Çölleştirilen ülkemiz yeniden Yeşilada olacak

Yayın Tarihi: 25/10/15 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

M.Ö 275 – 195 yılları arasında yaşayan tarihçi Eratostenes'e göre Kıbrıs, her tarafı ağaçlarla kaplı bir yeşil ada idi.Mesarya ovası ağaçlarla kaplı idi.

Yakın geçmişe dek, ülkemizde yıl boyunca akan Değirmenlik, Alsancak ve Lapta gibi başpınarların , bu dönemde yeraltında depolanan sulardan kaynaklandığını söyleyebiliriz.

Ancak, yıllar boyunca ağaçların kesilmesi sonucu; 1800 yıllarda Alevkayası, Karaman ve Yeşilköy dışındaki ormanlar yok edilmişti. Bitki örtüsünün yok edilmesi ve küresel iklim değişikliğinin etkisi ile, yağışlar da azalmış ve adada kuraklık başlamıştır.

Yağışlardaki azalmaya karşın, 20. Asrın ortalarına kadar, yer altı su kaynaklarımız, ülkemizin içme ve sulama amaçlı ihtiyacını karşılayabilecek durumda idi.

Ancak 1950'li yıllardan sonra,teknolojideki gelişmelere bağlı olarak ülkemizde yeraltı sularından daha çok ve daha kolay yararlanma olanaklarına kavuşulması sonucu,ülke çapında sulu tarımda olağan üstü bir sıçrama ve su tüketiminde çok büyük artış olmuştur.

Yeraltı sularının, yağış miktarı ile beslenen miktarın üzerinde, kontrolsüz bir şekilde ve sorumsuzca tüketilmesi sonucu,adanın ağaçlarla kaplı bulunduğu dönemlerde uzun yıllar(yeraltında) depolanan sular, kısa bir sürede büyük çapta tüketilmiştir.

Böylece,1970'li yıllarda artık, ülke çapında yeraltı sularının azalmağa ve tuzlanmağa başladığı gerçeği ile yüzyüze gelindi.

Fakat yeraltı sularının azaldığının anlaşılmasına karşın, yağışlarla sağlanan beslenmenin üzerinde su çekimlerine son verilmemiştir.

Üstelik bir çok pınarın akifer'i üzerine artezyen kuyuları açılmak suretiyle, yeraltı su seviyesinin daha aşağılara düşmesine ve böylece,Değirmenlik, Lapta, Alsancak gibi asırlarca akan pınrların kurumasına sebep olunmuştur.

Yaşanan dönemde ise KKTC'nin en önemli yeraltı su kaynağı olan Güzelyurt akifer'i aşırı çekim nedeniyle tuzlanmış ve büyük çapta azalmıştır.

Bunun yanında temiz içme suyu olarak kullanılan ve bölgede sulu tarım yapılmasına olanak sağlayan Yeşilköy akifer'i de hesapsızca çekim sonucu kurutulmuştur.

1974'den sonra yeraltı sularının beslenmesi amacı ile, Anavatan tarafından KKTC'nin çeşitli yerlerinde 23 gölet ve Güzelyurt derivasyon projesi yapılmıştır .Ancak bunlar da akifer'lerdeki açığın kapatılmasında yeterli olamamıştır.

Halen,sadece Beşparmaklardaki akifer, tamamen kurutulmamıştır.Ancak hala daha önlem alınmaması nedeniyle, buradaki su da tükenme ve kirlenme riski altındadır.

İşte sorumsuzca, bilinçsizce kullanım sonucu yeraltı su kaynakları yok edilen ve tuzlanan ülkemize anavatandan su temini paha biçilmez büyük bir nimettir.

Temin edilen su, sadece KKTC'de yaşayan insanlar için değil,adadaki tüm canlılar için de can kurtaran simididir.

Yalnız, modası geçmiş ideolojik saplantıların etkisi altında kalarak 'suyu biz yöneteceğiz' söylemi ile temin edilen suyun başarılı bir şekilde yönetilmesinin engellenmesi ve verimli değerlendirilememesi, hükümeti büyük sorumluluk altında bırakacaktır.

Ülkemizin ve halkımızın uzun vadeli çıkarları bakımından suyun yönetimi; anavatanla işbirliği içinde belirlenecek kriterler çerçevesinde, ihaleye çıkılarak ve yap işlet devret modeli ile uygun koşullara sahip bir kuruluşa yaptırılması isabetli olacak.

Kısaca ,kısırtartışmalar yerine, temin edilen suyun en verimli nasıl değerlendirilebileceği üzerinde odaklanmalıyız.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.