Kıbrıslı Türkler treni kaçırıyor mu?

Yayın Tarihi: 29/11/21 07:00
okuma süresi: 5 dak.

Pandemi nedeniyle sokağa çıkamadığımız günlerde en az 2-3 kez yazdım ekonomi-politiğe dair...

Aslında bu konulara dair  pandemi öncesi de değinmiştim, mesela 8 Temmuz 2019’da yazdığım bir yazıda da bugün yapılan işlerin, neredeyse yarısının 10 yıl sonra yapılmayacağını yazmıştım...

Küresel düzeyde ekonomi-politiğin yapılanmasına ilişkin değerlendirme yapmaya çalışırken, bunun ulusal düzeyde nasıl hisssededilebileceğine dair nacizane uyarılarda bulundum...

Üretim süreci ve  toplumsal yaşama dair düşüncelerimi paylaşmıştım...

Küresel düzeyde çok hızlı bir değişim yaşanıyor...

Bu değişim kapitalizmin acımasız çarklarıyla birlikte birleşiyor ve bambaşka bir boyuta giriliyor...

Bir tarafta Batının çok uluslu şirketleriyle bütünleşen onaycı devlet, diğer tarafta kapitalizimle birlikte jeopolitik önceliklerin ön plana çıktığı ve devlet kapitalizminin (Rusya,Çin) güçlendiği bir yapı...

Her ikisini de küresel düzeyde aynı anda yaşıyoruz...

Ancak her iki sistemin de üretim süreçlerine ve toplumsal yaşama dair sundukları çok da farklı değil...

Her iki sistemde de ortak olan Endüstri 5.0...

Teknolojik Devrim...

Yapay zeka, robotlaşma....

Bir çok işi artık robotlar-makineler yapacak...

Bir çok meslek tarihe karışacak...

Ancak üretim durmayacak...

Dijital odaklı ekonomi zirvede olacak (şimdi olduğu gibi)...

Tarım sektörü de bunun gerisinde kalmayacak....

Peki biz napıyoruz?

Bizde muhafazakar düşünce egemen...

Statüko devam deniliyor...

Hükümetin döviz artışına karşı aldığı önlemlerin yetersizliği ortada...

Populist söylemler dışında ortada bir şey yok...

Toplumsal düzeyde dışa bağımlı giderlerin minimuma indirilmesi hususunda bir düşünce yok...

Örneğin, petrole bağımlı bir ülke olmamıza karşın büyük bir tüketim çılgınlığıyla karşı karşıyayız...

Buna karşı alınacak önlemler aslında basit...

Günümüz dünyasında bir çok iş online (uzaktan) yapılabilmekte, nitekim  bir çok ülkede bu yapılıyor. Buna ek olarak toplu taşımaya dair yıllardır hiç bir adım atılmıyor... 50 kişinin bir otobüste gitme imkanınını sağlamak yerine, 50 araç sıralanıyor ardı ardına şeher trafiğinde...

Esnafın durumu gerçekten zor... Ancak esnafın yeni iş alanlarına yönlendirilmesine  dair bir devlet politikası var mı? Yok. Acil şekilde teknoloji odaklı bir programa ihtiyaç var...

Elbette fiber optik bağlantıyı da halletmek gerek...

Y ve Z kuşakları için  fiber optik çok şey ifade ediyor...

Bu arada bahsetmeden geçemeyeceğim üniversite konusunda da artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, uygulamalı alanlar dışında kalan bilim dallarında uzaktan (online) eğitim süreci yoğunlaşacak... Ona göre yurtlara ve inşaat sektörüne dair yatırımlar düşünülmeli...

Fiber optik bağlantı bu bağlamda da önemli...

Tarımda reformu geçtim, artık devrim gerekli, verimsiz bir şekilde tahıl üretimi devlet bütçesini kemiriyor...

Zeytin, harup, üzüm, nar gibi katma değeri yüksek ürünlere yönelmek gerek sanırım... Tarım ekonomisi çalışanlar elbette bu konuyu benden çok daha iyi bilirler...

Dünya farklı bir boyuta evriliyor...

Geçmişin liberali Fukuyama bile endişeli ve barbarlığa doğru giden jeopolitik odaklı, acımasız bir kapitalizmden bahsetmekte ve sosyalizm olmalı diyor...

Bizler ne yapıyoruz? Hayıflanıyoruz...

Oysa ki, bu süreçte bizleri tek kurtaracak olan üretim ve dengeli bir gelir dağılımıdır...

Nacizane düşüncem şudur ki acil olarak kamu yönetiminde, tarımda ve teknoloji kullanımında  devrime ihtiyacımız var...

Sadece üretim de yetmez, verimli üretim elzem...

Tanıdıktır,düğünüme geldi, meyhanede güzel sohbet eder üzerinden değerlendirme yapmak yerine,  siyasette ve bürokraside-kamu yöneriminde ehil kişilere destek vermekle işe  başlarsak iyi olacak sanırım...

Aksi durumda tren kaçacak ve yaşayacağımız travma öncekilerden çok daha ağır olacak...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.