İran başarırsa dünya başarır

İran’da birçok dostum var. Bunlardan bir tanesi ünlü yönetmen Jafar Panahi. Devleti kendisine, rejimi eleştirdiği için 25 yıl senaryo yazmama ve film çekmeme cezası vermişti. 6 yıl da ağır hapis cezası. O ne yaptı? Bunun üzerine gizlice 2 film daha çekti. Berlin’de ayakta alkışlanacağı ödüller aldı.

*

İnsan Hakları Aktivisti olarak, bir görevim gereği ve elbette canı gönülden, hapis yatmasını ve cezasının iptalini öngören birçok eylemde bulundum. Bunun içerisinde dönemin devlet başkanı Ahmedi Nejat’a ve meclislerine yüzlerce mektup yazmak da vardı. Bu nedenle İranlı dostlarım İran’a girişimle ilgili sıkıntı olabileceğini söylediler ve henüz İran’a hiç gitmedim.

O dönem, aşırı erkek egemenliği olan İran’da erkeklerin bu hallerinden mutlu olduklarını ve kadınların da baskılar nedeniyle değişim ile ilgili adım atamadıklarını yakından öğrenmiş ve oldukça sorgulamıştım. Ardından aynı insan hakları forumlarının çalışmaları olarak, bir çok aydınla yazıştım. İranlı kadınlar ve aydın erkekler bir şeyler yapmalıydı. Ama politik iklim uygun değil, hatta fırtınalıydı.

Böyle dönemlerdeki eylemler çok ağır sonuçlar verebilir.

Şimdilerde ise politik iklim çok değişmese de, İranlı kadınlar sokakta.

Şunları buraya not edelim.

İlki; kadınlar sokağa çıktı mı, değişim başlıyor demektir.

Bir diğeri ise; eylemi kadınlar yapıyorsa, bu eylemlerin nedenleri tamamıyla gerçek demektir.

*

Hakikaten de kadınların eyleme durdukları her konu gerçektir. Erkeklerinki ise bir çok entrika ve taraflılık içerebilir. Bunu tarihin sayfaları böyle anlatıyor. Anlayana elbette.

Şimdi İranlı kadınlar ve onlara destek veren aydın erkekler sokaklarda. Medyada ve heryerdeler. Heyecan ve umutla beklemekteyim. Çünkü önceki eylem yöntemleri ve değişim isteklerine göre bu kez her şey farklı.

İran değişmeli.

İran din ile yönetimin en ağır coğrafyalarından. İran değişirse dünya değişir. Laik İslam yaşanabilir ve gerçek demokratikleşmeye geçişin köprü rejimi olabilir.

Özellikle bu nedenle, “belki bu sefer”, diye düşünerek, kalbim İran’da atıyor.

Kadınların ne dediğine bakmayan, onların sözlerine kulak asmayan toplumlar, gerilemeye mahkumdurlar. Günü çözümlemek için kadınların; geleceği organize etmek için gençlerin sözleri düşüncemizin lideri olmalıdır.