"ERCAN" iki ortak bir şirket

"ERCAN" ve yine "ERCAN" bu konuda sözü hiç bitirmedik.

Anlaşılan daha çok konuşacağız, ilk günden, bugün yaşananları tahmin etmiştim.

İnanılır gibi değil, böyle beceriksizlik, böyle basit ve kolay şekilde en değerli varlıklarınızdan birini devrediyorsunuz.

25 yıllığına veriyorsunuz, başka açmayacağınızı garanti ediyorsunuz, KDV ödeneğini bile alamıyorsunuz.

Bir tek çivi çakılmadan, bir tuğla konmadan, milyonları alan alıyor.

Adım başı para, bunun adı da yatırım, devletin yapamayacağını, özelin yapması, yurt dışından gelen turist ve öğrenciye hak ettikleri hizmete değer bir yatırımın yapılması.

Sözde söylenen, sözde kaldı.

ERCAN, adını 1974 yılında, Kıbrıs harekatında hayatını kaybeden pilot Fehmi Ercan' dan alan milli ve tek hava limanımız.

Nerden nereye, şehit, millet, vatan, bayrak derken, para kavgasıyla anılan dünyaya açılan tek kapımız.

Üstüne sırça köşkler, imparatorluklar kurulmuş milli duyguların unutulduğu son kale.

Şehit pilot Fehmi Ercan'ın adını taşıyan hava limanımız rant kavgasıyla gündemde.

Bu konuda doğru yapılan hiçbir şey yok.

İki ortağın tartışması beni ilgilendirmiyor, çünkü ortada iki ortak, bundan oluşan bir şirket var.

Devletten daha güçlü bir yapı oluştu, isteyen istediği yerde istediğini yapıyor, üstelik kimseyi takmadan.

Ortak şirketin bir tarafı haksızlığa uğradığını iddia ediyor, peki, onca tartışma yapılırken, bu işin eksik yönleri gündemdeyken neden bunları söylemediniz?

Bu işin siyasetle bağı nedir?

Suçlanan tarafın muhatabı neden "Bakan her şeyi biliyor açıklasın" diyor?

İlgili Bakan Hasan Taçoy neden sessiz?

"KIB-TEK aydınlatma ücreti ve belediyeler"

Elektrik kurumu aydınlatma ücreti alıyor, aynı ücreti bazı belediyelerde alıyor.

Yani hem elektrik kurumu, hem de bazı belediyelerin aldığı aydınlatma parasını vatandaş iki kez ödüyor.

Ne ilginçtir ki vatandaş sessiz sedasız çifte vergi ödemeye devam ediyor.

Üstelik sokakta aydınlatma, hatta elektrik direği olsa da, olmasa da.

Her ay farklı bir ücret geliyor, çünkü belli bir rakama göre toplanan vergi, abone sayısına bölünüyor.

Tamamen guduru, kullandığınız harcadığınız enerjiye bakılmadan.

Yasa ortada aydınlatmanın her adımı ilgili belediyeye ait.

Kurum "benim kanun hükmünde kararnamem var alırım" diyor.

Yasa mı üst yoksa kararname mi?

Kurum lamba ihalesine çıkıyor, kendine göre ihale yapıp alacağını alıyor.

İlgili bölgenin belediyesi olayın içinde hiç yok.

Kim çözecek bunları, beklenen nedir?

Vatandaş çifte ödüyor, belediyelerin kimisi alıyor, kimisi almıyor ki doğru olan alınması.

Kim son kararı verip bunu önleyecek?

Ülkede tek sorun seçim ve seçilmek değil, seçimler bitmez, bekleyen dünya kadar iş var.

Sorun, bunları kimin yapacağı?