Şimdi ses çıkarmayanların gelecekte şikayet etme hakkı olmayacak

Yayın Tarihi: 22/12/19 09:38
okuma süresi: 5 dak.

Anavatanın sınırları dışında kaldığımız 1878-1974 döneminde, olağanüstü sıkıntı ve acılar çektik;

Bu günler ise, basiretli liderlerimiz Denktaş ev Küçük’ün büyük gayretleri sonucu anavatanın bize yardım etmesini sağlaması sayesinde ulaştık;

Dış ve onların işbirlikçisi içimizdeki yolunu şaşırtmışlar, anavatanın yanımızda olması ve bizi koruması durumunda, adanın kuzeyinin de Rum egemenliği altına alınamayacağının bilincindedir;

Bu gerçek nedeniyle, tek dayanağımız olan anavatanla bağlarımızı koparmak, ordumuzun ayrılmasını sağlamak çabasındadırlar.

Girit, 1963-74 de Kıbrıs’taki katliamlar, Bosna Hersek felaketi deneyimine rağmen, sözde uluslararası güçlerin garantisini kabul etmemiz, kendi elimizle ilmiği boynumuza geçirmek demektir;

Halen Rumların aşırı silahlanmasının, bir çok ülke ile askeri anlaşmalar ve tatbikatlar yapmasının hedefinde, biz olduğumuz inkar edilemeyen bir gerçektir;

Rum’un askeri hazırlıkları yanında, KKTC’de de kaleyi içerden çökertme ve 5. Kol faaliyetleri herkesin dikkatini çekecek düzeyde yoğunlaşmıştır;

Rum’un her türlü aşırı askeri hazırlıklarına şimdiye dek hiç tepki göstermeyen malum kesimin, anavatanın koruma amaçlı SİHA getirmesine karşı çıkması, ibret vericidir;

Anavatanın ülkemizi SİHA’lar ile korumak eylemi, Rum ulusal davasına hizmet etmeyi misyon kabul edenleri, adeta turnusol kağıdı gibi ortaya çıkarmıştır;

Kıbrıs Türk halkı olarak bugünlere kolay gelmedik. Girit dramında olduğu gibi ordumuzun ayrılması durumunda da, bu topraklarda özgür ve onurumuzla varlığımızı sürdürmemiz mümkün olmayacak;

Son zamanlarda yoğunlaştırılan halkımıza ve özellikle geçmişi bilmeyen gençlere Rum’un ulusal davasını ve tezlerini benimsetmek faaliyetleri, demokratik hak kabul edilemez;

Dünyanın hiçbir uygar ve demokratik ülkesinde devlet görevlilerinin, kendi devletini düşman gören devletlerin gönüllü avukatı gibi söylem ve davranış içinde olmasına izin verilmemektedir;

Bir Rum siyasi partisinin organizasyonu ile, KKTC’de Rum ulusal tez ve davasını savunan toplantılar düzenlenmesi, demokratik hak olarak yutturulamaz;

Devlet görevlilerinin hiçbir kisve altında her konuda, üstelik kendi devleti aleyhinde açıklama yapmasına hiçbir demokratik ülkede göz yumulmamaktadır;

Ulusal davamız, devletimiz ve anavatanımız aleyhindeki güdümlü, aşağılayıcı, yıkıcı, kötü niyetli yayınlar, ifade ve basın özgürlüğü olarak yutturulamaz;

Dünyanın hiç bir uygar ülkesinde, devleti yıkmak çabasında olanlara, devletine sahte diyerek tanımayanlara, devletinin çıkarları aleyhinde yayın yapanlara, bir de devlet bütçesinde ödenek verildiği görülmedi;

1960-63 acı deneyimine ve Rumların halen gizlemek gereği bile duymadığı niyetlerine rağmen, halkımıza federal birleşik çözümün dayatılması kabul edilemez. Hele her koşullarda Rum’la birleşmemizi ‘barış’ ve ‘tek kurtuluş yolu’ gösterilmesi, iyi niyetli bir tutum olamaz;

Türk halkı nasıl olursa olsun bir çözüm değil, kalıcı çözümden yanadır.Bu nedenle, Rum’un ENOSİS’e sıçrama tahtası olarak kullanamayacağı ve  anavatanın koruması altında barışın bozulmayacağı, iki devletli çözümü desteklemektedir .

Düşmanlarımızın bizi korumasız bırakmak ve Rum’un dayattığı çözümü kabul etmek zorunda kalmamızı sağlamak amaçlı faaliyetleri karşısında, 1963’te olduğu gibi varlığımızı savunmamız kaçınılmazdır.

Bu nedenle Türk halkını umursayan herkes, artık sessizliğini bozmalıdır. Şimdi ses çıkarmayanların gelecekte şikayet etme hakkı olmayacaktır.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.