Ortadoğu'da durumlar

Yayın Tarihi: 05/04/18 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+
İster istemez küçükler liginde yer alıyoruz. Evet Ortadoğu'dayız ama Ortadoğu hızla yeni bir şekil alırken biz bu şekle etken güç değiliz. Aslında kendi coğrafyamızda antlaşma başarısına erişsek bu şekillenmeye Ada olarak katkımız olacak. Ama şu sıralar yeni bir umut yeşeremiyor ne yazık ki.

Etrafımıza bakalım.

En yakınımız Türkiye sınır ötesi bir "savaşta". Bulunduğu yerde -savaşa karşı elbette söylemimiz olmasına rağmen- o kadar aleyhte ülke konuşlanmaya çalışmakta ki, aslında Türkiye olması gereken yerde. Yeni Ortadoğu şekillenmesinde de birçok nedenle orada kalmasını öngörmek mümkün. Suriye ve Kuzey Irak ancak bu barışçıl konuşlanma ile toprak bütünlüklerini gerçek anlamda sürdürebilecekler. Yoksa batılı ülkelerin "toprak bütünlüğü" masalı malum. Kuveyt'e bakın.Toprak bütünlüğü kavramı ABD için ne demek anlarsınız. Giriyor, yerleşiyor, çıkmıyor ve yüzde 100 kendisine bağlıyor. Türkiye'nin; sınır komşularında -kendisine yönelik bu kadar saldırı varken- böylesi bir yapılanmayı kabul edip yaşaması söz konusu değil.

Tüm bunlar, savaşa karşı olmamızı hâlâ yıpratmaz. İnsan ölümü ve savaşın etkilerinin bilinciyle bunun hiç olmamasını düşünerek olanları, olması gerekenleri yazıyorum aslında.

*

İsrail Filistin meselesinde ise, biraz radikal gelecek ama İsrail yerleştiği hiçbir toprak parçasından, bu kadar yıl sonra çekilmez, oraları terk etmez, etmeyecektir. Tarihin doğasına da aykırı artık bunu beklemek. Filistin ise "taş atan çocuklarını" kışkırtmamalı. Etki olmadan tepki olmuyor. Tepkinin dozu tabii ki tartışılır. Ancak belli ki, yaşamlarımevcut sınırlarda sürecek. İlerleyen zamanlar için Ortadoğu'nun yeni şekliyle ilgili öngörüm, İsrail ve Filistin'in haritalarının şu ankinden farklı olmayacağı. Ama Hamas, provokasyon yapıp, varlığını ve dolayısı ile "Zenginlik içindeki" liderliğinin ve sözde onlara olan ihtiyacın devamlılığını sağlamak peşinde. Olan masum halka oluyor. Savaş hep kötü.

Suudiler ise bambaşka açılımlarla ABD'nin gözbebeği olup, Kuveyt'teki "sanal" mutluluğun peşinde. Kuveyt ABD için 52. eyalet. Suudi Arabistan'ın yeni nesil prensleri ise ABD'de eğitim görmüş "yeni kapitalistler". Irak, Suriye, Libya hatta İran olmayı değil Kuveyt olmayı tercih ediyorlar. Yeni dönem açıklamalarından belli.

Ve İran.

İran'da her şey çok yakın. Her toplumsal olayda yüzlerce insanın kaybolduğu İran'da, kısa sürede patlayacak bir ihtilal gündemde. Üstelik, hem iktidarın halka hem de askerin iktidara karşı kılıçları son derece keskinleşmiş durumda.

Çifte ihtilal hazırlığı var.

Elbette Ortadoğu sadece bu ülkelerden oluşmuyor. Ancak bir kısım ülkeye, "Arap Baharı" ile gereken "sözde demokrasi" ayarı çekildi. Bahsettiklerim ise asıl olan güçler.

Biz de buralardayız. Yüzümüz Avrupa'ya dönük olsa da.

Üstelik tükenmek üzere olan umutlarımızın aslında konjonktürlerle bir anda yeninden doğup yeşerebilir. Dilerim öyle olur.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları