Özersay açıklasın, "kim bu raporlu CTP'liler?"

Yayın Tarihi: 23/10/18 07:30
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+

Bu hafta sonu UBP Kurultayı gerçekleşiyor. Adaylar kendi çalışmalarını sürdüre dursun kurultayın artık iki turlu olacağına kesin gözle bakılıyor. Adaylar kendi çalışmalarını sürdüre dursun kurultaya ortak olan ve UBP'nin içişlerine doğrudan müdahale etmeye çalışan bir başka parti daha var. Başka bir parti var demek doğru olmaz aslında bir başka siyasi var. Halkın Partisi'ni söylemiyorum elbette ki, Halkın Partisi'nin ya da vekillerinin UBP kurultayıyla bir alakası yok. Zerre kadar da ilgilenmiyorlar ancak HP Genel Başkanı Kudret Özersay'a bakıyoruz doğrudan UBP kurultayına etki etmeye çalışıyor ve adalet üzerinde ciddi bir baskı oluşturmuş durumda.

Bu baskı öyle bir noktaya geldi ki UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün'ün Mal beyanı ile ilgili dosyaya bakan Başsavcı Yardımcı Muavini Ergül Kızılokgil kalp rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırıldı.

Kamuoyunda siyasi baskıdan dolayı olduğu iddia edildi. Elbette ki bilemeyiz. Sonuçta Sn Kızılokgil rahatsız oldu, Allahtan acil şifalar diliyoruz kendisine. Değerli ve saygın bir hukukçudur.

Ve fakat siyasi baskılardan olup olmadığını bilmemekle birlikte Özersay'ın dosyanın ilerlemesini engelleyenler var açıklaması, Savcının üzerindeki baskıyı anlamamıza vesile oluyor.

Konumuza dönelim ve açıklıkla her şeyi masaya yatıralım. Önümüzde bir UBP kurultayı var ve bugüne kadar hiçbir UBP genel başkanı seçim kaybetmedi. Ama en başından beri Kudret Özersay'ın UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün ile ciddi sıkıntıları var. Hem de bu sıkıntılar son derece anlamsız ve tuhaf sıkıntılar. Özersay, seçim propagandasını temiz siyaset üzerine kurdu ve seçimlerden bugünkü vekil sayısını elde etti. Peki konuyu derinleştirmeden önce hemen şu soruyu sormak lazım. Özgürgün ile başka kimin ciddi sorunu var ?

İşte tüm mesele burada yatıyor. Derviş Eroğlu ! Sn Eroğlu'nun son seçimi kaybetmesinin ardından ve öncesinden de UBP'ye her zaman hakim olma çabası hiç bitmedi. Bu öylesine derin bir hırstı ki kendi evladı diyebileceğimiz UBP'yi ortadan ikiye bölüp hem UBP'yi tek başına iktidar koltuğundan düşürdü hem de DP-UG'nin oluşmasına vesile oldu.

Karşımızda yine Sn Eroğlu ve Eroğlu'na gönülden destek veren menfi ya da duygusal aktörler var.Eroğlu'nun dünkü kurultaya doğrudan müdahale eden ve güvensizlik algısı yaratan açıklamasını yarın değerlendireceğiz.

EROĞLU-ÖZERSAY YAKINLAŞMASI

Meslektaşlarıma da çevreme de her zaman bunu söyledim. Duyduklarım, gördüklerim bana her zaman Sn Eroğlu ile Özersay'ın yakın olduklarını ve bazı konularda birlikte hareket ettiklerini hissettirmiştir.

Şöyle ki Eroğlu'nun sürekli yanında olan ve Eroğlu'na doğrudan etki eden, hatta bir fiil konuştuğunda Eroğlu'nun fikri gibi yansıyan bir abimiz var, kendisi gazeteci değil, onu da peşinen söyleyelim ki mesaj yanlış adrese gitmesin. Hepimiz biliyoruz ki bu abimiz sıkı bir Özersay hayranı ve Özersay'ı her platformda ciddi anlamda savunuyor. Hatta hatta bazı konuşmalarında Eroğlu ile Özersay'ın bazı konularda yakın temasta olduklarını da söylüyordu. Ben bunu kaç kez duydum. Bu nedenle her zaman Eroğlu ile Özersay'ın yakın dostlukları olduğunu düşünmüşümdür.

Orta yerde bir gerçek var ve bu durum insanın siyasi yapısından kaynaklanır, Sn Eroğlu'nun her zaman UBP'yi kontrol etme ve yönetme hırsı olmuştur. Bunu Özgürgün de başaramadığı içinde Özersay aleyhine birçok operasyonda bulunabileceğine ben eminim.

Yazının başında da örneklediğim gibi İrsen Küçük ve UBP'nin bölünmesi operasyonu bunun en temel örneğidir.

Devam edelim.

ÖZERSAY, NEDEN ÖZGÜRGÜN'E TAKTI ?

İşte önemli soru bu. Bu ülke de adı birbir türlü yolsuzluğa karışmış ama hiçbiri ispatlanmamış onlarca siyasinin adı hep ortalıkta gezip durmuştur, üstelik bu siyasilerin bazıları hükümet mensubu olmakla birlikte birçoğu da aktif siyasette değildir ama hükümetteki partilerde uzun yıllar iz bırakmışlardır.

Hani demem o ki Özersay temiz siyaset deyip, UBP Genel Başkanı ile bir kahve dahi içme tenezzülünde bulunmamıştı ya; işte o zaman böyle bir Özersay'ın diğer parti başkanlarına sizin partilerinizin de geçmişinde şaibe vardır sizinle de görüşmem demesi gerekmez miydi ?

Ama bunu demedi Sn Özersay ve onlarla hükümet kurmayı tercih etti. Peki neden ?

Yani bir düşünün bu yazdıklarımı. Sizin de tuhafınıza gitmiyor mu ? neticede Sn Özgürgün'ün eğer bir kabahati varsa yargı önünde öyle ya da böyle cezasını çekecektir ama kurultaya bir hafta kala Özersay'ın bu soruşturma konusunu yeniden gündeme getirmesi ve kurultayı etkilemek maksadıyla bunu yaptığı algısını yaratması son derece çiğ bir davranış olmuştur.

Hiç kimse de bunu doğru karşılamadı. Örneğin UBP kurultayı bittikten sonra Özersay bu konuda kazan kaldırabilirdi, dahası kaç aydır bu konu da açıklama da yapmıyor.

İşte hep bunları bir araya topladığımızda Özersay'ın UBP Kurultayına yönelik Özgürgün aleyhine bir tutum içine girdiğini ve bunu tek başına yapmadığını düşünüyorum ben. En azından benimle birlikte birçok insanda yarattığı algı bu.

Aytaç Çaluda'nın dokunulmazlığının kaldırılması konusunda hiçbir hükümet üyesi canını yemezken bir tek Kudret Özersay bu konuda ısrarcı oldu ve en nihayet dün komite bazında bu gerçekleşti. Peki buradaki amaç nedir ? Ben söyleyeyim size ardından Özgürgün'ün dokunulmazlığının kaldırılması için bir örnek yaratmaktır.

Hiçbir surette kimseyi savunduğum yok ancak şu an dokunulmazlığı olmayan, vekil olmayan ve haklarında şaibeler çıkanlar için Özersay hiçbir soruşturma başlatmamıştır, üstelik başlatacağını söylemesine rağmen.

Demem o ki niyet suçlu bulup yargılatmak değil, niyet başka. Ben böyle görüyorum bu yaşananları.

CTP HAKKINDA SORUŞTURMA YOK MU HOCAM ?

Çok eskiye gitmeyelim. Hemen erken genel seçim öncesinde Aralık 2017 tarihinde Kudret Özersay katıldığı bir programda hem UBP'den hem de CTP'den hesap soracağını açıklamıştır.

İfadesi aynen şöyleydi; "HEM UBP HEM CTP: Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, "CTP ve UBP'de ağırlığı olan kişilerle ilgili Sayıştay raporu var. Biz bu iki partiden biri ile koalisyon kurarsak bunun üzerine nasıl gideceğiz" ifadesini kullanarak, "hesap soracağımız partilerle koalisyon kurmayacağız" mesajı verdi. Kudret Özersay, "Geçmişteki yolsuzluk hukuksuzluk ve usulsüzlükten hesap soracağımızın sözünü verdik. Bugün verdiğimiz bu sözün arkasında duruyoruz ve hesap soramayacağımız bir koalisyon ilişkisine girmeyeceğimizi söylüyoruz" dedi.CTPden-hesap-soracagiz/" target="_blank">https://www.havadiskibris.com/ozersay-ubp-CTPden-hesap-soracagiz/

Şimdi Kudret Hoca'nın UBP ile ilgili soruşturma başlatmaya çalışmasını anlıyoruz da seçimden hemen önce halka verdiği bu sözü ne yapacağız. CTP ve UBP'de ağırlığı olan kişilerle ilgili sayıştay raporu var demişti.

O ağırlığı olan UBP'li kişileri az çok anladık Kudret Hocam, peki CTP'deki ağırlığı olan ve haklarında sayıştay raporu olan o kişiler kim ? Açıklayacak mısınız? O CTP'lilerin üzerine ne zaman gidip haklarında soruşturma başlatacaksınız ?!

Öyle değil mi ya ? bu ifadeler Özersay'a ait. Cevap bekliyorum şimdi ben buna. Ah Hocam söyleyin Allah aşkına siz hangi verdiğiniz sözü tuttunuz ?!

Neymiş hocam peki ? Önce menfaatler sonra fikirler çatışır.

****************

GÜNÜN SÖZÜ

"Gemide isyan çıktıysa sebebini aşçıya sorun"

Viking atasözü

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları