Turizm mi? Kumar mı?

Ülkemizdeki korona vakalarındaki hızlı artış herkesi tedirgin ediyor etmesine ama ne vatandaş ne de hükümet bu artışı pek önemsemiyor. Hani insanları kınayamazsınız herkes usandı, usanmasından ötürü herkes korona yokmuş gibi davranıyor. İşte bu usanma ve korona salgını yokmuş gibi davranmalarından ötürü de vakalar hızla artıyor.

Şu kapalı devre turizm meselesi. Bakın peşinen yazıyorum buraya umarım başımıza giymeyiz bu süreci. Buradaki mesele ne yazık ki turizm yapmak değil, buradaki gaye kumarhanelerin çalışmasını sağlamak. Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu bu konuda son derece dikkatli olmalı ve ekonomiye bir nebze katkı olsun diyerek ülkeyi felakete sürüklememeli.

Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi de bu kapalı devre turizmine izin verirse ve Türkiye’de günlük vaka 55 binlerde gezerken Türkiye’den buraya casino müşterisi getirilmeye başlanır işte o zaman vakalarda ciddi bir patlama olacak.

Böyle bir durumda hem Sağlık Bakanı Ünal Üstel hem de Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu vatandaşın öfkesine maruz kalacaklardır. Yalnız vatandaşın değil medyanın da öfkesine maruz kalacaklardır.

Bu konu ile ilgili olarak kapalı kapılar arakasından bazı gizli toplantılar yapıldığını biliyoruz. Öyle tahmin ediyorum ki hükümet edenler ateşle oynuyorlar.

Hem Ünal beyi hem de Fikri beyi gerçek anlamda sever ve desteklerim. Bu ülkeye her ikisinin de verdiği hizmetler çok büyüktür ama bu noktada biraz sabırlı olmakta fayda var diye düşünüyorum.

Şu an için Türkiye’de vaka sayısında tek kelime ile patlama var. İsviçre Türkiye’yi riskli ülkeler arasına alırken Rusya charter seferlerini durdurdu.

Biz nasıl olur da çift aşı çift pcr ile günlük 55 bin vaka çıkan Türkiye ile kapalı devre turizm yapmayı planlıyoruz?

Rusya’nın ya da Türkiye’nin aklı kesmiyor mu çift aşı ve çift PCR ile turizm yapmak ve bir bizim aklımız kesiyor.

Bakınız net söyleyeyim. Yaparsınız kapalı devre turizmi, belki bazı yandaş kumarhaneleri memnun edersiniz, birileri bu işten menfaat da sağlayabilir. Kısa bir süre sonra vakalar patlarsa paşa paşa kapatırsınız tüm ülkeyi, tüm memlekette sabahtan akşama size söver. Yakında seçim var, oradan da eve gidersiniz bu iş biter. Ama olan insanımıza olur.

Bence bu konuda herkes aklını başına toplamalı.

Vaka konusunda öncelikle Türkiye’nin toparlanması lazım. Türkiye de vaka sayısı gerçekten çok yüksek. Şu an için bizim ülkemizde de vakalar aldı başını gidiyor. Böyle bir aşamada kapalı kalmak zaruridir.

En azından bir süre daha bu beklenmeli.

GÜNEY KIBRIS HALA TEHLİKELİ

HP Genel Başkanı Kudret Özersay’ın bu açıklaması beni üzdü. Koronavirüs konusunda en hassas siyasi Özersay’dır. Rum tarafında günlük vaka sayısı 470 civarında ve günlük 4 ölüm var. Böyle bir aşamada Güney ile Kuzey geçişlerinin başlamasını dile getirmek son derece tehlikeli ve yanlıştır.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da bunu desteklemesi son derece yanlış. Aylarca kapalı kalsın demiyorum ama tüm dünyada kapanma gerçekleşirken hele hele şu sıralar; Türkiye’den turist getirilmesini savunmak, Rum tarafıyla geçişleri başlatmak bu halka yapılacak en büyük kötülüktür.

Bunu yapmayın beyler, vebali boynunuza olur.

Biraz daha sabır. Acele etmeyin. Acele etmeyin.

Günün Sözü

"Konuşmuyor, anlatmıyor diye hissetmiyor sanmayın. Kimisi içine atar çığlıklarını. Özlemek, ölmekten sadece iki harf fazla be çocuk."

Cemal Süreya