Allah yardımcınız olsun!

Yayın Tarihi: 22/02/12 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Kıbrıs'ın kuzeyinde kurduğumuz düzeni istediğimiz noktalara taşıyabildik mi? Tek kelimeyle hayır. Toplumsal yaşamın olmazsa olmazı "Sosyal Adalet" unsuru maalesef sadece söylemde kaldı. Son yazılarımda günlük oluşan gündem tartışmasından çok önümüzdeki tablonun genelini görmeyi ve ileriye yönelik adımların gerekliliğini anlatmaya çalışıyorum. Öncelik şu olmalıdır; Kıbrıs'ın kuzeyinde yaşayan insanlar her anlamda yaşamla barışmalıdır.

Devlete olan güven adeta yerlerde sürünmektedir. Yöneticiler için tek söylenen "Koltuk" meraklısı olduklarıdır. Umulan söz değil icraattır. Hayatın kolaylaştırılmasıdır.

Emeklilerin bu günlerinin tadını çıkarması gerekirken eylemlerde ezilmemesidir. Öğrencilerin sorunlar, eylemler nedeniyle okul yerine sokaklarda vakit harcaması değil, eğitim alması esastır.

Çalışanlara, asgari ücretliye zamlardan, vergilerden, döviz kurlarından dolayı oluşan ekonomik kayıplar karşısında nefes aldıracak kararlar gerekmektedir. Turizmciye, inşaatçıya, sanayiciye, küçük esnafa köstek olacak değil, destek olacak adımlar atılmalıdır.

En büyük görev tabi ki devletin, hükümetin, sendikaların ve sivil toplum örgütlerinindir.

Söylediğim gibi önümüzdeki resmin bütününe bakmalı, tablonun genelini görmeliyiz. Bu ülke bizim mi? Bizim. Gidecek başka yerimiz var mı? Şahsen benim yok. Benim gibi düşünen insanda her halde çok. Ülkede sorun yok mu? Elbette var.

Mesela yapılan zamlar. Tüm kesimleri etkiliyor. Alım gücünü düşürüyor. Cebe giren para ile cepten çıkan para birbirini karşılamıyor. Zorunlu giderler var. Faturalar var. Ödemezseniz kat kat artıyor. Faizi, kdv'si içinden çıkılmaz bir durum.

Mecburen giderlerden kısıtlama yapıyorsunuz. Bunun sonucu da elbette çarşıya esnafa yansıyor. Hele bir de özel sektör çalışanı iseniz ve de 1300 TL asgari ücretle tüm bunları yapmaya çalışıyorsanız tek kelime ile Allah yardımcınız olsun!

Bu ülkede siyasi iktidarlar için en kolay yöntem olmuştur "Kamuya İstihdam". Bu yolla bir "Memur Devleti" yaratıldı.

Bu tüm iktidarların en büyük hatasıdır. Bunun yanında hiç ilgi gösterilmeyen bir sektör daha yaratıldı. "Özel sektör". Çok tartışmalı bir yasa namı diğer "Göç yasası" çok büyük tepkiler oldu. Tepkilerin haklılık payı yüzde yüz ve tartışmasız destek verdik.

Bu yasa ile gündeme gelen sadece kamu çalışanlarının kazanılmış hakları oldu. Kamuda çalışanlar ve yeni girenler arasında oluşacak maaş farklarından tutunda emeklilik yaşına kadar her şey tartışıldı. Yanlışlığı tüm kesimlerce seslendirildi.

Hakkını arayamayan sendikal çatısı olmayan özel sektör çalışanlarının düşüncesi ne soruldu ne de bilindi.

Bu ülkede yeni bir düzen, yeni ve sürdürülebilir bilir bir iş yaşamı için en başta bu ayırım kalkmalı. Kamu çalışanı ile özel sektör çalışanı bu ülkenin çalışma yaşamı ve sosyal bütünlüğü içinde yer almalı.

Yasalarla ve sendikal örgütlenme ile haklar kazanan ve bu haklarını koruyan, geriletmeyen kamu çalışanları yanında özel sektör emekçileri de haklarına yasal yollarla kavuşmalı ve koruyabilmelidir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları