Özersay neyi bekliyor?

Yoğun bir hükümet bozuluyor ve UBP-HP koalisyonu kuruluyor tartışmalarının ardından Başbakan Erhürman ile Maliye Bakanı Denktaş yeniden ortamı sakinleştirdi ve Özersay bir süre daha hükümette kalma kararı aldı. Özersay'ın gerçekleştirdiği Ankara görüşmesinin ardından UBP Genel Başkanı Tatar'ın da gerçekleştirdiği Ankara görüşmesi sonrasında ortam bir an da gerildi ve Özersay oldukça keskin bir paylaşımla UBP ile kurulmuş ipleri kopardı.

Peki ne oldu da böyle oldu, bu gerilimin yaşanma sebebi ve sonrasında gerçekleşen gelişmeleri öğrendiğimiz kadarıyla sizlerle paylaşacağım.

Güvenilir kaynaklardan aldığım bilgilere göre UBP-HP koalisyonunun kurulma aşamasında Türk Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu bir tür doğal arabuluculuk üstlenmiş oldu. Bunu negatif anlamda söylemiyorum.

İddiaya göre olanlar Türkiye Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ile Ersin Tatar arasında gerçekleşen görüşme sonrasında yaşandı. Albayrak'ın UBP-HP koalisyonu kurulması için devreye girdiği ya da bazı kişileri devreye soktuğu ve sonrasında Özersay'ın "aman Ankara'nın devreye girmesiyle Özersay hükümet bozuyor" dedikodularından ciddi, anlamda korkan ve kaygı duyan Kudret Özersay'ın paniklemesi üzerine sert bir açıklamayla film koptu.

Film öylesine bir koptu ki Özersay kendini kendince toplum önünde temize çıkarmak adına bugüne kadar hiç görülmemiş bir açıklama yaptı. Bu açıklaması doğrudan Ankara hükümetini hedef alıyordu "telkin ve tavsiye ile hükümet kurmadığım gibi bozmamda" şeklinde oldu.

Özersay açıkça Ankara'ya "senin sözünle iş yapmam" mesajı verdi. Bu mesaj gerçek miydi yoksa tribünlere oynama mıydı işte orası kaç gündür tartışılıyor. Bununla ilgili hem hükümet cephesinde hem de UBP cephesinde net farklı açıklamalar var.

Sırasıyla bunlara değineceğiz.

Hükümet kanadı: "Hükümet bozulmayacak"

Hükümet içindeki güvenilir kaynaklarımla yapmış olduğum görüşmelerde hükümetin hiçbir şekilde bozulmayacağını, maaş ödemelerinin borçlanılmadan yapılacağını ve sadece yatırımlar için borçlanılacağı bilgisini aldım. Uzun uzun süren iki bakanlar kurulu toplantısının altında yatan iki neden var. Birincisi hükümetin hiçbir şekilde Türkiye ile mali protokolün imzalanmayacağını varsayarak hareket etme kararı ve bununla ilgili sergileyeceği tavırlar konusunda bir dizi kararlar üretilmesi vardı ve bun yönde de bazı kararlar alındı.

Müsteşar ve müdürlere nota verildi

Bakanlar kurulunun uzun süren ikinci toplantısının da ardında yatan önemli gerekçe; Hükümetin bozulacak söylentilerinden dolayı iş yapmaktan vazgeçmesi ve işlerini savsaklamaya başlamaları yatıyordu. İşte bu nedenle ikinci gün yapılan bakanlar kurulu toplantısı bu nedenle uzun sürdü ve hükümetin başarılı ve yüksek performansta çalışması için hem müsteşarla hem de müdürlere sert bir uyarı yapıldı.

UBP:"Hükümet bozulacak… Perde gerisi görüşmeler devam ediyor"

UBP içerisindeki, güvenilir kaynaklarım bana UBP-HP koalisyonun sanıldığı gibi rafa kalkmadığı ve bu hükümetin kurulması için perde gerisinde çalışıldığını net bir şekilde söylediler. Daha da ilerisini söyleyecek olursak bazı Ankaralı yetkililerin UBP ile sıkı bir istişare içinde olduğu ve UBP-HP koalisyonun olması için çalışıldığını anlattılar. Verilen isimler, yapılan toplantıların detaylarını açıklamayacağım. Bu görüşmeler geçtiğimiz hafta yapıldı.

Bir daha ileriye gidecek olursam olası UBP kabinesinin de şu an listesi benim elimde mevcut. Fakat UBP'li kaynaklarımın yeni koalisyon ile ilgili ne verdiği süre zarfını ne de bazı detayları şimdilik paylaşmayacağım.

Bunların siz okurlarım gibi şüpheyle karşılanması benimde olaylara şüpheyle yaklaşmamı sağlasa da Kudret Özersay'ın son açıklaması yine beni UBP'li kaynaklarıma inanmaya sevk ediyor.

Özersay bir öyle bir böyle…. Peki neden?

Bildiğiniz gibi HP Genel Başkanı Özersay'ın son facebook paylaşımına kadar UBP-HP koalisyonu ile ilgili yazılan çizilen hiçbir konuda Özersay herhangi bir yalanlama yapmamıştı. Son yaptığı hükümetin görevi başındadır paylaşımı hükümetin bozulmayacağına yönelik bir algıya neden olmuş ancak sonrasında yapmış olduğu son paylaşım Özersay'ın gerek UBP ile hükümet kurma gerekse hükümetten çekilip muhalefette kalma düşüncesine iyice saplandığını tüm çıplaklığıyla anlatıyor bize.

Sevgili dostum Levent Kutay'ın paylaşımında şu önemli anekdot dikkat çekiyor " Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, hükümet olarak icraat yapabilecek duruma gelmeye çabaladıklarına vurgu yaparak eğer icraat yapamayacaklarsa koltukta çakılı olmadıklarını belirtti.

Ayrıca Özersay, maaş konusuna da değinerek sadece maaş ödemenin hükümet etmek olmadığını söyledi.Özersay, Kıbrıs Gazetesi'ne yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:Çıkış yolu arıyoruz, hiç kolay olmayacak, icraat yapabilecek hale gelmeye çaba harcıyoruz. Bize soruyorlar hükümetin geleceğini. Daha önce de söyledim, icraat yapmak içindir bu çabamız, icraat yapamaz hale gelirsek gereğini yaparız, koltuğa çakılı değiliz. Halkın yararına olan nedir ona bakarız, doğal olarak halk icraat bekliyor. Sadece maaş ödemek hükümet etmek demek değildir, icraat yapabilmemiz lazım, görebildiğim kadarıyla kimse daha farklı düşünmüyor"..http://www.kibrispostasi.com/c137-GOZDEN_KACMAYANLAR/n283555-ozersaydan-hukumet-yorumu-hic-kolay-olmayacak-27042019

Bakınız buradaki önemli detay şu; Özersay hükümetin tek görevinin maaş ödemek olmadığını ve eğer icraat yapılamayacaksa o koltukta çakılı olmadıklarını söylüyor. Aslında bu açıklama Hükümete net bir uyarı. Bir diğer deyişle sanki de Özersay Hükümete bir süre verdi ve bu süre zarfında maaş ödemenin dışında icraat yapılamaması halinde hükümetten çekileceğini söylüyor.

Muhalefette mi kalır yoksa UBP ile mi kurar orası ayrı konu.

Burada önemli bir nokta var. Özersay ya UBP ile koalisyon kurarak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hem güçlü bir çatı adayı olacak hem Ankara'nın gönlünü yapacak ya da erken seçime gidilmesine vesile olup Cumhurbaşkanı olma ihtimalini kaybedip partisini de sandığa gömecek.

Mesele aslında bu kadar basit. Asıl soru Özersay'ın hangi yolu tercih edeceği.

UBP ile koalisyon kurup da Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çatı aday olarak halkın karşısına çıktığında ille ki kazanacak diye bir durum yok ama ikinci tura kalacağı ve çekişmeli bir yarış olacağı kesin.

Hükümet başarılı olabilecek mi?

Bir kere hükümetin işi çok zor. Çünkü mesele ne maaş ödemekle bitiyor ne de bir takım icraatlara imza atmakla. Bildiğiniz gibi mali protokole bağlı olarak ödenmesi gereken Turizm teşvikleri ve belediyelere yapılan milyonlarca katkılar var. Hali hazırda hükümet hasanın külahını hüseyine uydurarak bir maaş ödemesi yaptı. Bunu elbette bir süre öyle ya da böyle devam ettirebilir. Hatta hükümet maaş ödenmesi noktasında bunu aylarca bir şekilde devam ettirebilir ancak alışıla gelmiş birçok ödemeyi yapması söz konusu değil. Turizm sektörü, hayvancılık sektörü ve iş alanlarında verilen krediler, bağışlar, yardımlar, hep bunlar Ankara'nın desteği ile yapılan işler ve öyle az buz bir para değil.

İşte Özersay bunların yapılmasının neredeyse imkansız olduğunu bildiği için sadece maaşla ben bu hükümette kalmam diyor.

Bu son paylaşımı ile de UBP'lileri adeta haklı çıkarıyor.

Bekleyelim bakalım yakın gelecekte ne olacak.

*****************

GÜNÜN SÖZÜ

Yerini vaktinde terk etmeyi bilmek gerçek olgunluktur.

Victor Hugo