KÜLTÜR-SANAT
okuma süresi: 8 dak.

Öğüç: "Müzik yapıyoruz, boks maçı değil"

Öğüç: "Müzik yapıyoruz, boks maçı değil"

Kıbrıs'ta müzisyen olmak yazı dizisinin bu haftaki konuğu bir davulcu oluyor.

Yayın Tarihi: 02/03/14 13:38
okuma süresi: 8 dak.
Öğüç: "Müzik yapıyoruz, boks maçı değil"
A- A A+

Röportaj: Çağdaş Öğüç - Kıbrıs Postası

1992 doğumlu Ulaş Öğüç, küçük yaşlardan beri müziğe ilgisi olan ve şu anda üniversitede Tiyatro eğitimi alan aynı zamanda Kıbrıs'ta iki farklı grupta davul çalıyor.

Öğüç, "Bu günlerde popüler olan deyimin müzikteki karşılığını yapıyorum, blues ve rock ile 'direniyorum.' Kariyerim, bunu yapmaya karar verdiğimde başladı."

"Duyguların yarışı olmaz. Müzik yapıyoruz biz, boks maçı değil. Kıbrıs'ta biraz olsun tanınmak ve müziğimizi tanıtmak için başka şansımızın olmaması ağlatıyor beni. Evet, geceleri ağlıyorum ben bu yüzden."
"Kıbrıs'ın kuzeyinde, kebap yapmak dışında her şeyin zorlukları var. Akustik rock ve blues çaldığımız bir gece, seyircilerden biri sahneye çıktı, solist arkadaşımın kulağına eğildi ve aynen bunu dedi. -'Başımız ağrıdı be gardaş, yok mu Türkçe bir şeyler?'"

"Yine de söylemekten kaçınmam; sadece seyirciler değildir ülkemizde müzisyenlerin önüne çıkan sorunlar, ayrıca müzisyenlerdir de. Ama suçlayamıyorum hiç kimseyi. Az önce kullandığım 'direnmek', tüm geliri müzik olan insanlar için mümkün olmayabilir çünkü. Bu da zaten sanatçıların ortak genel sorunu oluyor. O yüzden ne anlatsam, dönüp dönüp başa saracağız ve sonunda şu yargıya varacağız. Kahrolsun popüler kültür. Aha devrim yaptım."

"Çok üzülerek belirtiyorum, yeni ve tanınmayan sanatçıların düzenlediği bir projeye destek veren kişi sayımız azdır. Şöyle özetleyim; E.P Blues Festivaline olan katılımı aşağı yukarı biliyoruzdur; ama yerli bir blues grubunun varlığından haberdar mıyız, albüm çıkarsalar, satın alınır mı bilmiyoruz. Bu noktada 'halka ulaşma noktasında' zorluk çekiyorum, evet. Çünkü tanınmıyorum, inadına kolay alınan bir müzik yapmıyorum. Allah'ın tiyatrosunu bile dizilerde oynayan oyuncuları görmek için takip eden bir ülkede yaşıyorsunuz. Bu bir sorundur. Olmayadabilir."

"Tarzı az bulunan iki grubun davulcusuyum"

1- Kendinizden kısaca bahseder misiniz? Müziğe ilginiz ne zaman başladı? Kariyer anlamında müzik hayatınız nasıl başladı? 'Müzik' mesleğiniz mi?

Ulaş Öğüç. Müziğe ilgim, güzel müzik dinlemeye başladığımda başladı. Müzik, mesleğim değildir; ama Kıbrıs'ta tarzı az bulunan iki grubun davulcusuyum.

Bu günlerde popüler olan deyimin müzikteki karşılığını yapıyorum, blues ve rock ile 'direniyorum.' Kariyerim, bunu yapmaya karar verdiğimde başladı.

Vay, çok havalı duyuldu be.

"Müzik yapıyoruz biz, boks maçı değil"

2- Katıldığınız uluslararası yarışmalar var mıdır? Varsa nelerdir? Uluslararası platformlarda aldığınız tepkiler nasıl?

Duyguların yarışı olmaz. Müzik yapıyoruz biz, boks maçı değil.

Kıbrıs'ta biraz olsun tanınmak ve müziğimizi tanıtmak için başka şansımızın olmaması ağlatıyor beni. Evet, geceleri ağlıyorum ben bu yüzden.

Bu arada ben katılmadım hiçbir uluslararası yarışmaya. Avusturya'da Bourbon Street Festival'ine katıldım bir tek. Saatlerce blues çaldık, çok eğlendik.

"Kebap yapmak dışında herşeyin zorluğu var"

3- Kıbrıs'ın kuzeyinde müzisyen olmak nasıl bir iş? Zorlukları var mı? Varsa nelerdir?

Kıbrıs'ın kuzeyinde, kebap yapmak dışında her şeyin zorlukları var.

Akustik rock ve blues çaldığımız bir gece, seyircilerden biri sahneye çıktı, solist arkadaşımın kulağına eğildi ve aynen bunu dedi.

-'Başımız ağrıdı be gardaş, yok mu Türkçe bir şeyler?'

O gece programı yarıda kesmek zorunda kaldık. Eşyalarımızı toplarken Ankara havalarıyla eşlik edildiğini hatırlıyorum bize. Nazik bir davranıştı.

"Müzisyenin önüne çıkan sorun müzisyenlerdir de..."

Bir keresinde de sahnede, şarkı arasında, bana telefonunu uzatıp, 'çek bir resimciğimizi be gardaş' diyenle karşılaştım.. Dilim tutuldu adamın karşısında, cevap veremedim.

Resim değil, fotoğraftır o ayrıca. Neyse.

Yine de söylemekten kaçınmam; sadece seyirciler değildir ülkemizde müzisyenlerin önüne çıkan sorunlar, ayrıca müzisyenlerdir de.

Ama suçlayamıyorum hiç kimseyi. Az önce kullandığım 'direnmek', tüm geliri müzik olan insanlar için mümkün olmayabilir çünkü. Bu da zaten sanatçıların ortak genel sorunu oluyor. O yüzden ne anlatsam, dönüp dönüp başa saracağız ve sonunda şu yargıya varacağız. Kahrolsun popüler kültür. Aha devrim yaptım.

Aykırı iş yapan her müzisyen için her ülkede kötü örnekleri vardır, sahneden domates fırlatılarak kovulan sanatçılarla doludur tarih. Moralimizi bozmayalım, bizim adamızın sorunları en azından daha samimi.

Dünyanın başka bir yerinde müzisyen olamadığım için bu soruya daha sonra cevap vereceğim.

Müzisyenden anladığımız aynı şey ise eğer.

"Grup Frekans, blues festivali düzenlersek ona da katılacak mı?"

4- Diğer sanat dallarında sanatçılar, işlerini halka ulaştırmada zorluklar yaşıyor. Bu sonuca hem kendi gözlemlerimiz hem de sanatçılar ile yaptığımız röportajlardan ulaşıyoruz. Siz bir müzisyen, olarak yaptığınız eseri halka ulaştırma noktasında zorluklar ve sıkıntılar yaşıyor musunuz?

Piyasa nedir, hiç duydun mu? Hayatını verdiğin, üzerinde aylarca çalıştığın bir işin alıcısının, ucuz, popüler bir iş tarafından çalınması ne demektir, bildin mi? Hayır, diğer müzisyenlere taş atmıyorum. Gecenin adına 'Cadılar Bayramı' deyip, disko, club night deyip, tek ritmli, dümdüz 'trans' (pırt) parçalar çalarak, ucuz işlerle bize verilen zarardan bahsediyorum ki maalesef bu virüs sadece Kıbrıs'ta değil.

'Tanınan insan' ekolümüz de var tabii; "Rock'n Cyprus" festivalinde çalan yerli müzisyenler, bar programlarında ne tür müzikler yapıyorlar. Ya da DJ'in o festivalde işi ne. Grup Frekans, reggea ve rock festivallerinden sonra blues festivali düzenlesek, oraya da katılacak mı?

"Allah'ın tiyatrosunu dizilerde oynayan oyuncuları görmek için takip ediyoruz"

Çok üzülerek belirtiyorum, yeni ve tanınmayan sanatçıların düzenlediği bir projeye destek veren kişi sayımız azdır. Şöyle özetleyim; E.P Blues Festivaline olan katılımı aşağı yukarı biliyoruzdur; ama yerli bir blues grubunun varlığından haberdar mıyız, albüm çıkarsalar, satın alınır mı bilmiyoruz. Bu noktada 'halka ulaşma noktasında' zorluk çekiyorum, evet. Çünkü tanınmıyorum, inadına kolay alınan bir müzik yapmıyorum. Allah'ın tiyatrosunu bile dizilerde oynayan oyuncuları görmek için takip eden bir ülkede yaşıyorsunuz. Bu bir sorundur. Olmayadabilir.

5- Çalışmalarınızı nasıl yapıyorsunuz? Stüdyo bu işin vazgeçilmez parçalarından. Stüdyolara erişim şansınız nedir?

Çalışmalarımızı evde yapıyoruz. Komşular bizi affetsin bu yüzden.

6- Bir diğer önemli kısım ise sponsorlar: Yaptığınız işe sponsor bulma girişiminde bulundunuz mu? Bulunduysanız aldığınız cevap ne oldu?

Vallahi hiç olmadı. Bu benim niye aklıma gelmedi ki daha önce.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.