Ek mesai ikinci iş oldu, peki çözümü nedir?

Yayın Tarihi: 16/03/18 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+
Bütçe görüşmeleri devam ediyor.

Her bütçe dönemi bildik konular gündeme gelir.

Bütçe görüşmelerinde hükümet kanadı söyleyeceğini söyler, muhalefet görevini yapar, eleştirir.

İktidar kanadının oylarıyla bütçe geçer ve konu kapanır gider.

Bildik tartışmalar unutulur, ta ki bir sonraki bütçe tartışılmaya başlayana kadar.

Elbette tartışılan, konu olan, eleştirilen, savunulan çok şey var.

Önemli olan bunları anlamlı kılmak.

Eleştiriden alınacak hem iyi, hem de kötü mesajlar, taraflar var.

Sırf eleştiri yapmak için yapılacak eleştiri de anlamsızdır tabi ki.

Kaldı ki iki ay önce iktidar da olan ve bugün görüşülen bütçenin sahibi konumundaki UBP'de, görüşülen bu bütçenin mimarıdır.

Yani artık sırf siyaset kıskacından kurtulmak şart.

Ülke gerçek anlamda siyasetten hizmet bekliyor.

Bütçe döneminde tartışılan, sonrasından unutulan ve kaldığı yerden aynen devam eden konular var demiştim.

Mesela, ek mesai konusu, örtülü ödenek veya hane halkı yardım kalemi.

Maliye Bakanı Serdar Denktaş;

"Devamlı surette artan ve adeta ikinci bir iş olarak karşımızda duran ve 2017 yılında ise 120 Milyona ulaşan ve personel giderlerinin yaklaşık yüzde 7'sine denk gelen ek mesai ödemeleri, Kamu Maliyesi yönünden sürdürülebilir değil. Verimlilik, adalet, istihdam açısından sorgulanmak zorunda olan ve hükümetimizin ivedi tedbir alması gereken bir sorundur".

Ek mesai, gerçekten kanayan bir yara ve her yıl artıyor.

Mutlaka ki çalışan bir insan bunu hak ediyordur.

Çalıştırıyorsan, karşılığını da ödeyeceksin.

Umarım Maliye Bakanı Denktaş bunu sözde bırakmaz.

İvedi tedbirler alınır ve bu milli servet ülkeye daha fazla katkı sağlayacak noktalarda kullanılır.

Yapılması gereken de, çözüm yolları da belli aslında.

Devletin kesintisiz sürdürmek zorunda olduğu hizmetler var.

Bu bütün dünyada böyle, peki, çözümü nasıl buldular?

İşte iki önemli ekonomistin hem ek mesai, hem de örtülü ödenek konusuyla ilgili düşünce ve önerileri.

Ekonomist Prof. Dr. Okan Veli Şafaklı;

"Bu konuları dünya çözdü. Bu işler irade ister. Bugünkü yapı ek mesaiyi ikinci bir iş ve bir hak olarak görülme noktasına getirdi. Herkes bunu bir ek gelir görmeye başladı. Bu mesaiyse, demek ki mesai dışında yapılması gereken bir iş var ve bu işi yapılmalı. Türkiye bu işi vardiyalı sistemle çözdü.

Bu bir hak görülüyor ve kaybedilmemesi için de bir direnç gösteriliyor. Gerekli yasal düzenleme yapılacak, süre koyularak münhal açılacak, istihdam yapılacak ve bu iş çözülecek. Ama irade olmazsa bu konu daha çok konuşulur ve büyüyerek devam eder.

Hane halkı kalemi bir siyasi rüşvettir. Bunu yapan Bakanlık var. Sosyal yardım dairesi var. Gerçekten ihtiyaçlı insanlar için kullanılmalı. Siyasi partilerin örgüt Başkanları için değil. Bu ihtiyaç şeffaf şekilde belirlenecek ve herkese eşit başvuru hakkı tanınacak.

Cumhurbaşkanlığı için, devletin lobi faaliyetleri için kullanılabilir. Her ülkede böyledir. Ama diğer kurumlara böyle bir ödenek ayrılması gereksizdir. Etkili, şeffaf, katılımcı bir sistem şart".

Ekonomist Göksel Saydam;

"Kamudan çeşitli şikayetler var. Kamuda yıllardır, liyakatsiz istihdamlar var. Verimsizlik, bazı dairelerde sayısal olarak yetersiz çalışanlar. Sorumluluk almamak için bazı dairelerde çalışmayı kabul etmeyenler. Bazı amirler akrabalarını, kendi adamlarını koyarlar ek mesai çalışmasına. Allahtan ek mesaide maaşı geçemez diye sınır var. Yoksa memurluk part time, ek mesai çalışması ana iş olacak. Rapor alacak amir ne işler yapıldı, performansı sorgulayacak, hiçbiri yok.

Bu şekilde gerçekten çalışan insanda soğur ve o da çalışmaz. Mutlaka devlet çalışan takviyesi yapacak ve vardiya sistemine geçecek.

Hane halkı kalemi her dönemde oldu. Denetime açıktır, örtülü ödenekten de farklıdır. İlgili kurum veya Bakanın iki dudağının arasındadır. Bakanlıklara vermek çok yanlış ve hatalıdır. Bunun yapılacağı daire vardır. Bunları bir komite değerlendirecek. Amacına ulaştı mı, takip edilecek. Bu devletin, halkın parasıdır. Her şey açık, şeffaf olacak".

Durum ortada, çare ve yöntem belli.

Geriye sadece niyet ve irade kalıyor.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları