Umudun kuşu: Anka

İstanbul'da yayımlanan Türk Kültürü İncelemeleri Dergisi'nin 2002 yılı baskısında, Dilek Batîslam'ın kalemiyle anlatılan"Divan Şiirinin Mitolojik Kuşları: Hümâ, Anka ve Simurg." başlıklı makale bize Anka Kuşu'nu anlatır.

Peki nedir bu Anka Kuşu? Neden dilimizde? Neden edebiyatımızda?

İlk olarak Zerdüştlerin kitabı olan Zend-Avesta'da geçtiği bilinir.

Bir çok mitoloji ve efsanelere yerleşmiş bir umut kuşu olan Anka Kuşu'nun bilinen özgün ismi Farsça bir isim olan "Simurg" veya bir diğer ismiyle Zümrüdü Anka.Efsanevi bir kuştur. Temel olarak Pers mitolojisi kaynaklı olmasına rağmen,başka bölgelere ait Doğu mitoloji ve efsanelerinde de yer almış. Sênmurw (Pehlevi) ve Sîna-Mrû (Pâzand) diğer isimlerindendir. Ayrıca çoğu zaman sadece Anka kuşu olarak anılır. Türk mitolojisindeki karşılığı ise Hüma Kuşu veya Tuğrul Kuşu'dur.

*

Temel efsaneye göre Anka Kuşu o kadar yaşlıdır ki, dünyanın yıkılışına üç kez tanık olmuş, böylelikle tüm zamanların bilgisine sahip olmuş.

Anka Kuşu uçuşa kalktığında, bilgi ağacının yapraklarının titrediği anlatılır.Her bitkinin tohumları bu titreme ile dökülür. Bu tohumlar dünyanın her yanına dağılır.Gelmiş geçmiş her bitki çeşidinin kök almasını sağlar ve böylece insanoğlunun yaşamı devam eder.

* *

Kıbrıs Türk Hava Yolları(KTHY) artık yok. Şu veya bu nedenle yok oldu.

KTHY olmayabilir ama umut hep var ve vazgeçilmezimizdir. Umuttan geri adım atmayız, atamayız.

KTHY gideli tüm yaşadıklarımıza bir bakalım. Konu ile ilgili iletişim dilimizden medyaya bir tarama yaptım. KTHY bir dönem bizi suçlamacı, kızgın ve kırgın yapmış. KTHY'den sonra ise durum daha vahim. Bizim olmayan bir çok havayolu şirketinin kaprisine ve fiyatına teslim olduk. Sadece yolcu taşımacılığı olarak değil, yük taşımada da hatta postacılıkta bile ne sıkıntılar yaşadık. Kargo firmalarının fahiş fiyatlarına, üç beş taşıma firmasının insafına kaldık. KTHY'nin gidişi bizden birçok konudaki inisiyatifi de götürdü. Başka ellere verdi.

Şimdi Anka Kuşu bizim umudumuzun simgesi.

Yeni bir hava yolu şirketinin yerel ihtiyaçtan öte olduğunu bilerek, eski tecrübelerimizi, doğru ve yanlışlarımızı anlayarak kolları sıvamalı.

Hem de tüm halk olarak.