Hz. Muhammed ve İnsan Hakları

Yayın Tarihi: 02/09/20 06:00
okuma süresi: 4 dak.

“Aynı nehirde iki kez yıkanılmaz” der bir Hint atasözü. Bunun anlamı doğrudan nehrin kendisi değil akan suyun durağan olmamasıdır. Siz aynı yerden aynı nehre girseniz de, daha önce akan su artık yoktur. Siz yeni bir su ile yıkanırsınız. Bu atasözü bana Mevlâna’nın o müthiş sözlerinden birisi hatırlatır. 

“Her gün bir yerden göçmek ne iyi.
Her gün bir yere konmak ne güzel.
Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş.
Dünle beraber gitti, cancağızım,
Ne kadar söz varsa düne ait.
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.”

Hayat akışkan bir şey. Hep yeni ve ileriye gitmeli insan. Arkaya bakacaksa tecrübe için bakmalı sadece. Aklı ve kalbini geçmişe mahkum etmemeli. 

Bugün bunu yazmamın sebebi, Charlie Hebdo olayı.

Biliyorsunuz Fransa'nın başkenti Paris’te, 7 Ocak 2015’te, Said ve Şerif Kouachi kardeşler mizah dergisi Charlie Hebdo’nun binasını basarak 8’i gazeteci, 12 kişiyi öldürmüştü. Kouachi kardeşler saldırıya gerekçe olarak derginin yayımladığı karikatürlerin “Hazreti Muhammed'e hakaret içermesini” göstermişti.

Saldırıdan iki gün sonra, polisler saldırganların etrafını bir matbaada kuşattı. Aynı gün, Amedy Coulibaly adındaki bir kişi de bir Yahudi marketini bastı ve Kouachi kardeşlerin serbest bırakılmasını istedi. Amedy Coulibaly rehin aldığı 4 kişiyi öldürdü.

Polis yaptığı operasyonda ise hem Kouachi kardeşleri hem de Coulibaly’yi öldürdü.

Ne feci olaylar. 

Bu körü körüne inanç. Körü körüne inanç için insan öldürülmemeli. İslâm öldürmenin değil yaşatmanın dini. Anlamadan inanırsanız bu katillerden farkınız kalmaz.

Bu konuyu yazma nedenim, ölmeyi elbette hak etmeyen bu insanların, İslâm adı ile yapılan bir eylem nedeniyle ölmüş olmaları. Ölmelerine neden olanlar ise İslâm Mücahidi değil sadece ölüme sebebiyet veren cahiller. 

Ben de lütuf verildiği ölçüde müslümanım. Hz. Muhammed’e son derece saygı ve sevgi beslerim. Dolayısı ile Dergi’nin yaptıklarını sonuna kadar kınamaktayım. 

Milyarlarca insanın inancına, hassasiyetine, manevi değerlerine bunu yapmak özgürlük değil, provakasyondur. Bunun basın özgürlüğü ile şuyla buyla anlatılır tarafı da yoktur. Aksine milyarlarca inananın “insan hakları” başlığı altında maneviyatını, bile isteye zedelemektir. Bu, ne Batılı aydınlığa ne de insanlığa sığar. 

Anılan dergi bunu yaparak müslüman insanları rahatsız edeceğini pek tabi ki bilmekteydi. 

Şimdi dergi yeniden bu karikatürleri yayımlama kararı aldı. 

Şimdi dergi bir defa daha büyük bir provokasyon kararı aldı.

Şimdi dergi milyarlarca müslümanın inanç özgürlükleri ve hassasiyetlerini hiçe sayma kararı aldı. 

Şimdi dergi insan inanışlarına saygısızlık yapma kararı aldı. 

Oysa ileriye bakmalı ve geçmişte yarattığı bu nefreti barışçıl bir çaba ile çözmeyi hedeflemeliydi. Sonuna kadar kınamaya devam edeceğim. Ancak yeniden vurgulayarak: Allah canı verendir. İnsanın, başka bir insanın canını alması, İslâm’la bir tutulacak bir eylem olamaz, olmamalı.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları