Kıdemli ‘Andımız kârilerinden’ Vatan Mehmet soruyor…

Türkiye'de Danıştay’ın “andımız” kararı yeniden gündemde…

En son 2018’de yürütmeye ilişkin bir karar vermiş ve "Türkiye kroniği" tartışmalar yeniden şenlenmişti…

Danıştay’ın gerekçesi henüz açıklanmayan yeni kararı ise “andımızın okullarda okutulmaması” yönünde…

Danıştay 8. Dairesi, 2018 yılında “Andımız kaldırılamaz” demişti.

Eğitim Bakanlığı bu karara itiraz etti.

Bunun üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu da 14 Mart'ta 8. Daire’nin kararını iptal etti ve Andımız'ı kaldırıldı.

Açılım sürecinin alt başlığı söz konusu konu,  “ittifakı çatlatma” tadında tartışılıyor.

**

Misak-ı Milli hârici ve fakat ‘Mavi Vatan’a dâhil ülkemizde de "marş marş" okutulan Andımız, içerikte 'zevksizlik ve sathîlik de haktır' denerek aşılsa da en azından okutuluş usûlü ile son derece ilkel…

İlk Cihan Harbi ile İmparatorluklardan Ulus Devletlere, şimdilerde ise mikro ulus devletçiklere geçiş konseptinde bu coğrafya Fransa değil elbette…

Öyle olmadığı için de herkesin derdi, yarası başka…

Benimki de, benim de ‘yaram’ kendi kariyerime dayanıyor….

**

İstiklal Marşını haftada iki kez (Pazartesi-Cuma), Andımızı ise gözde çapak, kıta usûlü her sabah diğer arkadaşlarına okutan “biri” olarak üzüntülüyüm…

Hayata dair tüm meslek kariyerim bu andımız kâriliğine dayanıyor benim…

Ne sınıf başkanlığı ne de bandoda majörlük hikaye…

Andımızı okumak ilkokul boyunca bir başka idi daima…

Hep de bana okuttular.

Üç farklı ilkokulda üstelik.  

Geç geldiğimde bile beklerlerdi zavallı hocalar…

İlla ben okuyayımmış… !

Tabi bu kariyerde rütbeli olunca bu durumdaki her öğrenci gibi kendini okulun en başarılı talebesi zannedebiliyor insan tas kafalı bir çocuk olarak…

Yani kendimden biliyorum!

Çünkü kitle karşısında her türlü metni, Andımızdan, şiire hep bana kıraat ettirdiler, okuttular…

Ben de kendimi çok zaman bir şey sandım.

Andımızı eline mikrofonu alarak okutan O sözde parlak zekâ bendim hep.

İlkokul 3 ya da 4'te Andımızı bütün okulun karşısında okutan "başarılı" talebe olarak son cümleyi bir sabah unuttuğumu;

Atatürk'ün sağlığında yazıldığı ilk metinde olduğu gibi "Varlığım Türk varlığına armağan olsun" diyerek bitirdiğimi ve yerime geçerken ortalığın ayağa kalktığını;

Etrafımda bir karmaşanın yaşandığını, herkesin artık uyumadığını, çapaklarının düştüğünü, matematik dersinden önce uyandığını hatırlıyorum…

Öğretmenlerden birinin ben yerime geçerken "nasıl unutursun" tarzında bana kaş çattığını ve eksik kalan son cümleyi -vurguya ne yapsa hakkını veremez incelikteki o sesi ile- kendisinin tamamladığını anımsıyorum…

O da çokları gibi “zavallı” hocalarımdan adı unutulmuşlardan biri idi…

"And okuyucusu" kariyerim o sabah, o hata ile sarsıldı!

Acaba artık başarılı bir talebe değil mi idim!

Bazılarının beni mikrofonda yıllarca ciddiye almamasının bana yaşattığı sahte üzüntü ile artık milli törenlerde şiir okumalı, "And Okuyuculuğu" işini daha gençlere bırakmalı idim…

Öyle de oldu…

**

Hiçbir pedagojik bilimselliğe de sığmayan Andımız uygulaması, hiçbirimizi ne "doğru" ne de "çalışkan" yaptı…

Yapmadı.

Büyüdükçe de "küçükleri" korumanın önemini Andımızdan öğrenmediğimizi fark ettik hepimiz…

Andımız, ancak benim gibi onu sadece mikrofonda okuyup, okutan bazılarımıza kitle karşısında abartılı bir özgüven kazandırdı belki…

**

Acaba bizde var mı çocukluğunda o kısmı "Ne Mutlu Kıbrıslı Türküm Diyene!" şeklinde okuyanımız merak ettim doğrusu!

Sehven de olsa yapan yok mu!

"Diklenmek", "kimlik korumak", "asimile olmamak" ve sair değerler genetiğimizde varmış ya meğer!

Tek Kıbrıslılar "Karpaz'daki eşekler" değilse eğer;

Andımız yazarı dönemin Türkiye Eğitim Bakanı Rodoslu Râşit Galip hürmetine;

"NE MUTLU KIBRISLI TÜRKÜM DİYENE!"

**

Odatv’de dün yer alan habere göre isimsiz KKTC Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri konuşmuş konu hakkında…

“Türkiye’de yasaklanan Andımız o ülkede her sabah okutuluyor” başlıklı habere göre yetkililer “KKTC Milli Eğitiminde 2014’te görülen 5. Eğitim Şurası’nda çok kültürlü eğitim anlayışı dahilinde Andımız konusu tartışıldı. Ama bu konuda bizim uygulamalarımızda değişen bir şey olmadı. İlkokullarda Andımız okutulmaya devam ediyor. Kitaplarımızda da ikinci sayfalarda yer alıyor” demiş…

Peki, şimdi ne olacak?

Kıdemli Andımız ‘kârilerinden’ Vatan Mehmet  soruyor; Türkiye’de kalkan Andımız bizde devam mı?