KTTO Raporu: “Yaşayacağımız hasarın boyutunu, ekonomiye yön veren hükümetler belirleyecek”

KTTO Raporu Türkiye’den gelen suyun önemine değinilerek bunun heba edildiği; suyu mevcut ürün deseninde kullanmaya devam etmenin Kuzey Kıbrıs’ın suyla birlikte oluşan potansiyelini hayata geçirmemenin; dış ticarette fırsatları göz ardı etmek olacağına dikkat çekiliyor.

KTTO tarafından bu yıl 13.’sü hazırlanan 2021-2022 Kuzey Kıbrıs Rekabet Edebilirlik Raporu Lansmanı KTTO Mustafa Çağatay Konferans Salonunda düzenlenen Kuzey Kıbrıs Rekabet Edebilirlik Formunda kamuoyu ile paylaşıldı.

Açılış konuşmasını yapan Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz,  Covid 19 salgını, Rusya Ukrayna savaşı, dövizin yükselişi gibi konuların ekonomiyi etkilediğini söyledi.

Rekabet Edebilirlik Raporunun bu yıl teması, KKTC tarım sektörünün dış pazar rekabet gücü ve ihracat fırsatları…

“Türkiye’den gelen suyun KKTC tarım sektörü için yeni bir sayfa açacağı aşikardır.” denilen raporda, mevcut üretilen tarımsal ürünlerin yanı sıra, yüksek katma değerli ve avantajlı olunabilecek tarımsal ürünler için yeni stratejilerin belirlenmesi ile tarım sektörünün dış pazar rekabet gücü üzerine görüş ve öneriler sunuluyor;

“An itibarıyla serbest piyasa ekonomisinin en önemli unsuru olan fiyatlama davranışlarının tamamen bozulduğu günlerden geçmekteyiz. Tüm bu gelişmeler sonucunda dünya tarım piyasalarında son dönemlerin en büyük fiyat artışları görülmeye başlanmış ve günümüz dünyası büyük bir gıda krizi ile karşı karşıya kalmıştır. Tüm bu gelişmelerin ise çok büyük ekonomik, sosyal ve insani etkileri olacağı aşikârdır. Bu süreçte yaşayacağımız hasarın boyutunu da ülke ekonomisine yön veren hükümetler belirleyecektir.”

“SINIRLI İHRACAT POTANSİYELİ, KATMA DEĞERİN EN YÜKSEK OLDUĞU ALANLARA YÖNLENDİRİLMELİ”

Raporda Kuzey Kıbrıs’ın sınırlı ihracat potansiyelinin ana damarını teşkil eden tarımsal ürünler için Türkiye’den gelen suyla birlikte yeni bir sayfa açıldığı vurgulanıyor.

Bu noktadan hareketle tarımda hem yeni stratejilere, hem de gelecek olan suyu yüksek katma değerli ve tarım sektörünün sahip olduğu avantajları realize edecek yeni alanlarda kullanmak gerektiği; günümüz ülke koşulları, üretim maliyetleri, kapasite vs. gibi unsurlar dikkate alındığında KKTC’nin; sınırlı ihracat potansiyelini katma değerin en yüksek olduğu alanlara yönlendirmesini gerekli kıldığı belirtiliyor…

“SUYU MEVCUT ÜRÜN DESENİNDE KULLANMAK FIRSATLARI GÖZ ARDI ETMEK DEMEK”

KTTO tarafından bu yıl 13.’sü hazırlanan 2021-2022 Kuzey Kıbrıs Rekabet Edebilirlik Raporu’nda “Ülkeye yakın ihracat pazarları da düşünüldüğünde bu alanların başında niş ürünler ve organik pazar gelmektedir. Bu noktada özellikle taze meyve-sebze alanında ihracat potansiyelinin yüksek olduğu düşünülmektedir. Özellikle Avrupa Birliği ve İngiltere gibi gelir düzeyi yüksek olan ancak giriş standartları da bir o kadar yüksek olan pazarlara erişimi sağlayacak politikaların ortaya konması önem arz etmektedir.

Türkiye’den gelen suyu mevcut ürün deseninde kullanmaya devam etmek, Kuzey Kıbrıs’ın suyla birlikte oluşan potansiyelini hayata geçirmemek; yani dış ticarette fırsatları göz ardı etmek olacaktır.” deniliyor…

RAPORDAN…  KAPANAN İŞ YERİ MART 2020’DE 116 İKEN; HAZİRAN’DA 125

“Resmi verilere göre, KKTC ekonomisi 2020 yılında %16.2 küçülmüş, kişi başı GSYİH 10 bin ABD dolarına gerilemiştir.

Hanehalkı işgücü anketine göre, toplam işgücünde 12 bine yakın bir küçülme yaşanırken, Sosyal Sigorta verileri kayıtlı çalışanların 119,568’den 2021 yılında 105,945’e gerilediğini göstermektedir. Kapanan iş yeri sayısı Mart 2020’de 116 iken; bu rakam Haziran’da aylık 125’e yükselmiştir. İthalata dayalı KKTC’de yaşanan talep daralmasıyla birlikte 2020 yılında ithalat 2019 göre 300 milyon ABD doları gerilemiş, 2021 yılı sonunda 2018 seviyesi olan 1.8 milyara ulaşamayacağı anlaşılmaktadır. Toplam talepte yaşanan daralmayla birlikte, kamu maliyesindeki gelir artışı gider artışının gerisinde kalmıştır.