Bedel ödeme zamanı

Yayın Tarihi: 05/09/11 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Geldiğimiz nokta "Sorgulama zamanı". Devlet olmak anlam itibarı ile ne ifade eder? Devlet olmak icraat anlamında ne anlatır?

Şu nokta kesin ki Devlet olmak sadece sözle olmaz. Devlet olmak kişilik demektir. Devlet olmak güven demektir.

Devlet olmak karar almak ve kararının arkasında durmaktır ayni zamanda. Hafta sonu Türkiye dış siyasette önemli bir sürece adım attı.

Hatırlanacağı gibi geçtiğimiz yıl mayıs ayında Filistin'e yardım götüren Mavi Marmara isimli gemi İsrail askerlerinin saldırısına uğramış ve 9 Türk hayatını kaybetmişti. O günden bu güne Türkiye İsrail'den özür ve tazminat bekliyor.

Özellikle özür, yani İsrail'in suçlu olduğunu kabul etmesi önemli bir beklenti idi.

Bu beklenti gerçekleşmedi.

Konuyla ilgili Birleşmiş Milletler bir rapor hazırlama durumunda iken rapor resmi olarak açıklanmadan basına sızdırıldı.

ABD'de yayın yapan New York Times'ın duyurduğu 105 sayfalık raporun içeriğine göre BM, İsrail için aşırı güç kullandığını ve tazminat ödenmesi yönünde tavsiyede bulunulacağı kararını alırken, Gazze'deki İsrail tutumunun hukuki olduğu ve Mavi Marmara olayında askerlerin kendilerini korumak için güç kullandıkları ileri sürüldü.

Bunun yanında Mavi Marmara'nın da sorumsuzca hareket ettiği iddiası raporda öne çıkan kararlardan biri.

Mavi Marmara gemisinin Filistin'e gitmesi çok eleştirildi. Hatta göz göre göre böyle bir olaya zemin hazırlandı şeklinde iddialar ortaya atıldı.

Bu tartışmaların artık bir anlamı elbette yok.

AKP hükümetinin kendine güvenen sert tavrı ne Kıbrıs'ta, ne içte Kürt sorununun demokratik yöntemlerle çözümün de, ne de Ortadoğu da istenileni vermedi.

İktidarın ilk dönemlerinde Kıbrıs'ta çözüm, komşu ülkelerle sıfır sorun ilkesini benimseyen anlayış tam ters anlayışlara terk edildi.

Bunların oluşumunda olayların karşı tarafında olanların da olumsuz katkıları vardır.

Ortadoğu anlaşılmaz biçimde bir inatlaşma içinde.

Birileri burada barışın sağlanmasını, karışıklığın sonlandırılması istemiyor.

Bir başka değişle bu bölgedeki istikrarsızlık tesadüf değil.

Mavi Marmara olayıyla ilgili BM raporunun basına sızdırılması ve raporun içeriğine tekrar dönersek, Türkiye çok sert bir tavır sergiledi.

İsrail ile ilişkilerde tarihi kararlar alındı ve beş maddelik bir yaptırım uygulanması kararlaştırıldı.

Bu kararlar büyük elçinin Türkiye'ye çağrılması, askeri anlaşmaların askıya alınması, Türkiye'nin Akdeniz'deki seyrüsefer serbestîsi, yani gidiş geliş güvenliğini sağlama adına önlemler alması, Gazze ablukasının tanınmaması ile Mavi Marmara olayından dolayı mağdur olanlara her türlü desteğin sağlanması şeklinde.

Türkiye ile İsrail arasında 1980 yılında İsrail'in Kudüs'ü başkent ilan etmesiyle doğan bir gerginlik yaşanmıştı.

Bu olayla beraber yine ilişkiler elçilik düzeyinden düşürülmüştü.

Rahmetli Turgut Özal'ın başbakanlığı döneminde de ilişkiler yeniden normalleşme sürecine girmişti.

Bilindiği gibi bu güne kadar Türkiye, İsrail ilişkileri pek de normal bir seyir izlemedi.

İsrail biraz da ABD'nin desteğiyle bölgede "Yaramaz çocuk" rolünde. Son zamanlarda önce Yunanistan ve güney Kıbrıs yönetimine yakınlaşmaya başladılar.

Yunanistan'ın ekonomik sorunları bu yakınlaşmaya gerekli katkıyı sağlamasına engel oldu.

Güney Kıbrıs ile İsrail'in bölgede petrol ve doğalgaz çalışmaları yapma düşünceleri, bu düşüncelerin anlaşmalara yansıtılması, Türkiye'nin tavrı, Kıbrıs'ın kuzeyinde bu gelişmelere paralel olarak Lefke bölgesinde benzer konularda yatırımlar yapılmak istenmesi ileriki dönemlerin daha hareketli geçeceğinin işaretidir.

Bu noktada bu adımların Kıbrıs sorununun çözümüne yapacağı katkı muhakkak ki istenilen yönde olmayacak.

Türkiye Dışişleri Bakanı Sayın Davutoğlu son gelişmelerle ilgili olarak "Özür dilemeyeceğiz" açıklaması yapan İsrail yönetimi için alınan kararları açıklarken "Bedel ödeme vakti geldi" demişti.

Bu coğrafyada ödenen bedeller çok ağır. Ve hala daha sonu gelmedi.

Bizim açımızdan baktığım zaman, Kıbrıs her daim bu bedelin içinde oldu.

İşin kötü tarafı bizim elimizden gelen hiçbir şey yok.

Sadece süreçle ilgili olunduğunu gösterme adına yapılan hamasi söylemler dışında, biz bu filmde değil aktör figüran bile değiliz.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları