Ben de Kemalist'im...

Yayın Tarihi: 01/04/08 00:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Evet ben de Kemalist'im; hepimiz Mustafa Kemal'iz...Anavatan Türkiye'den kopuk yaşayamayız. Orada eğitim aldık;oradaki her konu bizi de ilgilendirmekte, Atataürk'e yapılan her saldırı bizi üzmektedir. Artık isyan etme noktasına taşındık.Orada Türkiye'de ve burada KKTC'de...Orada Atatürk düşmanlığı; burada ''Türk Ordusu işgâlcidir'' hezeyanları...Büyük bir kirlilik aldı başını gidiyor.

Haber şu: Olay İzmir'de yer aldı. Öğretmen Hülya Toker'in "Biz Kemalist öğretmenler olduğumuz sürece bu rejim değişmeyecektir"... söylemi soruşturma konusu oldu. Atatürk'ün kızlarından, ''Selma Yiğitalp Lisesi'' Edebiyat Öğretmeni Hülya Toker 'in, "Ülkemiz nereye gidiyor" sorusunu yönelten öğrencisine verdiği bu yanıt nedeniyle sözlü savunmasının alındığı belirtildi. Edinilen bilgiye göre Toker'e ders sırasında bir öğrencisi, son güncel olayları anımsatarak, "Ülkemiz nereye doğru gidiyor? Cumhuriyet rejimi değişecek mi" sorusunu yöneltti. Toker,öğrencisinin sorusuna, "Biz Kemalist öğretmenler bu kürsülerde olduğumuz sürece, Cumhuriyet rejimi değişmeyecektir" yanıtını verdi.

Konunun bir öğrenci velisi tarafından il milli eğitim müdürlüğüne iletilmesinin ardından Toker, Okul Müdürü İbrahim Yıldırım tarafından makamına çağrıldı. Hakkındaki şikâyetin gerekçesini soran Toker, müdürden "Hükümet aleyhinde konuşmalar yapıyormuşsun" yanıtını aldı. Eğitim Sen 1 No'lu Şube Başkanı Ali Rıza Özer , Toker üzerinde İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü aracılığıyla baskı oluşturulmaya çalışıldığını söyleyerek, "Eğitim-Sen olarak laik, bilimsel, demokratik eğitimi savunan tüm meslektaşlarımızın yanındayız" dedi.

Toker'in, okul müdürlüğü tarafından sözlü savunmasının alınmasının ardından Selma Yiğitalp Lisesi'ne destek ziyaretine gittiklerini söyleyen Özer, şöyle dedi: "Laikliği savunan öğretmenlere karşı yapılan baskılar yeni değil. Arkadaşımız Toker'in yaşadığı süreç bu tür baskıların son örneğidir. Toker, öğrencilerine Cumhuriyet rejiminin Atatürkçü öğretmenler olduğu sürece yıkılamayacağını söylemiş ve ardından, okul müdürlüğü tarafından sözlü savunması istenmiştir. Burada amaç hem laik, demokratik eğitimi savunan Toker'i yıldırmak ve benzer düşüncedeki öğretmenlere gözdağı vermektir."

Osmanlı İmparatorluğu en son Balkan bozgunu ile tarihe gömüldü. Anadolu işgâli Türke vurulmak istenne son darbe idi. Ama işte orada, Çanakkale'de batı güçlerini mağlûp eden bir kahraman çıktı ortaya...Ve de tarihe Mustafa Kemal Atataürk ve Türkişye Cumhutiyetri aıdnı yazdırdı. Bu birbirinden ayrılamaz. Din bağnazlığına peçe takılsa da...Buradan Mustafa Kemal Atataürkçülere yaniş Kremaklşistlere selamlar ola...

&&&

MODA: TÜRKİYE'YE KARŞI ÇIKMAK

Kimi ele geçirdiği köşesinde, kimi kendisine emanet edilen Televizyon veya radyo programında ağzına geleni söylüyor ama kulağı işitmiyor. Sanki Anavatan Türkiye'de söylenen çeşitli isimler, ilk kez Kıbrıs'ta kullanılıyor da, bu kahramanlar, kılıç sallamaya kalkıyorlar. Son oyunları Çağlayan Parkı'nın yenilenmesi üzerine isminin başına ''Ankara'' konması...Vay siz miydiniz bunu yapan? ''Asimilâsyonun'' ne olduğunun da cahilleri, yollara düştüler...Bırakınız 1955 EOKA dönemini, İngiltere bu adaya ayak bastığı andan itibaren Türklere karşı yöneltilen ''asimilâsyon'' ve de kıyım politikasının günümüze sarkttığını saklayacak kadar açıkgözler... Yakılan, yıkılan, yokedilen Türk varlıkları, topa tutulan camiler ve Şehitlikler... Katledilen insanlarımız bile bunları uyandırmıyor,utandırmıyor...Sadece Baf'ta insanımızı Şehit edip başlarını tahra ile parçalayan ve kamyona bir yük gibi atıp Türk kesimine taşıyanların kimler olduğunu bile anımsamak istemiyorlar.Bari o kıyımı gösteren resimlere bakıp utansınlar...Sadece 1958 yazında 74 Türk vurulmuş,katledilmiş, köylerimiz yakılmış, yıkılmıştır. Acaba orada kültür varlıklarımızı koruyan EOKA veya Kilise mi vardı? Tam 11 yıl hayatı sürdürmek bir cehennem azabı olmuştu. O yıllarda yollarda seyahet edilemedi. Yola çıkan alındı, kurşuna dizildi ve kuyulara atıldı...Türk köyleri, Türk mahalleleri yağmalandı ve yakıldı. Türk Okulları yerle bir edildi. Eski eserlerimiz yok edildi ve park yapıldı...

Okullarımızın isimleri dün de, bugün de, Türk büyüklerinden,Türk tarihinden alınmıştır. Atatürk Öğretmen Akademisi, Namık Kemal Lisesi, Bekir Paşa Lisesi, Bülent Ecevit Anadolu Lisesi, Lefkoşa Türk Lisesi, 20 Temmuz Fen Lisesi,Polat Paşa Lisesi, Canbulat Ortaokulu, Girne Anafartalar Lisesi ve ötesi...İlkokullarımızda Anavatanımızın ve Şehitleirmizin isimleri...Meydanlarımızda Mustafa Kemal Atatürk'ün büst ve heykelleri; Namık Kemal'in büstü, Cengiz Topel anıtı ve yüzlerce büst ve anıt... Bunları kaldıralım,değiştirelim, yıkalım mı?

Yerleşim yerlerinin isimleri İngiliz sömürge döneminde Kilise buyruğu ile değiştirildi. 1955 ve sonrasında, mücadele yıllarında her köy veya mahalle uygun isimleri seçip aldı. 50 yıldır güzelim Türkçe isimler kullanılıyor. Rum katliamı üzerine kuzeye göç başlayınca, aldığımız güzel bir kararla, her yerleşim yeri eski ismini güneyde bıraktı, 50 yıldır kullandığı güzelim Türkçe isimleri de Kuzeye taşıdı. ''Muttayaka'', Mutluyaka olarak kuzeye taşındı.Aytotro, Yeni Boğaziçi olduğu gibi.. Fena mı oldu?
İsimleri ''Gurtunya, şinya'' mı yapalım?

Şimdi karşımıza geçip adadaki Yunan Ordusuna değinmeden, ''Türk Ordusunu'' işgalci'' göstermeye kalkanların haytalığı beni yaralıyor...Bari Rumun katlettiği Şehitlerden utanınız...Sizlere bu özgürlüğü ve de söz hakkını, Mehmetcik ve Mücahit sağladı...Onu anımsayalım...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.