Tatlısu, Orçan'ın ellerinde büyüyor

Bizim memleketin siyasi dedikodusu hiç bitmez. Gelen telefonları ayıklamadan yazsam bir hafta boyunca sadece dedikodu yazabilirim. Ancak bugünkü yazımı aslında sıkça yapılması gereken ve örnek almamız gereken bir başarıya ayırmak istiyorum.

Malum ülkemiz tam bir İngiltere havası yaşıyor. Yağmurlar her zamankinden uzun sürdü ve hafta sonu da oldukça yağmurluydu. Rotamız Tatlısu Ot Festivaliydi. İçimde hep var belki bir gün başarırım, Tatlısu'dan bir arsa alıp içine ahşap bir ev yapmak. Memlekette doğası ve deniziyle mükemmel bir yer. Konusu her açıldığında "aman güzeldir ama uzaktır" denilir halbuki bir saatlik yol, o kadar. Zaten biz Kıbrıslılara her yer uzak özellikle hayallerimiz.

Şu arsa alma meselesini ilk kez Hayri başkana söylediğimde "Tatlısu'ya ilk gelen herkesin kaçarken kurduğu standart bir cümle kurdunuz, bekleriz"…

Sözü çok uzatmayalım. Tatlısu'nun bir de çok başarılı belediye başkanı var, Hayri Orçan. Bu adam değdiği her yeri güzelleştiriyor. Uzun yıllardır belediye başkanlığını yürüttüğü bu köyü tek kelimeyle marka haline getirmeyi başardı, hem de çok kısıtlı imkanlara rağmen.

Umarım en az bir 10 yıl daha başkanlık yapar. Bir de beyefendi ki sormayın, adamın üzerinde nezaket akıyor. Köy meydanına zorlu bir yağmur sonrası vardık. Yağmur olmasına rağmen inanılmaz yoğun bir kalabalık vardı. Köyün insanlarının çoğu 1975'de yerleşmişler.

Tarihi açıdan çok zenginlikler barındırıyor. Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu kesinlikle bu bölgeye ayrı bir ilgi göstermesi lazım. Bölgenin bir üniversiteye ama birkaç da otele ihtiyacı olduğunu bir kez daha söylemek lazım, lazım da her şey lafta kalıyor işte.

Öyle beş yıldızlı otellerden bahsetmiyorum, özel ilgi turizminin, eko turizminin yapılabileceği mükemmel bir yer.

Biliyorsunuz mutfak sanatları ve gastronomi şu an için tüm dünya da en popüler alanlar. Belki tam teşekküllü bir üniversiteden değil ama Turizm ve Otelcilik, Arkeoloji ve Gastronomi bölümlerini barındıracak ve kaliteli öğrenci kazandıracak bir yer olabilir, bir yat limanını kesinlikle buraya inşa etmek lazım.

Bir diğer deyişle içinden kumarhanesini çıkarın Monaco olabilecek bir yer. Adamlar bir havalimanı pisti uzunluğundaki bölgeye Monaco'yu yani Monte Carlo'yu inşa etmişler, gittim gördüm. Tatlısu çok daha fazlası olabilir.

Ama yine söylemek gerekirse lafta kalıyor işte belki de kalacak. Biz zaten neye inanmak istedik bu hayatta ki. Her şey zorumuza geliyor. Hayri başkan inanmış işte ve O'nun zoruna gelmemiş.

Organik ve umutlu insanlar

Evet aynen böyle. Bu köyün insanları organik; yani içlerine hile katılmamış. Sade ve tertemiz insanlar. Kendi yaptıkları sucuğu, pekmezi, topladıkları harupu satmaya çalışıyorlar. Çeşitli sebzeler de masaların üzerine kurulmuş. Bir tane aldınız mı bir daha satmaya çalışıyorlar, amaçları birkaç kuruş daha fazla kazanabilmek, yüzlerin ilginç bir umut ve gizlenmiş bir hüzün de yok değil.

İnanılmaz mütevazi; bir tane yeterli dediğiniz de ısrar etmiyorlar. Kendi kendime işte bizim insanımız, çocukluğumun bozulmamış insanları. Birçoğu 1975'de Türkiye'den gelip yerleşmiş. Bizim insanımız, tek kelimeyle bizim insanımız.

Sattıkları ürünler için organik diye seslenirken aslında organik olan kendileri diye düşündüm. İçine hile katılmamış insanlar.

Daha çok yardımı ve ilgiyi hak ediyorlar ama büyük ihtimal bu ilgiyi hiçbir zaman görmeyecekler.

Ne yaparlarsa kendileri yapacak ve biz meyvesini yiyeceğiz, birkaç güzel söz söyleyip evlerimize geri döneceğiz, o kadar.

Belediye Başkanlarının kıymetlerini bilmeliler, bu köyü marka yapan Orçan'ın taa kendisi.

Demokrat Parti'nin gizlenmiş kalesi ama partiler üstü

Konuları uzun uzadıya biliyorum. Demokrat Parti'nin tek güçlü olduğu yer Tatlısu. Öyle anlıyorum ki partizanlık Tatlısu'ya yatırımların gelmesini engelledi. Hayri başkanın en çok içlendiği de parasını bulmalarına rağmen sosyal konut projelerini hayata geçirememeleri. Gençler bir bir Tatlısu'yu terk ediyor ve Hayri başkanın en büyük derdi birçok genci ev sahibi yapabilmek.

Yeni dönemde bunu başarabileceğine olan inancını yerinde gördüm.

Dostlar yaklaşık bir gün kaldım Tatlısu'da ve belediye başkanı Hayri Orçan'ın ona gönül vermiş halkıyla birlikte neler yaptığına şahit oldum. Hayri başkanı dinlerken anladım ki yeter ki niyetiniz ve isteğiniz olsun herkesin uzak dediği bir bölgeyi çekim merkezi yapabilmişse bir belediye başkanı, ben benim diyen başbakanlar bu ülkeyi yeniden yaratabilmeyi başarmalılar zira bir belediye başkanı yoktan var etti ve yaptı tüm bunları.

Tatlısu da ben buna şahit oldum. Rumlar için Baf the other country "diğer ülke olarak tanımlanır"; Tatlısu için de sanırım bu tanımı kullanmak yerinde olacak.

Hele hele Zambak tatil köyünü bulabilmek için durup soru sorduğum her vatandaş "oo Gökhan Bey hoş geldiniz" dedikçe onurlandım ama utandım. Onlar bizi biliyor ama biz onları öğrenmeyi reddediyoruz.

Mutlaka gidin ve belediye başkanını da bulun. Size Haruplu Ekmek ikram etsin; bu da Hayri başkanın son icatı.

Diyet yapanlara duyurulur.

*****************

GÜNÜN SÖZÜ

Akıllı ve iyi niyetli insanlara özgü bir ada olması için neler vermezdim; öyle bir yer olsa ben bile vatansever kesilirdim.

Albert Einstein