Ölmek isteyenlere mani olmayın

Yayın Tarihi: 19/06/18 07:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+
Düşünsenize son bir hafta da 80 trafik kazası 46 yaralı ve bir ölü raporu var karşımızda. Nereye gidiyoruz sorusu artık anlamsız. Bayramın ikinci günü Girne'deyim. Trafik bir anda kilitlendi. Aklınıza ilk önce kaza oldu düşüncesi geliyor ve yanılmıyorsunuz. Bir sürat motoru aşırı süratten olsa gerek kaza yapmış. Ambulans yanımızdan geldi geçti. Aynı gün Girne'den Lefkoşa'ya dönüyorum; bir baktım aynadan yine bir sürat motoru sesi ortalığı yıkarcasına yanımdan geldi geçti.

Bayramın üçüncü günü; Güzelyurt'tan Lefkoşa'ya dönüyorum. BMW marka bir araçla yine bir sürat motoru yarışıyorlar. Yanımdan gelip geçiyorlar, yetmezmiş gibi motoru süren ayaklarını açıp yarıştığı arabaya gösteri yapıyor ve hız kameralarına yakın yavaşlıyorlar. Neden peki? Çünkü kamera onları çekerse ceza alacaklar.

Geçtiğimiz hafta bir motor kazası oldu ve bir genç hayatını kaybetti. Ve peşi sıra başka araç kazaları ve ağır yaralılar.

Şimdi üzülsek mi? Elbette ki hayır! Ölmek isteyenler bu hakkı sonuna kadar kullanabilirler. Bizler dört tekerleği olan arabaları düzgün süremezken motosiklet sürücüleri aşırı süratli kullanmayı seviyorlar. O zaman kaza yapmaları hatta yaralanıp ölmeleri kaçınılmaz olacaktır.

Bu hak onların ve belli yaşamak istemiyorlar. Ölenin arkasından en çok da geride bıraktıkları acı çekiyor ve ardından kaderi böyleymiş deyip konuyu kapatıyoruz. Olay bu!

Motorla sürat yapan kişi ne ailesini ne de sevdiklerini düşünmüyor demek ki. Düşünse alabildiğine süratli motor kullanmaz kimse.

Bana hep kızarlar; şu arabayı biraz hızlı sür.100 kilometreyi aşmıyorsun. Neden aşayım peki? Ne değişecek en fazla 10 dakika daha geç gideceğim gideceğim yere. Meslek hayatım boyunca kazada ölen çok insan gördüm, inanın bana kazada ölmek istemezsiniz.

Devriye yok yollar azraile emanet

Evet olay bu. Yollar Azrail'e emanet. Bugüne kadar polis teşkilatının güçlenmemesi için devlet her engeli çıkardı. Ne doğru düzgün polis istihdamı yapıldı ne de devriye aracı alındı. Haliyle devlet yollarda sürat meraklılarının ehliyetini almayınca yollar yarış pistine döndü.

Hadi diyelim bu arkadaşlar sürat yapıp ölmeyi göze alıyorlar. Tamam ölsünler hiçbir diyeceğim yok peki başkalarının hayatlarını tehlikeye atmalarına ne diyeceğiz? Başka masum insanların ne suçu var?

Bu yazıyla bir şey değişmeyeceğini, insanların hızlı motor ya da araba kullanmaktan vazgeçmeyeceklerini, devletin polise daha çok imkan tanımayacağını biliyorum.

Bu yazı sadece bir tepki. Elimde kalem var, okunan bir yazarım ve tepkimi koyuyorum ve emin olun zahmet edip bu yazıyı okuyan sizler, hız tutkunları tarafından bir gün öldürülebilir ya da sakat bırakılabilirsiniz.

Bugün herhangi bir belediye başkanıyla ilgili nutuk sallayabilirdim. Ya da Kıbrıs konusuyla ilgili. Onlar bugün var yarın yok ama ya hayatlarımız, sevdiklerimiz!

***********

Turizm polisi şart oldu

Turizm ve Çevre Bakanımız Fikri Ataoğlu hayli başarılı bir bakan. Sözüm yok. Adam çalışıyor neme lazım ama her Turizm Bakanının söz verdiği ve yapmadığı şu turizm polisi projesi artık hayata geçmeli. Girne Antik Limanındayım geçtiğimiz gün. Zorda kalmasam hayatta gitmem. Ben değil artık yerli halk gitmediği gibi turistler de şöyle bir uğrayıp kaçıyor. Neden biliyor musunuz? ! Limanda sarhoşlar var, evet yalnız duymadınız. Sarhoş insanlar. Gelene gidene sataşıyorlar. Kavga etmeniz an meselesi. Peki ya restoran garsonlarına ne demeli. Turistleri zorla kolundan tutup sandalyeye oturtmaya çalışanlar. Beni de yabancı sandılar "hello hello" diye sesleniyorlar. Hoş biz de artık yabancı olduk bu ülkeye.

**************

Bu köyde adaylar hep kadın

Hafta sonu telefonum çaldı. Telefonun ucunda tanıdık bir ses " Çiğdem Gülsüm". Boğazköy'den Aza adayı bir değerli hanımefendi. Bana "yerel seçimlerde Boğazköy'de muhtar da azaları da hep kadın Gökhan Bey ve ülkede ilk kez böyle bir şey oluyor. Kadınlar istedi mi nasılda birlik oluyor, görüyor musunuz" dedi ve kadınlar adına siyasette bir farkındalık yaratmak istediklerini anlattı. Tebessümle karşıladım. Bizim ülkede siyasiler kadınları genelde listelerde çeşitlilik olsun, renk gelsin diye aday yaparlar, halbuki siyasette daha çok kadın olsa hepimiz biliyoruz ki siyaset hem daha seviyeli hem daha ciddi yapılacak. Umarım bu bir başlangıç olur Çiğdem Hanım. Hayırlısı olsun.

**************

UBP'nin Dikmen'deki popüler ismi "Özsezer"

Bir süre önce Dikmen Belediye Başkanlığı için adı geçmişti Mehmet Özsezer'in. Sonra bazı sıkıntılar oldu ve Özsezer'in yerine Mustafa Erişmen aday oldu. Dikmen'de belediye başkanlık yarışının galibi belli; bu isim şüphesiz Yüksel Çelebi. Siyasette ebedi küslük ya da kırgınlık olmaz demiş olmalı ki Sevgili Mehmet, UBP kanadından belediye meclis üyeliğine aday oldu. Birinci sıradan seçileceğine zerre kadar kuşkum yok. Belediye meclis üyeliğini partizanlık gözetmeden yıllardır başarıyla yerine getiren isimlerden biri oldu hep bugüne kadar. UBP'de siyasetin gençleştiğini iddia edenler Mehmet'i bu sefer belediye başkanlığına aday yapmadı belki ama O yine de partisi ve Dikmenliler için çalışmaya ve didinmeye devam ediyor. Doğru bildiği ve ilkelerine sadık bir partili. Seninle ilgili çok isim beni arayarak bir destek atmamı istedi sevgili dostum, demek ki bu kadar çok seviliyorsun. Umarım UBP'nin ileri gelenleri senin potansiyelini bir daha göz ardı etmezler. Seçimler bitsin oturup bir kahve içelim. Belediye meclis üyeliğin şimdiden hayırlı olsun.

************

Günün Sözü

İnsan oImanın bütün kompIeksIerini yenmiş, günü dipdiri yakaIayan, hayatın anIamını çözmüş bir biIge insan; bir yoI gösterici.

Attila İlhan

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları