Gerçek azamet nedir?

Hayat her türlü ilerlemenin yaşanabileceği bir süreçtir. Her birimiz için vardır ancak geçici bir süreçtir. Oysa bazen nasıl da unuturuz geçici olduğunu! 
Dünya beklenmedik hatta geçmişe baktığımızda hayal edilememiş gelişmeler ve baş döndürücü bir ilerleme ile dönüyor. İnsan bu değişimle yeni zamanlara ilerlerken gelecekten gelecek olanı bilmeden, aslında bilinmeyene ilerliyor. En önemli tehlike ise başta teknoloji ile gelen sınırsızlık postuna bürünmüş sınırlar ve hayatımızı tutsak eden teknolojik takiptir. İhtiyaçtan fazlası, bağımlılıktır, zehirdir.
Ahlak ve vicdan, inanç ve din kalbimizden uzaklaşırsa, teknoloji özgürlüklerin de zamanın da sonu olacaktır.
Her güç odağı kendisini bir şekilde azamet dolu bir yücelikte görüyor. Oysa bunu yaşamlarına alarak en büyük hatayı yapıyorlar.

*

“Hakiki azamet ünün, şanın yarattığı bir şey değildir. Hakiki azamet Yüce Allah'ın sevgili kullarına giydirilen ilahi bir ikramdır. Bu yüzden Nemrut, İbrahim gibi azametli bir insanı yakmak için 6 ay boyunca odun topladı, Irak'ta öyle bir ateş yaktı ki ateş Şam'dan göründü. Gel gör ki odun yanar ama altın yanmaz. Peygamberimiz kendi resminin yapılmasını yasakladı. Çünkü resimde mübalağa olabilir. Bu sebeple, ‘Edep Ya Hu!’ ve sahte azamet peşinde koşmaktan vazgeçin.”

Bu sözler İslam’ın en büyük isimlerinden biri olan Şeyh Nazım Kıbrısi hazretlerine ait.

Şeyh Efendi edep kavramına vurgu yapıyor ve ekliyor:

“İnsanlar, doğruyu anlayabilmek ve inanmak için Peygamberlere geldiler. Ulemalar insanlara ne öğretiyorlar? Geleneklerimizde, bir çocuk konuşmaya başladığında ‘Allah’ demeyi öğretirlerdi. Kalu Bela'da Allah yarattıklarına sordu ‘Ben sizin Rabbiniz değil miyim?’ Onlar da O'nun üstünlüğünü kabul ettiler. Peygamberlerin mührünü getirdiği ilk iyilik, ‘Allah benim Rabbimdir’ demekti. Allah'ın büyük iyilik sahibi olduğunu kabul etmek önemlidir. Bu, insanları korur, onları muktedir kılar ve doğru yola bağlanmalarını sağlar. Her inançtan insanlara bu hatırlatılmalıdır.”

*

Bu sözlerin üzerine bir şey yazmak, ne yazılırsa yazılsın değersiz kalacaktır. Bu nedenle Kur’an’dan bir ayetle tamamlamak daha iyi olur:

“İman edip sâlih amel işleyenleri, karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için size Allah’ın apaçık âyetlerini okuyan bir Peygamber göndermiştir. Kim Allah’a inanır ve faydalı iş yaparsa Allah onu, altlarından ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetlere sokar.” (Talak /11)