALK – TEK DEVLET formülü üzerinde durmaktadır.

Üzerinde durmamız gereken diğer önemli bir husus, Hristofyas'ın 1960 Antlaşmalarından kaynaklanan ortaklık devletini üniter bir devlet olarak görmesidir. Makarios'u, üniter Kıbrıs Devletini iki kesimli federasyona dönüştürmek kararı verdiği için alkışlamakta, Makarios'un cesaretini övmektedir. Bu niçin önemlidir? Önemlidir çünkü üniter, tek halktan oluşan bir devleti idari açıdan iki bölgeli federal bir çatıya kavuşturmak başkadır; iki halkın ortaklığına dayalı bir devletin yıkılıp ortakların ayrılmasından doğan bir durumda, ortakları yeniden bir çatı altında toplamak eksersizindeki yaklaşım ve bu yaklaşımda ortakların ayrı egemenlik haklarının gündeme gelmesi başkadır. Hristofyas bunu, eşit egemenliğimizi, ortaklıktan kaynaklanan haklarımızı KKTC bünyesinde somutlaştırdığımızı kabul etmemektedir.

Üniter Devletin tek halkı adına konuşan Hristofyas varılacak hal çaresinin adayı askerden arındıracağını (Garantilerin kalkacağını) ülkenin birleşeceğini ve halkın(Türk ve Rum'dan oluşan tek halkın) özgürlüklerine ve insan haklarına kavuşacağını beyan etmektedir. Askersizleştirme ve kolonizasyona son verilmesi (yerleşiklerin Anadolu'ya dönüşü) ön şart oluyor. Böylelikle çözüm "Kıbrıslıların Kıbrıslılar için bulacağı bir çözüm" oluyor. Bunun Türkçesi: Kıbrıs Türkleri Anavatanlarından koparılacak; Kıbrıs'ta Yunanistan'ın devamı olan Helen Kıbrıslılar duruma hakim olacak demektir. Girit'in tarihini okuyan yok mu? Halâ bu görüşmelerden, bu dengesizlik içinde olumlu bir sonuç bekleyen var mı?

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rauf R. DENKTAŞ yazıları