Krizler çözüm doğurur... Rahat olun...

• Ana Muhalefet Partisi Başkanı olduğu yıllarda defalarca Anastasiadis'le söyleşi yapmış birisi olarak yanlış adımlar attığını düşünüyorum. Rum halkı Anastasiadis'i seçerek aslında çözümsüzlüğe halen süren desteklerini göstermiş oldular. Yeri gelmişken şunu da söylemek lazım, bakın görün yakında görüşmeler yeniden başlayacak.
  
• Öyledir de genelde. Krizler çoğu zaman çözüm doğurur fakat bu çözüm olumlu mu olumsuz mu olur önemli olan bu. Kıbrıs konusunda yaşanan çoğu kriz hep olumlu sonuçlar doğurmuştur. Şu an yaşanan petrol arama krizi aniden yerini olumlu gelişmelere bırakabilir. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın Nikos Anastasiadis ile belirli bir görüşme takvimlerinin olmamasına karşın bir araya gelip görüşebileceklerini açıklaması aslında Nikos'a net bir mesaj... Benim anladığım Cumhurbaşkanı; "Sağa sola tehdit savuracağına gel bir konuşalım, şu anki sorun ancak diplomasiyle çözülür" diyor. Yani konuşmasının ardında yatan mesaj budur bence.
  

Gündem çok klasik hatta sürekli tekrarlayan bir havaya girdi. Şöyle eski yazılarıma baktım da bir 2014 yılında benzer bir petrol arama krizi yine başgöstermiş ve Rum tarafı yine kapıları kapatma tehdidinde bulunmuştu. Anlıyorsunuz demek istediğimi. Tarih tekerrürden ibaret ne yazık ki. Ama bunun tek sorumlusu Rum tarafı. Buna yürekten inanın. Adamlar tanınmış devlet olmanın tüm imtiyazlarını sonuna kadar kullanıyorlar. Karşılarında Türkiye'nin ezici gücü var. Türkiye karşısında hiçbir devlet had hüd diyemiyor tabii. Hal böyle de olunca Rum Lider Nikos pasaport iptalinden tutun da kapıları kapatmaya kadar ne kadar aciz olduğunu gösteren basit açıklamalarda bulunuyor.

Hani düşünün karşınızda bir adam var "seni döverim" diyor siz de "ben de eve kapanırım" cevabını veriyorsunuz. Rum tarafının durumu bu.

Sonuç olarak gerginlik hiç kimseye olumlu bir sonuç getirmeyecek.

Krizler çözüm doğurur

Öyledir de genelde. Krizler çoğu zaman çözüm doğurur fakat bu çözüm olumlu mu olumsuz mu olur önemli olan bu. Kıbrıs konusunda yaşanan çoğu kriz hep olumlu sonuçlar doğurmuştur. Şu an yaşanan petrol arama krizi aniden yerini olumlu gelişmelere bırakabilir.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın Nikos Anastasiadis ile belirli bir görüşme takvimlerinin olmamasına karşın bir araya gelip görüşebileceklerini açıklaması aslında Nikos'a net bir mesaj; "sağa sola tehdit savuracağına gel bir konuşalım, şu an ki sorun ancak diplomasiyle çözülür" diyor Cumhurbaşkanı benim anladığım. Yani konuşmasının ardında yatan mesaj budur bence.

Buna benzer krizler iki yılda bir yaşanıyor neredeyse. Bu nedenle çok büyütmeye gerek yok bence. Neden büyütmeye gerek yok; çünkü Türkiye'nin tavrı bu konuda net ve elinde sopayla bekliyor. Rumlar da her defasında ne kadar diklenirlerse diklensin bu krizi ancak diplomasi yoluyla aşabileceğini çok iyi biliyor. İşte bu nedenle rahat olun diyorum. Rum tarafının hiçbir zaman çözüm arzusu ve niyeti olmadı, olmayacak da. Rumlar bölünmüş bir Kıbrıs'ın diğer yarısında tüm Kıbrısın sahibi gibi yaşayıp gidecekler benim anladığım. Çünkü tek kelimeyle aptallar.

Kıbrıslı Türklere eşitlik tanısalar ve sağlıklı bir zeminde anlaşmaya otursalar Kıbrıs adasının zenginliklerinden yararlanmayı bir yana bırakın Türkiye'yi düşman ülke konumundan da çıkarmış olacaklar.

Ama gelin görün ki Rum yönetimi bugüne kadar hep çözümsüzlük ve kriz mantığıyla siyaset güttü.

Türkiye o petrolü çıkartmaz

Bir kez daha söylemekte fayda var. Rum lider Anastasiadis'in bunu iyi anlaması gerekiyor. Ya yaşanan bu krizi sulh yoluyla, diplomasi yoluyla çözüp kenar kenar Türk tarafına yaklaşacak ya da hayatı boyunca Akdenizden petrol çıkartamaz. Türkiye savaşmak dahil her şeyi göze alabilecek potansiyele ulaşmış bir ülke artık.

Geçtiğimiz gün Türkiye'nin gözü be sefer döndü diye bir yazı yazdım. Bu yazılarımız Rumcaya çevrilip Nikos'un önüne gidiyor bunu çok iyi biliyorum. Amerika gibi sahte müttefik Türkiye'nin damarına o kadar bir bastı ki artık Türkiye bu bölgede ne pahasına olursa olsun savaş yapmaya hazır hale geldi.

İşte bu nedenle Nikos'un yapması gereken ne yapıp yapıp bir müzakere süreci başlatması gerekiyor ki, savaş bulutları dağılsın. Aksi takdirde "yok yahu bir şey olmaz" denilen birçok şey yakında olacak. Bunu da net olarak söylemek lazım.

Ankara Hükümeti bu petrolü çıkartmaz.

ABD devreye girecek mi?

Kıbrıslı Rumlar hiçbir zaman Amerikalıları ve İngilizleri sevmediler ve istemediler. Birçok Rum bakanla özel yaptığım sohbetlerde bunu bana söylediklerini bilirim. Bunu Kasulides'e sorduğumda böyle bir durumun olmadığını ve iyi ilişkilerinin olduğunu söylemişti. Peki ne zaman başladı bu iyi ilişkiler; şüphesiz ki Rus tehditine karşı Amerika'nın şu doğal gaza olan, petrole olan özel ilgisinin artmasından sonra. Biden'in aynı zamanda bir petrol şirketinin sahibi ya da ortağı olduğunu duymuştum, zaten Biden Kıbrıs'a yaptığı ziyaret sırasında ticaret yapmaya geldiğini açık bir dille ifade etmişti.

Ruslara karşı da hayli Rumların kalbini okşamıştı. Taa o gün birçok gazeteci çözüm sürecinin bittiğini ifade etmişti.

Şimdi bu saatten sonra ne olacak? Amerika ne kadar ne derece devreye girecek? Konuyla doğrudan ilişkisi olan BM ne kadar bu krizin aşılmasında etkin rol oynayacak ?Bunlar çok önemli sorular ve cevapları çok karmaşık aslında.

Bekleyip göreceğiz…

Sonuç olarak şunu da söyleyip son noktayı koyalım yazımıza. Kuzey Kıbrıs'ta birçok Kıbrıslı Türk vakti zamanında Hristofyas'a umut bağlamıştı, sonrasında da Anastasiadis'e; gelin görün ki Anastasiadis daha düne kadar Ankara'ya neredeyse yalvarıyordu, çözüme ivme katması için ve her fırsatta Kıbrıslı Türklerin haklarına verdikleri önemi anlatıyordu; şimdi bir bakıyorum da kapıların kapanmasından tutun da bir daha görüşme masasına oturmama tehditine kadar maddeler sıralanmış gidiyor.

Ana Muhalefet Partisi Başkanı olduğu yıllarda defalarca kez Anastasiedes'le söyleşi yapmış birisi olarak yanlış adımlar attığını düşünüyorum.

Rum halkı Anastasiadis'i seçerek aslında çözümsüzlüğü halen desteklerini göstermiş oldular. Yeri gelmişken şunu da söylemek lazım, bakın görün yakında görüşmeler yeniden başlayacak.

**************

GÜNÜN SÖZÜ

Rumların AB üyeliği hataydı.

JackStraw