Tarih ve gerçekler

Yayın Tarihi: 07/10/18 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Her yıl Ekim ayı 'Black History Month' (Siyah Irkın Tarih Ayı) olarak kutlanır. Okullar, üniversiteler, yerel belediyeler, sivil toplum kuruluşları Ekim ayı süresince çeşitli etkinlikler düzenlerler. Bu etkinliklerin amacı şudur:

-Siyahların tarihi, kültür ve özgeçmişlerinin tanıtımını yapmak, bu konularda bilinç yaratmak,

-siyahların Britanya toplumlarına yaptıkları olumlu katkılar hakkında farkındalık yaratmak,

-siyahların kendi kültürel özgeçmişlerine olan duyarlılıklarını geliştirmek.

Yirmibirinci yüzyılda BHM etkinliklerinin düzenlenme gereksinimi duyulması çok hazin olduğu gibi çok da gereklidir.

Çünkü hala daha siyahların diğer ırklara göre ikinci sınıf ırk olarak görüldüğü, renkleri yüzünden öldürüldükleri çirkin bir dünyada yaşıyoruz.

Başkalarına insan hakları dersleri verme cüretini kendinde bulabilen özellikle Birleşik Krallık, ABD, Belçika, Hollanda, Portekiz, İspanya, Fransa gibi ülkeler tarihin çeşitli safhalarındaki sömürge dönemlerinde milyonlarca siyahı katlettiklerini, köle olarak kullandıklarını gözardı ediyorlar. Tarih kitaplarında bu gerçeklerden söz etmezler.

İkinci Dünya Savaşı sırasında 6.5 milyon Yahudi, çingene ve eşcinsel kişi Alman naziler tarafından katledilmişti. Bu korkunç gerçeği herkes bilmektedir.

Ancak, köle ticareti yüzünden 40 milyon Afrika kökenli insanın hayatını kaybettiği pek bilinmez.

Özellikle Batılı ülkeler kendi ırklarının diğer ırklara göre sözde üstünlüğünü kanıtlamak için tarihi hep çarpıtmışlardır.

Yukarıdaki ülkelerde okutulan tarih ve diğer ders kitapları medeniyetin beyaz Avrupa'da başladığı yalanını asırlarca yaymaktadır. Okullarda okutulan kitaplar siyahların dünya medeniyetine yaptıkları katkıları anlatıyorlar mı? Kesinlikle hayır. Bunu yaparlarsa yalanları ortaya çıkacak çünkü de ondan.

Şu an bu kasten yayılmış yanlış bilgilendirmeyi sorgulayan müthiş bir kitap okumaktayım. "Granada: The Light of Andalucia".

Kitap, ailesi ile İspanya'nın Granada şehrine yerleşen Amerikali yazar Steven Nightingle tarafından yazılmış.

Bu değerli kitapda Endülüs bölgesini 8 asır ellerinde tutan Arabların bölge yaşamına ve genel olarak Avrupa'nın gelişmesine çeşitli alanlarda yaptıkları büyük katkı açık bir dille gözler önüne serilmektedir.

"Bu dönem Endülüs'ün en parlak dönemi olarak bilinir. Kurtuba şehri, Bağdat ve Kahire'den sonra Dünya'nın üçüncü önemli bilim merkezi haline geldi. Bu dönemde günümüz Avrupa bilim ve sanatının bâzı temelleri Endülüs'te atıldı. Yine o dönemde Avrupa'nın genelinde sadece papazlar ve liderler okuma yazma bilirken Endülüs'te halkın neredeyse tamamı okuma yazma biliyordu. Şehircilik ve şehir kültürü döneminin çok önüne geçmiştir. Kültürel farklılıkların zenginlik olarak algılandığı bir çağdır. Endülüslerin egemenliği altındaki topraklarda Sefarad Yahudileri bugün İspanya'daki Yahudi kültürünün altın çağı (Golden age of Jews (eng. wikipedia)) olarak adlandırılan çağlarını yaşamışlardır". (Endülüs - Wikipedia)

Black History Month, Avrupa ve Batının tarih yalanını sorgulama açısından önemli bir görev yerine getirir.

Black Inventors yazarak bir Google araştırması yaparsanız çok ilginç gerçeklerle karşılaşacaksınız. Ben çok şaşırdım. Okuduklarımdan değil. Bu bilgileri şimdiye kadar bilmediğimden. Örneğin, bu şeylerin siyahlar tarafından icat edildiklerini biliyor muydunuz?:

Klima sistemi, otomatik vites sistemi, selüler telefon (cep telefonu) çamaşır kurutma makinesi, asansör, gitar, saç fırçası, ütü tahtası, oklavı, trafik ışıkları, satranç v.s. Bunlar siyahlar tarafından icat edilen bazı şeyler. Caz, rokenrol ve diğer bazı müzik türlerinin yaratıcılarının siyahlar olduğu biliniyor.

Bu tarihi gerçeklerin kasıtlı olarak saklanmasında muhakkak ki kahrolası ırkçılığın büyük rolü vardır.

Irkçılığın en önemli nedenleri arasında bilgisizliğin yattığı söylenir. Ne kadar doğru.

Birkaç yıl önce yaşama veda eden Rosa Louise McCauley Parks döneminden bu yana ırkçılık savaşında çok yol katedildi. Rosa Parks 1 Aralık 1955 yılında medeniyetin beşiği! Amerika'nın Alabama eyaletinde otobüs şöferinin emrine itaat etmeyerek yerini bir beyaza vermeyen ve sivil direnişin semboli olarak kabul edilen siyah bir kadındı.

Irkçılığa karşı savaşta siyahların hakları seve seve verilmedi. Kendileri söke söke bu hakları aldılar. Martin Luther King, Malcolm X, Siyah Panter Harekatının liderleri bu uğurda canlarını verdiler. Nelson Mandela 27 yıl hapiste yattıktan sonra Apertheıd rejimi sona erdirildi.

Ama dünyanın şu andaki haline bakıldığında hala ırkçılığın yaygın bir şekilde devam ettiği görülüyor. Afrika'da, Asya'da kukla rejimlerin, diktatörlerin ihaneti ırkçılığın devamını sağlıyor.

Kendi toplumlarımız arasında da ırkçılığa karşı savaş verilmesi gerekmektedir. Toplumumuzun büyük bölümü, aydın arkadaşlarım dahi, hala siyahlar için ofensif, ırkçı "zenci", "siyahi" gibi kelimeler kulanmaya devam ediyorlar. Aşırı sağ, ırkçı partilerin siyasetleri, kasıtlı yalanları toplumumuz içersinde de destek görüyor.

Irkçılığa karşı savaşta başarı, Black History Month gibi etkinliklerde yer almakla, bilgi edinmek, farkındalık geliştirmekle mümkün olacaktır.

Tüm okurlarıma güzel bir "Black History Month" dilerim.

(blackhistorymonth.org.uk sitesinde bu konuda birçok bilgiler bulunuyor).

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Ertanç HİDAYETTİN yazıları