EkoFin

Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ
sukruumarbeyli@hotmail.com
Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ

Dövizin gidişatı nereye doğru?

Yayın Tarihi: 04/09/23 07:00
okuma süresi: 5 dak.

Evet, durumlar karışık neler olur bilemeyiz; çünkü jeopolitik riskler bazen ekonominin önüne geçiyor. Döviz düşer mi? Bu kadar faiz artırıldı ve agresif gidildi ve kurlar o an yönünü aşağı doğru çevirdi. Ama diğer taraftan enflasyona bu etki edecek mi? Enflasyonu düşürebilecek miyiz? Bu yeterli olacak mı? Faizin, reel faiz yani gerçek faizin pozitif olması lazım. Faiz enflasyon oranının üzerinde olacak ki yatırımcılar da faizi pozitif alsın. Enflasyon %48, faiz %25 aradaki fark %-23 negatif faiz durumunda iken, bu negatif faize sahip iken tasarruf sahipleri TL’de daha negatif faiz almakta iken piyasada enflasyon oranına yakın faiz oranları olarak mevduat verilirse TL’de ancak bir ilerleme olabilir.

Türkiye’de kur korumalı mevduatta kalktı. Enflasyonu belki engelleyemeyiz ama yavaşlatabiliriz. Aşırı agresif faiz artırımı ekonomik büyümeyi yavaşlatır ve işsizliği artırır bu da sıkıntı yaratabilir. Bu da ekonominin diğer görünmeyen yüzü.

Heterodoks ekonomi politikası yerini Ortodoks ekonomi politikasına bıraktı. Dövizi en iyi ihtimal yükselmesini önlemek için çalışılsa da Türkiye’nin deprem maliyeti 100 milyar dolara yakın, dışardan da bir yardım almıyoruz ve ayrıca Merkez Bankası rezervleri swaplar düştükten sonra eksi 40 milyar dolar civarında.  Cari açıkta var; büyüme beklenen seviyede gelmiyor çok gider var; diğer taraftan EYT yükü var 10 milyar dolarda yaklaşık o olsa toplamda yaklaşık cari açık hariç 150 milyar dolarlık bir yük var gibi görülüyor. Kur korumalı mevduat yükü de var. Ağır bir ekonomik yük var ve bu durumda istikrarlı ekonomi politikası, yeni ekonomik politikalar yavaş yavaş hayata geçirilmelidir ki bunun adımlarını görüyoruz.

Faiz verip ekonomiyi büyütebilir miyiz? Rezervler eksi ve faizlerde negatif reel faiz durumunda iken, ekonomik büyüme derdi ve enflasyonun düşürme derdi hiç bitecek gibi görülmüyor. Yeni gelişmekte olan ülkelerde enflasyon nasıl düşürülmüştü? Örneğin 2016 yılında Brezilya örneğini alırsak nasıl bu adamlar enflasyonu düşürdü? Jeopolitik riskler ve ekonomik sıkıntılar vardı. Ekonomiden kaynaklanan %10 enflasyon vardı; o dönemlerde Brezilya Merkez Bankası faizleri %14’e çekti. Enflasyon üzerinde faiz %14 iken ortaya çıkan reel faiz +%4 oldu. Bu durumda da insanlar yatırım yaptı ve enflasyon %2’ye düştü. Yine Pandemi döneminde 2020’de Merkez Bankaları çok para bastılar biliyorsunuz. Brezilya’da yine %12’ye doğru bir enflasyon oldu. Brezilya’da bu defa %14’e yakın faiz verdiler; yine +%2 puan enflasyona göre pozitif faiz çıktı ve enflasyon %4’e düştü.

Bize benzeyen birçok ülkede, cari açık var ve yapılan politikalar ile birlikte enflasyon orta vadede onlarda olduğu gibi bizde de düşürülecektir. Türkiye’nin daha çok büyük giderleri vardır. Bunları da atlamamak lazım zamana ihtiyacımız var. İstikrarlı bir ekonomi politikası ile küresel finans içerisinde jeopolitik riskleri de göz önünde bulundurarak çalışmalar devam ediyor. Kısaca sadece ekonomi ile uğraşmıyoruz. Etrafımızdaki ülkeler ile de uğraşıyoruz. Yabancı yatırımcıların ülkeye girişi çok önemlidir. Yabancı yatırımcıların içeri girmesi için -%23 negatif faizin ortadan kaldırılması gerekir ki onlar da kazanacağı parayı değerlendirsinler.

Körfez ya da Doğu ülkelerinden yardım alınabilecek geçici çözümler olabilecektir. Bu süreçleri değerlendirip yabancı yatırımcıları yakalamamız gerekmektedir. Para girişleri şu sıralar turizmden dolayı çok sıcak. Döviz bolluğu var ama turizm de belli bir yere kadar bizi sırtlayacaktır. Ekim ayı önemli çünkü turizm de yavaşlayacak ve döviz girdileri de daralacaktır. İşte o zaman devreye girip politikaları ona göre düzenlemek gerekiyor. Bu sıkıntılı dönemde dövizle mücadele gerçekten çok zor görülüyor.


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ yazıları