Anihilasyon

Yayın Tarihi: 04/06/18 07:00
okuma süresi: 3 dak.
A- A A+
Anihilasyon'u yazmak bir sorumluluk. Birisi bunu yazmalıydı.

Hatta ilk kez yazılışını da göze alarak.

Ve siz de aynı göze alışla ilk kez okuyacaksınız.

Anihilasyon, öetle; kendi kendini yok etmedir.

Aslında detaydan bakacak olursak, "kendi" denen özgün benliğin (nefsin ve nefsin beraberinde onun dolanımında olan herşeyin), özellikle mistik bir tefekkür süreci olarak yok edilmesi anlamına geliyor.

Tanrı ile yeniden birleşme, sür hemhal olma hali. İçinde bireyselliğin tamamen kaybedildiği ama söz konusu olan ne Tanrı olmaktır ne de Tanrı'nın kendi kendini yok etmesidir. Mesele Tanrısal olandır. Tanrı olan değil.

Otoimmün kabiliyetlerini kaybetmiş toplumumuz için de anihilasyonla ilintili (anihilatif) bir değerlendirme mümkündür.

Bizim için bu kavramı incelediğimizde toplumsal çözülme ve yokoluşu birlikte düşünmek kaçınılmaz oluyor. Toplum, "birleştirici unsurlarını yitirirken" birikmiş aşırı ihmal, kalıcı ve kronik travmatik stres, duygusal bir dönüşümle, önce yabancılaşmayı ve ardından kendini yok etme halini doğuruyor.

Biz yıllardır bunları biriktirdik. Birleştirici tutkallarımız, ortak hedef, inanç ve mental anlamda var kalma çabamızı yitirdik. Toplumdan kalabalığa ve bireyselliğe, uçuruma yuvarlanırcasına düştük, itildik.

Toplumumuzda, öncelikle gençleri, kendi kendini yok etme uçurumunun sınırlarından geri çekmeye ve çocuklarımızın potansiyellerini yerine getirme şansı verecek sağlıklı bir yaşam tarzına yönlendirmeye yönelik gerçek bir harekete sahip olmak zorundayız.

Bunu bugün gibi görsek de aslında hepimizin geleceği.

Ama gerçek. Laf ola değil.

Hakikaten laf ola değil!

Geçtiğimiz yüzyılda yetmişli yıllardan itibaren ideolojileriyle kendi kendini yok etme çabalarına bakıldığında, Avrupa'nın suçlu olduğunu görmemiz mümkün. Bu kendini görece kurtaran Avrupa toplumlarının, kendi anihilasyonlarını sadece erteleyen bir bencillik olarak da görülebilir.

Kendi kendini yok etme düşüncesine zorlayan bir his, ölçülemez bir şekilde başkasını görmezden gelir. Artan bir çaresizlik durumunda, kendilerini yıkma, şiddete, psikolojik çöküşe ve kendi kendini yok etme sınırlarına sürüklenir.

İnsanlık kendi kendini yok etmenin eşiğinde.

Ama ülkemde bu eşik aşılmış durumda artık.

Bunu anlamalısın!

Hala zaman varken.

Çünkü o da kalmayacak.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları