Askerlik görevi konusu

Yayın Tarihi: 16/01/19 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Savaşa karşı olmak, ve barıştan yana olmak aklı başında olan hiç bir kimse tarafından karşı çıkılamayacak bir görüştür.

Ancak barışı koruyabilmek için, düşmanca saldırıları önleyebilecek askeri güce sahip olmak gerekir.

1974'te anavatanın askeri müdahalesi sonucu Kıbrıs'ta en uzun süreli barış sağlanmış ve her iki halkın da güven ve huzur içinde yaşaması sağlanmıştır.

Ancak yaşanan tüm acı deneyimlere rağmen karşı tarafın hala daha adayı ilhak etmek idealinden zerre kadar sapmadığı bu amaçla da sürekli askeri hazırlık içinde olduğu görülüyor.

Uluslararası örgütlerin kayıtlarına göre, Rum yönetimi en çok silahlanan ve askeri hazırlık faaliyetlerini ön planda utan ülkeler arasında en ön sıralardadır.

Rum yönetimi, liseden sonra tüm gençleri askere alınması yanında, terhis olanlara da silahları verilerek milis olarak yedek güç olarak tutulmaktadır. Buna ek olarak paralı profesyonel ordu kurmuştur. Yunanistan yanında başka ülkelerle de askeri tatbikatlar ve anlaşmalar yaptığı da biliniyor.

Üstüne üstlük Rum tarafının en basit konularda bile bizimle işbirliğinden kaçındığı, devletimize sürekli sahte diyerek hakaret ettiği ve düşmanca davrandığı, ekonomimizi baltalamak amacı ile her fırsatı değerlendirdiği, içimizdeki işbirlikçileri kullanarak da devletimizi yıkmaya çalıştığı inkar edilemeyen bir gerçektir.

Geçmişten günümüze hazırlanan tüm çözüm seçeneklerini de bizim kabul etmemize karşı ret ettikleri biliniyor.SonC.Montana'da Türk tarafının verdiği olağanüstü ödünlere rağmen, sırf Türk ordusunun ayrılmasının sağlanamaması veENOSİS'i gerçekleştirmesinin zor olabileceği nedeniyle olumlu sonuç alınamamıştır.

Bilinen gerçeklere rağmen, vicdanı ret yasası çıkarılması ve gençlerimizin askerlik yapmamasına olanak sağlanmasının zamansız, zararlı basiretsizce ve sakıncalı olacağı görüşündeyim.

Halen anavatanın ordusu sayesinde can ve mal korkusu olmadan barış içinde yaşama olanağına sahiptir. Ancak anavatanın Suriye'de savaş durumunda olduğu unutulmamalı.

Ayrıca, güneydeki askeri hazırlıklar karşısında Kıbrıs Türk halkı olarak kendi canımızı ve topraklarımızı savunmaktan kaçınmamız, onurlu bir davranış biçimi olamaz. Aksine utanç verici ve imajımıza gölge düşürücü bir davranış olur.

Hele hazırlanan yasa tasarısında askerlik yapanlar ile vicdanı ret yasasından yararlanabilecek kişilerin görev süresinin, ayni olması, askerlik yapılmamasını teşvik edecektir.

Halen saldırı tehdidi altında bulunmayan , paralı profesyonel orduya sahip, askeri paktlar içinde olan güçlü devletlerde bile, vicdanı ret hakkının kullanılmasının caydırılabilmesi amacı ile, bu haktan yararlananlar askerlerden daha uzun süre kamu kuruluşlarında

çalıştırılmaktadır.

Hazırlanan vicdanı ret yasa tasarısında, halen orduda profesyonel olarak görev yapmakta olan kişilerin de vicdani ret hakkından yararlanma olanağı sağlanabilmesinin öngörülmesi de doğru değildir .Çünkü askerliği meslek olarak seçen kişilerin , askerlik dışındaki hizmetlerde çalıştırılması mantığa aykırıdır.

Tepki ve eleştiriler, halkımızın ezici çoğunluğunun içinde bulunduğumuz koşullarda gençlerin askerlikten soğutulmasını onaylamadığını gösteri. Bu durumda, yanlışın kabul edilmesinin de erdem olduğu dikkate alınarak yasa tasarısı geri çekilmelidir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.