Tatar adaydır... Saygı duyacaksınız...

Ülkenin çözülmesi gereken onlarca sorunu varken bazı siyasilerin hırsları yüzünden olmadık açıklamalar yapmasını hayretle izliyorum. Bu açıklamaların yanı sıra perde gerisinde sesini çıkarmayan pusuya yatmış ve perde gerisinden iş çeviren başka siyasiler de var tabii. Tahmin edersiniz ki Ulusal Birlik Partisi’nden bahsediyorum. Hızla bir yılı kapatıyoruz ve 2020’de ülkemizin iki tane temel gündemi var. Birincisi ekonomik protokole bağlı olarak ekonominin iyileştirilmesi, ikincisi de Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve sonrasında hızla yükselmesi beklenen Kıbrıs müzakere süreci.

Her ikisi de ülkenin geleceği için son derece önemli gündemler.

Gelin biz UBP’nin biraz içişlerini konuşalım. Birkaç ay öncesine kadar UBP Genel Başkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanlığı seçimlerine aday olmayı düşünmüyordu. Başbakanın temel gündemi ülkeyi yönetmek ve ekonomiyi iyileştirmekti. Her ne kadar ortağı HP ile bir takım sorunları bulunsa dahi UBP-HP bunu gayet iyi yapıyorlar.

Birkaç ay öncesinden Cumhurbaşkanlığı seçimleri için UBP Lefkoşa Milletvekili Zorlu Töre Cumhurbaşkanlığına aday olmak istediğini belirtmişti, ardından Töre’nin yanı sıra UBP Gazimağusa Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu’nun adı da ortaya çıktı ve bu iki isim konuşulmaya, anketlerde boy göstermeye başladı.

Ancak son bir ay önce yapılan tüm anketlerde UBP Genel Başkanı Ersin Tatar’ın hem adı öne çıktı hem de anketlerde oldukça iyi oy alabileceği ortaya çıktı.

Dahası UBP tabanında, örgütlerinde ve parti meclisinde Tatar’a aday olması için baskı ciddi anlamda arttı ve aday olmaması ve UBP’nin bu seçimleri kötü bir oyla kaybetmesi halinde faturanın yine Genel Başkana kesileceği uyarısı sert bir dille yapıldı.

Tüm bunları alt alta koyup topladığınızda bu saatten sonra Ersin Tatar’ın UBP Genel Başkanı olarak ve anketlerde tüm sağ adaylardan daha yüksek oy alan bir pozisyona gelmesinden sonra Tatar’ın “Ben aday olmam” deme lüksü de ortadan kalkmıştır.

Tatar adaydır ve olmak zorundadır

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sonuçlarını şimdiden kestiremeyiz, hamaset de yapacak değilim ama Tatar’ın sağın en güçlü adayı olduğu ortada dururken ve ikinci tura kalma ihtimali son derece güçlüyken UBP gibi ülkenin en büyük siyasi partisi olan bir partinin başka adaylarla maceraya sürüklenmesi söz konusu dahi olamaz.

Bu nedenle Ersin Tatar UBP’nin Cumhurbaşkanı adayıdır ve olmak zorundadır.

Töre’nin açıklaması hoş olmadı

UBP Lefkoşa Milletvekili Zorlu Töre Cumhurbaşkanı adayı olmak isteyebilir. Bu anlaşılabilir bir durumdur ancak artık ortada Tatar’ın adaylığı kesinlik kazanmışken ve Tatar ekranlara çıkıp “Partim görev verirse adayım” diyorsa Töre’nin televizyonlara çıkıp da “Üyeye gidelim üye beni seçecektir hodri meydan” tarzında konuşmalar yapması ne siyaseten doğrudur ne de parti bütünlüğü ve disiplini açısından doğrudur. Zorlu beyi anlamakla beraber son derece yanlış yaptığını ifade etmek isterim.

Hem milletvekilleri hem bakanlar parti tabanından ciddi tepki almıştır. Başbakana derhal disipline verilmelidir baskıları da yapılmaktadır.

Zorlu beyin tecrübeli bir politikacı olarak sağduyulu davranması ve UBP Genel Başkanı’nı desteklemesi gerekirken hodri meydan çekmesi ne kadar güzel olmuştur sormak lazım.

Töre’nin muhafazakâr çizgide aşırı milliyetçi bir kimliğe sahip olduğunu hepimiz biliyoruz. Eğer KKTC Devleti’nin başına milliyetçi çizgide sağ ideolojiye sahip birinin seçilmesini istiyorsa bu kendisi değil Ersin Tatar’dır. Üyeye de gidilse sandığı gibi kendisi değil Tatar’dır üye tarafından seçilecek olan.

Siyasilerin hırslarının, mantık ve parti menfaatinin önüne geçmemesi gerekiyor. Çünkü Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adayın yanı sıra asıl yarışacak olan partinin kendi ismidir.

UBP tabanının bir kısmı son yaşanan birkaç  seçimde TDP’nin adayına, HP’nin adayına ve Akıncı’ya oy vermekten kaçınmamıştır. Bu da demek oluyor ki eğer UBP’den doğru isim aday olmazsa taban yine başka adaylara oy verebilir.

Zorlu bey kusura bakmasın ama Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde doğru aday kendisi değildir.

Töre’yi seven bir gazeteci olarak sağduyulu davranması gerektiğini düşünürüm.

Ülkemizde siyaset her an her yöne everilebilir, kim bilir yakın gelecekte Töre’nin siyasette başka önemli noktalarda olmayacağını ama siyaset aynı zamanda onca kilometre taşından sonra bazı hatalarla silinip gitmenize de neden olabilir.

Dikkatli olmakta fayda var!

Seçimlerden sonra kabine revizyonu olabilir

UBP’de en azından Zorlu bey parmağının arkasına gizlenmeden duruşunu sergilemektedir. Kanaatimce yanlış yaptığını yazdım, peki parmağının arkasına gizlenip de perde gerisinden iş çeviren milletvekilleri ya da bakanlara ne demek lazım. UBP’liler bu seçimde başarılı olmak istiyorlarsa kişisel hesaplarını bir yana bırakıp partinin başarısı için çalışmaları gerekir. Bunu yapmayan ve perde gerisinde çalışan bazı bakanlar ve vekiller var, bakın şimdiden yazıyorum Nisandan sonra bakan kalmaları mümkün olmayacak, vekillerde dikkat etsin disipline verilmeleri de gündeme gelebilir. Bir yerlerde telefonların kameralarının sizin konuşmalarınızı çektiğini, seslerinizin kaydedildiğini aklınızdan çıkarmayın. Memlekete rezil olursunuz benden söylemesi.

****************

Günün Sözü

Demokrasilerde halk, tüm yanlışları denedikten sonra doğru olanı bulur.

WINSTON CHURCHILL