Rauf Denktaş ve Mehmet Ali Talât...
Annan Planı'na doğru giderken, benim bir anlaşma imzalamaya ne kadar hevesli olduğumu bilir, kendinin de hiç hevesinin olmadığını açıkça söyler ve nedenini anlatıp, işi gücü yokmuş gibi, beni de ikna etmeye uğraşırdı. Başlıca argümanı, şu idi:
" Siz, bunları tanımazsınız Konuştuklarınızın çoğunluğu, şimdi size sizin gibi bir Kıbrıs hayal ettiğini söyleyebilir. Ve belki de doğru da söylüyorlar. Onlara inanmıyor değilim. Ancak, ben bunları tanırım EOKA 25-30 kişi ile başladı En güçlü döneminde, 232 kişi idi Belki de o zaman da halkın çoğunluğu 'fasariya' istemezdi. Ama bunlar, sizin gibi cesur değildirler! Gidip de milliyetçiliğin lideri durumundaki adamla tartışsınlar. Yarın gene 20-30 fanatik çıkar da birkaç kişi vurursa, bunlar anında yılıp, evlerine çekilirler! Meydan o fanatiklere kalır O zaman n'apacaksınız? Sil baştan? Gene TMT? Hanginiz yapacak?"
Saygıda sanırım hiç kusur etmeden dinler, içimden " Hadi yahu!" derdim "Adam 1912'de kalmış!" Bilindiği üzere, o şiddetle karşı iken ben şiddetle taraftar bir çizgi izledim. İkna olmamıştım
Ziyaretlerimi de kestim Çok hiddetleniyordum izlediği politikaya Ondan sonra ilk görüşmemiz, milletvekili yemini etmek üzere meclise gittiğim gündür. Kendisine karşı yığınla televizyon konuşması, okkayla da gazete makalesi yazmış bulunduğum halde, beni görünce gülümsedi. Bana çok güzel bir söz söyledi O da aramızda kalsın
Bu Hrisi Avgi meselesi çıktı çıkalı, aklıma rahmetli cumhurbaşkanı geliyor
" 25-30 fanatik çıkar, bunlar yılıp onların peşine düşerler "
Mehmet Ali Talât'a önce Baf, sonra Limasol'da yaptıkları saldırılardan sonra, benim midem bulandı! Seçilmiş bir lidere saldırıyorlar! Anlaşılan o ki her gittiğinde saldıracaklar. Bu organize bir eylem! Dozu da giderek artıyor
Şimdi bu "Kıbrıs Cumhuriyeti" AB üyesi olduğuna, AB temsilcisi ve ABD büyükelçisi de olayı gözleri ile gördüklerine göre, bu adamların bu "ırkçı" tutumuna, AB yasalarına göre mi davranılacak? Yoksa beceriksiz General Grivas gibi,(yönettiği her harekâtta yenildi) bunlara da sempati ile mi bakılacak? Mesele budur Madem ki biz de o devletin vatandaşlarıyız, orada bizim fikir özgürlüğümüzü sağlamak görevi, "hükümet"indir Her defasında birileri ırkçı bir söylem ve fiili saldırı ile bu hakkı elimizden almaya kalkışacak ve sempati görecekse, hiç konuşmayalım! Gitmeyelim
Yoksa, Rauf Denktaş'ın ölüsü bile haklı çıkacak gene demektir
Ben cumhurbaşkanı Eroğlu'nun yerinde olsam, " Bu ırkçı örgüt dağıtılıp, mensupları da ırkçılık dolayısıyla mahkemeye verilmediği sürece, hiçbir şey konuşmam" derdim Artık İngiliz sömürgesi değil, AB üyesi bir devlet iseler, AB yasaları yalnız Rumlar'ın hakları için geçerli değildir. Irkçılık da insanlık suçudur
Efendim, "Talât'ın silahlı korumaları" varmış da kıçımın kenarları tahrik olmuş! "Özgür bölgede, silahlı Türk!" Olur muymuş? Yok! Gelecekti bir de sizden dayak yesin, Lârnaka'da olduğu gibi, bıçaklansın
Bu faşist ırkçıları terbiye edeceksiniz be badriodiler, yoldaşlar, demokrasi havarileri, "güven artırıcı önlem"ciler? Yoksa gene bizim mi terbiye etmemiz gerekecek? Sizin güveniniz için, Lordos'un mallarını vermeden önce bizim güvenimiz için bu ırkçı faşistlere AB yasalarının uygulanması lâzım Gene 30 kişi hepsini korkutup peşine takana kadar beklemeye benim niyetim yok! O filmi bir defa gördük, sonuç ortadadır
Yasaları uygulayın Önce bunda anlaşalım! Sonra gerisi kolay
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.